Sitkondu!
Eğer Meclis'teki alt-üst komisyonlarda altüst edilen SİT alanlarının
yapılaşmaya açılmasına ilişkin tasarı yasalaşırsa, Türkiye'nin gündemine
yeni bir yapılaşma modeli oturacak:
Sitkondu!
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, tasarının içinden çıkamayınca bir alt
komisyon kuruldu. Üyeler arada birbirlerine sataşırsa, komisyon haber oluyor!
Aksi halde SİT alanlarında yağmanın önünü açacak tasarının ne
getirip ne götürdüğüne bakan yok.
Konunun taraflarından biri olması gereken Kültür Turizm Bakanı Erkan
Mumcu kendisine yöneltilen sorulara, ''Tasarıyı Maliye Bakanlığı hazırladı.
Bizimle ilgisi yok. Sanki tüm SİT alanlarını ilgilendiriyormuş gibi tartışılıyor
ama, sadece özel mülkiyete ait yerler söz konusu. Aslında tartışma bilgi
noksanlığından kaynaklanıyor'' diyor. Mumcu'nun bu görüşlerini haberleştiren
Anadolu Ajansı ise yasanın adını doğru ve haklı olarak şöyle yazmış:
Hazine'ye ait taşınmazların ekonomiye kazandırılmasına ilişkin yasa
tasarısı!
Mumcu, Hazine'nin özel kişilere ait olduğunu düşünüyorsa, bilemiyoruz!
Yapılan değişikliklerin özü şu:
1- SİT alanlarındaki yapılaşma, özel kurulların ciddi incelemelerden
sonra verdiği izinlerden farklı olarak, yasalaşıyor.
2- Yasalaşarak yapılaşma sınırı yüzde 3. İlk bakışta, ''Bu kadar
yapılaşmadan ne olur, varsın azıcık rantiye kazansın'' denebilir. Ancak bu
durum, benzetmede hata olmaz, bir canlının damarının azıcık kesilmesine
benziyor. Siz buna izin verdiniz mi, kan kaybı sürecek, damarın kesik olmayan
yerleri de bundan etkilenecek demektir.
3- Türkiye'deki girişimci geleneğin özelliklerini bilmeyen yok. Yüzde
3'le başladınız mı, onun yanına küçük bir ek yaparsınız, yüzde 1'den
ne çıkar dersiniz. Ee her yıl yüzde yarım da ek yaparsınız, bir de bakmışsınız
SİT alanının sadece yüzde 3'ü yapılaşmamış!
S-atış yasası!
Maliye Bakanlığı'nın hazırladığı paket sadece SİT alanlarında yapılaşmayı
değil, gecekondu affını da getiriyor. Bugüne dek 12 büyük gecekondu affı
çıktı. Her af, geleneksel olarak yenisini doğurdu.
Çünkü insanlar, gecekondu affını duyunca hemen girişimci ruhlarını
harekete geçirip şu kararı aldılar:
Demek ki hemen şimdi bir gecekondu çevirirsek, 3-5 yıl içinde bize de af
çıkar!
Her seferinde, ''Bu son. Amacımız artık kaçak yapılaşmanın önüne geçmek''
dendi ama, hayata geçen bizim vurguladığımız durum oldu.
Gecekondu affı deyince, herkesin aklına doğal olarak büyük kentlerin kıyısında
derme çatma malzemelerle yapılmış birkaç odalı, altyapısız evler
geliyor.
Oysa işin rengi değişti. Büyüme sürecine gecekondularımız da katıldı.
Artık 8 katlı gecekondular var... Daha çok ''villakondu'' diyebileceğimiz
geniş bahçeli, birkaç katlı özel evler var... ''Sahilkondu'' diyebileceğimiz
hazine arazisine, kumsala dikilmiş, denizden seyreden köpekbalıklarını bile
ürkütecek yapılar var...
Bunlar da aynı affın kapsama alanına girmenin umudu içinde!
AKP hükümeti, ''af'' sözcüğünün adalet duygusunu zedelediğini bildiği
için ekonomide, vergide getirdiği afların adını değiştirdi, ''barış''
dedi. Vergi barışı, finans barışı... Barışan barışana... Bakarsınız
gecekondu affına da şu adı takarlar:
İmar barışı!
Aynı değişiklik paketi içinde yabancılara arazi satışı da vardı. Alt
komisyon bunu çıkaralım dedi ama karar vermedi, kesin karar veremedi, yeniden
asıl komisyona geldiğinde ne olur bilemeyiz.
Aslında hükümet işi uzatmasa, genel çerçeveli iki temel yasa çıkarsa:
Atış yasası, satış yasası...
Birincisini hedef seçtiği kurumları bitirmek için kullanır...
Neyi satacaksa onu da ikincisinin içine koyar, çullanır!
Cumhuriyet - Mustafa Balbay
|