reklam

18 Ağustos 2003 Pazartesi
Ana Sayfa > Haberler

Bu arazi uğursuz

"Doğan Grubu'nun sahibi olduğu MİL-PA'nın Formula-1 pistinin yakınında 2 bin 238 dönüm arazi satın aldığını" ortaya koyan haberin perde arkasında talihsiz bir öykü var.

Milliyet Pazarlama tarafından Pendik Kurtdoğmuş Köyü'nde satın alınan 2 bin 238 dönümlük arazi, 1993 yılında kamuoyunda "İLKSAN Skandalı" olarak bilinen ve ekonomik sıkıntı içinde bulunan Tercüman Gazetesi'nin o dönemdeki sahibi Kemal Ilıcak'ın ölümüyle sonuçlanan olaylarla gündeme gelmişti. ANAP Lideri Mesut Yılmaz, DYP-SHP Hükümeti'nin icraatlarını eleştirdiği "500. Gün" basın toplantısında skandalı duyurdu. "İLKSAN Skandalı" adını alan olayda Ilıcak, Sedat Çolak'ın sahibi olduğu AY-BA şirketi tarafından Pendik Kurtdoğmuş Köyü Seferusta Mevkii'ndeki 6 bin 300 dönüm arazinin 120 milyar liraya alınıp 346 milyar liraya İlkokul Öğretmenleri Yardımlaşma Sandığı'na (İLKSAN) satılmasında sorumlu tutuldu.

Haber hasta etti
Milli Eğitim Bakanlığı'nın, Sedat Çolak'ın sahibi olduğu AY-BA şirketine arazinin bedelini ödemesi için İLKSAN'a 300 milyar lira ödenek aktardığı ortaya çıktı. Ödeneğin, arazinin İLKSAN tarafından alınmasına karşı çıkan dönemin Milli Eğitim Bakanı Köksal Toptan'ın yurt dışında olduğu sırada kendisine vekalet eden Mehmet Ali Yılmaz tarafından imzalanarak çıkartıldığı ortaya çıktı.
Yılmaz'ın açıklamaları gazete manşetlerine arazi satışının ekonomik sıkıntı içindeki Tercüman Gazetesinin o dönemdeki sahibi olan Kemal Ilıcak'ı kurtarmak için yapıldığı yönünde taşındı. Ilıcak, gazete manşetlerindeki haberleri okuyunca beyin kanaması geçirdi. Bu olayı Nazlı Ilıcak "Kemal gazete haberini okuyunca bu hale geldi. Bakan, İLKSAN'la iç çekişmesi olduğundan arsa satışını imzalamadı. Kendi çekişmeleri yüzünden Kemal'in hayatına kastettiler" diye açıklama yapmıştı.

Resmini görünce
Yılmaz'ın açıklamaları üzerine gazeteler "DYP'ye yakınlığıyla tanınan zor durumdaki ünlü işadamı, aracı olduğu arsayı Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki İLKSAN'a satmak istiyor" diye duyurdu. Haberlerde bu satışın usülsüz olduğu iddia edildi. Kemal Ilıcak havaalanından aldığı gazeteleri okurken fululaştırılmış kendi resmini görünce aniden fenalaşmış ve otomobilin koltuğu üzerine yığılıp kalmıştı. 8 Nisan tarihinde yüksek tansiyona bağlı beyin kanaması geçirerek komaya giren Ilıcak, tüm çabalara rağmen kurtarılamayarak 9 Nisan'da öldü. Böylece basın tarihinde ilk kez bir gazete sahibi, aleyhinde çıkan yolsuzluk iddiaları üzerine canından oldu.

İlksan kapsama dışı
Ilıcak'ın ölümünün ardından Başbakan Süleyman Demirel, 13 Nisan'daki DYP Meclis Grubu'nda yaptığı açıklamada, "Arsanın alınması için talimatı ben verdim, parayı da ben ödedim" dedi. Bu yoğun tartışmalar sürerken olayın kapanmasını sağlayacak büyük bir gelişme yaşandı. 17 Nisan 1993 tarihinde, dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal, vefat etti. Bütün Türkiye önce Özal'ın ölümünü, daha sonra da yerine kimin cumhurbaşkanı olacağını tartışmaya başladı. Böylece İLKSAN Skandalı gündemden düştü. Ancak Süleyman Demirel'in cumhurbaşkanı adayı olduğu sıralarda koalisyon ortağı SHP konuyu bir ara gündeme getirmeye çalıştı. Süleyman Demirel, 16 Mayıs 1993 tarihinde cumhurbaşkanı olunca sorumsuzluk zırhı sonucu İLKSAN olayının kapsamı dışına çıktı.

Arazisini İLKSAN'a Kemal Ilıcak aracılığıyla satmaya çalışan Sedat Çolak, bir süre sonra gazetenin sahibi oldu. Çolak, 29 Kasım 1995 tarihinde İLKSAN davasının görüldüğü Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 2 yıl hapis cezasına mahkum edildi.

Mağazalar kapandı
Koalisyon hükümetinin Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü ile Başbakan Demirel'in arasında sert rüzgarların esmesine de neden olan İLKSAN skandalının ardından; öğretmenler ve sandık üyeleri için düzenlenen otomobil kampanyalarında da yolsuzluk olduğu ortaya çıktı. Uzun süre gündemden düşmeyen skandalın ardından ülke genelindeki İLKSAN mağazaları da kapatıldı.

Yargılama 4 yıl sürdü
Ankara Cumhuriyet Savcılığı'nın iddialar üzerine başlattığı soruşturma sonucunda, İLKSAN Yönetim Kurulu Başkanı Bilal Büyükkaya, İLKSAN Yönetim Kurulu Başkanvekili Ahmet Özgür, İLKSAN Denetleme Kurulu Üyesi Cemil Bacak, İLKSAN Genel Müdür Yardımcısı Talat Haşimoğlu ve İLKSAN Denetleme Kurulu Üyesi Ahmet Şükrü Cömert hemen tutuklanarak cezaevine konuldu. Tercüman Gazetesi sahibi Sedat Çolak ile 11 sanık hakkında ise gıyabi tutuklama kararı çıkartıldı. Yaklaşık 4 yıl süren dava sonunda Büyükaya ve İhale Komisyonu üyesi İrfan Oğuz hakkında 9 yıl 9'ar ay; Çolak hakkında 2 yıl hapis cezası verildi. Sanıklardan Özgür 8 yıl 3 ay, Durmuş Temel Sakoğlu, Mustafa Zor 4 yıl 6'şar ay, diğer 10 sanık da 3 ila 5 yıl 3 ay arasında değişen hapis cezalarına çarptırıldı.
Yeni Asır

 

Ağustos 2003 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03
04 05 06 07 08 09 10
11 12 13 14 15 16 17
18 19 20 21 22 23 24
25 26 27 28 29 30 31
diğer aylar için tıklayın

Yarışma

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz