reklam

21 Haziran 2003 Cumartesi
Ana Sayfa > Haberler

İstanbul'a İslami köprü projesi

İlk Boğaz Köprüsü önerisini 1900'de Fransızlar demiryolu bağlantısı için yaptılar

Boğaziçi'ne sözümona iki tane sözümona 'gerdanlık' taktık. Sıra üçüncüsünde. Sonra dördüncüsü gelecek. Zaten ondan sonra beş, altı, yedi fark etmez. İnsanın ar damarı çatlayınca ha bir, ha beş.. Ne fark eder? Çelik ve beton karışımı gri kütlelere 'gerdanlık' demeye yüzü tutanlara göre hava hoş. Tabii bir de bu işten rant elde edenlere.

Boğaz'ın iki yakasını köprüyle birbirine bağlama düşüncesi 1900 yılında, Compaigne Internationale du Chemin de Fer de Bosphore demiryolu şirketi tarafından geliştirildi. Şirketin amacı, İstanbul'u çepeçevre kuşatacak bir demiryolu ağı kurmaktı. Bu arada Üsküdar ile Sarayburnu arasında bir köprü kurulması teklif ediliyordu.

Böylece Trakya'dan gelen trenler durmaksızın Haydarpaşa'ya aktarılabilecek, zamandan ve özellikle yük taşımacılığında maliyetlerden önemli tasarruf sağlanabilecekti. Köprüde yaya ve araç trafiği için de yollar bulunacaktı. Şirket bu tasarısını hayata geçirmek için iki farklı köprü projesiyle 1900 Mart'ında padişaha başvurdu.

Padişah 'uçuk' buldu
Tasarımların sahibi Fransız mühendis Arnodin'di. İki köprüden birincisi son derece iddialı bir tasarıma sahip olan bir asma köprüydü. Bu köprünün adının 'Hamidiye' olması düşünülmüştü ve İslami üsluplardan esinlenilerek tasarlanmıştı.

Köprünün üç taşıyıcı kulesinin her birinin üzerine camiyi andıran bir kubbe ve dört minare yerleştirilmişti. Böylece İstanbul'un siluetine uygun bir görüntü elde edilmek istenmişti. Arnodin'in projeyle beraber sunduğu betimlemeye göre Hamidiye Köprüsü özellikle geceleri büyülü bir havaya bürünecek, ''binlerce elektrik lambası köprüyü ulvi bir ışıkla kapladığı zaman, Arap üslubundaki süslemeler bütün zarafetiyle muhteşem biçimde ortaya çıkacak ve köprü bir bakanın bir daha gözünü ayıramayacağı, şehrin manzarasını tezyin eden, baştan sona bir güzellik olarak görünecekti'' .

Arnodin'in sunduğu ikinci asma köprü projesi ise ilkine oranla daha sade çizgilere sahipti. Sahilden 130'ar metre açıkta ikişer ve ortada bir ayak üzerine oturtulması düşünülen bu köprü bir teknoloji harikası olacaktı. Ancak her iki köprü de fazla 'uçuk' bulunduğundan olacak, padişah tarafından kabul edilmedi.
Cumhuriyet

 

Haziran 2003 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01
02 03 04 05 06 07 08
09 10 11 12 13 14 15
16 17 18 19 20 21 22
23 24 25 26 27 28 29

30

diğer aylar için tıklayın

Etkinlik

"Buluşma 7.5" 

İzmir'in tarihinin ve mimari kimliğininin yaşatılması, mimarlık öğrencileriyle birlikte çalışma ve tema doğrultusunda tartışma zemininin hazırlanması amaçlanan organizasyonun teması "KİMLİK-SİZ".

2 - 5 Temmuz 2003, 
DEÜ Mimarlık Fakültesi - İzmir

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz