Hasankeyf için “uygundur”
denmedi
Batman’ın tarihi Hasankeyf İlçesi’nde bu yıl ki kazıların, Kültür
Bakanlığı’nın “uygundur” yazısını çıkartmadığı için geciktiği
öne sürüldü.
Hasankeyf’te yapılan kazı ekibinin başkanı Çanakkale Üniversitesi
Fen-Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oluş
Arık, tarihi Hasankeyf’teki kazıların 1985 yılından itibaren kendisi başkanlığındaki
ekip tarafından yürütüldüğünü hatırlattı.
Kazılara ilk başladığı 1985 yılından 1991 yılına kadar ki çalışmaların
Kütür Bakanlığı’nca verilen yetersiz ödeneklerle gerçekleştirilmeye çalışıldığını
kaydeden Arık, 1991 yılında GAP Kalkınma İdaresi Başkanlığı ve Kültür
Bakanlığı ile düzenlenen protokolle, GAP Kalkınma İdaresi’nin her yıl bütçesine
Hasankeyf Projesi’ne destek için ödenek koyduğunu kaydetti.
Prof. Dr. Arık, protokol gereğince, her yıl GAP ödeneğinin nasıl kullanılacağı,
Hasankeyf’te yapılacak işler ve maliyetin yazılı olduğu dökümün Kültür
Bakanlığı’na gönderdiğini, Bakanlığın da “uygundur” yazı
vermesiyle çalışmalara başladıklarını hatırlattı.
Bu yıl GAP Kalkınma İdaresi Başkanlığı’nın mayıs ayında Hasankeyf
çalışmaları için geçen yıllara oranla fazla ödenek çıkardığını
kaydeden Arık, ancak Kültür Bakanlığı’nın henüz “uygundur” yazısını
göndermemesiyle çalışmalara başlanılamadığını bildirdi.
Prof. DR. Arık, 1998’de Ilısu ve Karkamış baraj havzalarındaki
arkeolojik alanların belirlenmesi, gönüllü ekiplerin kazı ve kurtarma çalışmaları
yapması için DSİ Genel Müdürlüğü’nün de GAP gibi para yardımı
yapmaya karar verdiğini anlatarak, ancak arkeolojik çalışmaların sonuçları
ve mahsuplarıyla uğraşma işini, ODTÜ Rektörlüğü’ne devrettiğini
kaydetti. Kültür Bakanlığı, DSİ Genel Müdürlüğü, ODTÜ Rektörlüğü
arasında Ilısu ve Karkamış barajları bölgesindeki tarihi ve arkeolojik
varlıkların kurtarılmasına yardım için protokol imzalandığını belirten
Arık, bu sırada bakanlığın yanlış ve eksik bilgilendirildiğini,
protokole yeni başlayacak bir proje gibi Hasankeyf’in de dahil edilmek
istendiğini savundu.
“Ödeneği durdurmak Hasankeyf'e zarar verir”
Arık, kimsenin umursamadığı bir sırada 1985’te Hasankeyf’i kurtarma çalışmalarını
başlattığını ve yıllarca çok olumsuz koşullarda çalışmalarını yürüttüğünü
ifade ederek, şöyle konuştu: “ODTÜ Rektörlüğü koordinatörlük görevini
bu üniversitenin Tarihi Çevre Araştırmaları Merkezi (TAÇDAM) kanalıyla yürütmeye
karar verdi. O sırada merkezin başında bulunan sayın Numan Tuna 18 yıldır
gerçekten çok sıkıntılara ve haksızlıklara maruz kalarak yürüttüğüm
Hasankeyf çalışmalarına engeller çıkarmak ve çalışmanın tümünü TAÇDAM’a
mal etmek anlamına gelen girişimlere başladı. Bu girişimi yavaş yavaş
iyilik olsun diye yaptığını öne sürerek tırmandırdı.”
Hasankeyf’te 18 yıldır olması gerekenin yapıldığını, bilimsel
disiplin ve özveriyle çalışıldığını kaydeden Prof. Dr. Arık, “Bu kazılar
mutlaka yapılmalıdır. Üstelik düşünülen her faaliyetin ön şartı bu
kazılardır. Hasankeyf’te en iyi durumdaki kalıntının bile en az 1/3’ü
göçük ve toprak altındadır. Altyapısını bilmediğimiz bir varlık için
proje yapılamaz. Kazı bu yüzden bir ön şarttır. Bizim ödeneğimizi ve çalışmamızı
durdurmak kimseye fayda getirmez. Sadece Hasankeyf’e zarar verir.”
Prof. Dr. Arık, Hasankeyf’in Efes kadar büyük olduğunu kazıların
tamamlanması için en az 50-60 yıllık bir süreye ihtiyaç bulunduğunu
belirterek, Hasankeyf’in Orta Asya’dan, İran’dan ve Mezopotamya’dan
gelen kültürlerle, batıdan gelen kültürlerin buluşma yeri olduğunu, bu
nedenle Hasankeyf’in son derece önemli olduğunu kaydetti.
Şimdiye değin İznik Çini fırınları gibi Hasankeyf Seramik Fırınları,
Dicle Nehri kenarında Ortaçağa ait “Sahil Sarayı’, külliye, han,
medrese, cami, konut bölgesi ortası kanallı ve birbirini kesen 2 sokak,
meydan ve dükkan toplulukları ile şehir merkezinin ortaya çıkarıldığını
anlatan Prof. Dr. Arık, “Buradaki kazılarda hala İslami döneme ait
eserlerdeyiz. Alt katmanlara daha inemedik. Romalılar burayı İran’a karşı
son üs olarak kullanmış. Alt tabakalarda Bizans ve Roma dönemine ait
eserleri bekliyoruz” dedi.
“Kısır çekişmelere izin vermeyeceğiz”
Batman Valisi Efkan Ala da kazı alanın geniş olması ve zamanın yetersiz
olmasından dolayı çalışmaların ağır geliştiğini söyledi. Yılda birkaç
aylık çalışmayla kazıların 60 yıldan daha fazla zaman alacağını ifade
eden Vali Ala, “Devasa bir alan. 150 yıllık bir uygarlık. 1-2 aylık çalışmayla
kazılar bitmez. Sivil toplum kuruluşlarından sponsor bulunarak kazılar hızlandırılabilir.
Bu yıl bütçe geç çıktığı için kazılar da gecikti” dedi.
Ala, önceki hafta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarından
sonra Hasankeyf’in gündeme oturduğunu ifade ederek, şunları söyledi:
“Hasankeyf bizim için önemli. ODTÜ Tarihsel Çevre Değerlendirme ve Araştırma
Merkezi de (TAÇDAM) proje üretiyor. Bizim için kim bilgisini becerisini
ortaya koyarsa saygıyla karşılarız ve gerekli desteği vermeye hazırız.
Hasankeyf ile ilgili kısır çekişmeler kimseye fayda sağlamaz. Kısır çekişmelere
izin vermeyeceğiz. Kazıların hız kazanması için, devletin sağlayacağı
ödeneğin yanında sponsorları da göz ardı etmeyeceğiz. Tarihi dokuya zarar
vermeden kültürel zenginliklerimize sahip çıkıp gün ışığına çıkmasına
yardımcı olacağız.”
NTVMSNBC
|