İstanbul’daki 15 tarihi eser
depreme hazırlanıyor
Fotoğraf: Fatih Cimok
Akdeniz Üniversiteleri Birliği (UNİMED), Boğaziçi Üniversitesi (B.Ü)
ve Roma La Sapienza Üniversitesi İşbirliğiyle, İstanbul’daki 15 anıt
eserin üç boyutlu lazer cihazıyla envanteri çıkarılarak depreme hazırlanacak.
Pilot çalışması Ayasofya Müzesi’nde başlayan, proje hakkında bilgi
vermek ve projede kullanılacak üç boyutlu lazer cihazını tanıtmak amacıyla
düzenlenen basın toplantısında konuşan Unimed Genel Direktörü Roberto
Albergoni, üç boyutlu lazer cihazı ile Ayasofya Müzesi’nde çok hassas ölçümler
yapılacağını belirtti.
Unimed Genel Direktörü Albergoni, bu ölçümlerden elde edilecek verilerin
Boğaziçi Üniversitesi’nin daha önce yaptığı çalışmalara destek olacağını
söyledi.
Unimed’e Türkiye’den B.Ü ve ODTÜ de dahil 60 üniversitenin üye olduğunu
vurgulayan Albergoni, “Bu çalışmadan elde edilecek bilgilerle, eserlere ilişkin
bir veri tabanı oluşturulacak. Riske karşı bu eserlerin hazırlanması
konusunda bilgi alışverişi ve işbirliği sağlanarak, daha büyük projelere
imkan hazırlanacak” dedi.
Albergoni, AB fonlarından sağlanan 1.7 milyon euroluk kaynak ile yürütülecek
projede, pilot çalışmanın Ayasofya Müzesi’nde başladığını söyledi.
“Ayasofya'nın üç boyutlu rölövesi çıkarılacak”
La Sapieza Üniversitesi’nden proje yürütücüsü uzman asistan Carlo
Bianchini de, yaptıkları işin çok hassas bir röleve çalışması olduğunu
belirterek, şu bilgileri verdi: “Yaptığımız iş, üç boyutlu lazer
taramasıdır. Birkaç dakika içinde milyonlarca noktayı ölçüyoruz. Yapılan
ölçüm anında bilgisayarda hafızalanıyor ve anında nokta bulutu adı
verilen bir görüntü sağlıyor. Bu çalışma, binanın yapısal gücü ve
depremden nasıl etkileneceğine ilişkin veri verecek. Ölçümlerle, binadaki
en küçük bir oynamayı derhal tespit edeceğiz. Bu veri, bilimsel çalışmaları
yürüten arkadaşlarımız için çok faydalı olacak.” Bianchini, amaçlarının,
binaların depremden hasar görmemesi için tedbir almanın imkanını yaratmak
olduğunu ifade ederek, beklenmeyen bir şekilde binanın zarar görmesi halinde
de, ellerinde mevcut olan röleve çok hassas olduğu için aynı şekilde
restorasyonuna imkan sağlayacağını kaydetti.
15 Eser
Boğaziçi Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi
Doç. Dr. Günhan Danışman da, amaçlarının sadece Ayasofya değil, sur içindeki
bütün önemli müzeler, eski eserler ve anıtlar konusunda veri tabanı oluşturarak
depreme hazırlanmak olduğunu söyledi. İstanbul’da büyük bir depremin
beklendiğine işaret eden Doç. Dr. Danışman, İstanbul’da belirlenen 15
eser arasında Süleymaniye Camii, Fatih Camii Külliyesi, Mihrimah Sultan
Camii, Ahırkapı’daki Köprülü Külliyesi, Sultanahmet Camii, İslam
Eserleri Müzesi ve Arkeoloji Müzesi’nin yer aldığını sözlerine ekledi.
Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü
Deprem Mühendisliği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özal Yüzügüllü
de, 1989’dan beri Ayasofya Müzesi’nde çalışmalarda bulunduklarını
belirterek, “Ayasofya, 15 asırdır ayakta kalan çok kaliteli, özel bir yapı.
Ufak tefek hasarlar dışında, geçmişte yaşadığı depremleri atlatmış
durumda. Biz, deprem güvencesini daha da artırmak için bu çalışmaları artırıyoruz”
dedi.
“Ayasofya'nın sürekli röntgeni çekiliyor”
Bu çalışma ile Ayasofya’nın çok detay röleve çalışmasının ortaya çıkacağını
ve 50 metrede bir milimetreden daha az hata yapıldığını vurgulayan Prof.
Dr. Yüzügüllü, şöyle konuştu: “İlk ölçümlerden üç ay sonra tekrar
ölçüm yapıldığında, 1.5-2 milim dahi bina oynamış olsa, bu tespit
edilecek ve ‘sağdan sola, güneyden kuzeye doğru oynuyor, bir şeyler var’
demek ki diyeceğiz. Bu ölçümler binanın depreme karşı dayanıklılığının
bir ifadesi değil, sadece binanın ne kadar deforme olduğunu saptayan bir ölçüm
teknolojisi. Bizim daha önceden binaya koyduğumuz hassa sensörler var. Binanın
sürekli röntgeni çekiliyor. Bina sürekli gözlem altında. Bu, sur içindeki
bütün eski anıtlar için geçerli olacak.”
NTVMSNBC
|