Orman arazilerinin satışı borcu
azaltıp ekonomiyi canlandırır
46 yıl önce Kale Grubu şirketlerini kuran işadamı İbrahim Bodur, AK
Parti hükümetinin 25 milyar dolarlık kaynak beklediği 2 B olarak bilinen,
orman vasfını kaybetmiş arazilerin satışını öngören yasa tasarısına
destek verdi.
‘Patronlar Kulübü’ olarak bilinen Türk Sanayici ve İşadamları Derneği
(TÜSİAD)’nin de 6 kurucusundan biri olan İbrahim Bodur, “Orman vasfını
kaybetmiş arazilerin satışı, borç ödemesi için önemli bir kaynak yaratır.”
dedi.
Kale Grubu Şirketleri’nin kuruluşunun 46. yıldönümü nedeniyle,
fabrikaların bulunduğu Çanakkale’nin Çan ilçesinde düzenlenen törenlerin
açılış konuşmasını yapan Bodur, Türkiye’nin ve hükümetlerin en önemli
sorununun yıllardır birikip gelen iç ve dış borç yükü ile yüksek faiz
ve enflasyon olduğunu vurguladı. Türkiye’nin, uzun süredir kalkınma ve
sanayileşme hedefini bir kenara koyup, var gücüyle borç ödemek için iç ve
dış kaynak bulma mücadelesine kilitlendiğine dikkati çeken Bodur, “Borcu
borç alarak ödemek ve bu şekilde devam etmek, problemi çözmek değildir. Türkiye
konumu ve durumu itibarıyla güçlü bir devlettir. Bu borçları ödeyebilecek
kaynak, imkan ve potansiyele sahiptir. İyi yönetilmesi halinde, her yıl yüzde
6–7 oranında kalkınma sağlamak mümkün görünmektedir.” diye konuştu.
Hükümetin son dönemde yaptığı çalışmaları dikkatle izlediğini
kaydeden Bodur, orman vasfını kaybetmiş arazilerin satışı konusundaki girişimleri
olumlu olarak gördüğünü ve desteklediğini ifade etti. Bodur, konuşmasını
şöyle sürdürdü:
‘Küçülen ekonomiye destek olur, inşaat sektörü canlanır’
“Orman vasfı dışında kalan arazilerin satışı, borç ödemesi için önemli
kaynak yaratır. Büyük devlet arazileri üzerine gecekondular, gökdelenler
yapılmış. Bu şekilde parsellenen değerlerin, üzerinde yaşayanın
durumuna, imkanına ve tesis ettiği gayrimenkulün yatırım değerine göre
satılması halinde milyarlarca dolar kaynak yaratılacaktır. Bu, 6 yıldır sürekli
küçülen ekonomiye destek olacak bir adım. Ayrıca inşaat sektörü de
canlanacak.”
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan da, ‘faiz belası’nın da üstesinden
geleceklerini belirterek, “Nasıl geleceğiz? Milletçe hep beraber hareket
ederek, bütün kesimler belli bir konsensüs sağlayarak geleceğiz. Çünkü
bir tane Türkiye’miz var, başka Türkiye yok. Herkes Türkiye için bir ve
beraber olmak mecburiyetinde.” dedi. Unakıtan, orman arazilerinin satışı
konusunda yapılan eleştirilere değinirken de, “Sivil toplum örgütü adına
çıkıp da politika yapmanın alemi yok. Hükümeti eleştirebilirsin, bazı şeyler
söyleyebilirsin; ama Türkiye’nin geleceğini karartacak laf söyleyemezsin
arkadaş...” ifadesini kullandı.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Bülent Arınç da,
toplumsal barışı kuramamış hiçbir ülkede hiçbir ekonomik programın başarıya
götürülemeyeceğini ifade etti. Arınç, “Birbirine tepeden bakan, küçümseyen,
aşağılayan, inancından, kıyafetinden dolayı birilerinin birilerini horladığı
ülkede kalkınmadan bahsedemezsiniz.” şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından fabrikalarda 5, 10, 15, 20, 25, 30, 35, 40, 45 yılını
doldurmuş personele takdir belgeleri ve çeşitli hediyelerin verildiği törenlere,
9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Sanayi Bakanı Ali Coşkun, Adalet Bakanı
Cemil Çiçek, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, bölge milletvekilleri ve çok
sayıda davetli de katıldı.
İlk harcı 1957 yılında Çanakkale’nin küçük bir kasabası olan Çan’da
işadamı İbrahim Bodur tarafından atılan Çanakkale Seramik Fabrikaları, Türkiye’deki
seramik üretiminin yüzde 40’ını tek başına gerçekleştirirken, üretiminin
yüzde 50’sini 60 ülkeye ihraç ediyor. Türkiye’nin en büyük sanayi
grupları arasında yer alan kuruluşun, 24 şirketi, 5 binin üzerinde çalışanı
bulunuyor.
Zaman
|