reklam

19 Ağustos 2003 Salı
Ana Sayfa > Haberler

9 bin yıllık tarih ayıklanıyor

Bilinen en eski yerleşimlerden Çatalhöyük’teki arkeolojik çalışmalarda görev alan köylü kadınlar, tarihi buluntuları topraktan büyük bir ustalıkla ayırıyor.

Köylü arkeologlar 9 bin yıllık tarihi ayıklıyor. Çatalhöyük’te cımbızla minik buluntuları seçerek arkeolog gibi tarihin aydınlatılmasına çalışan Hatice Yaşlı, kazı mevsimini iple çekiyor.

Konya’nın Çumra İlçesi’nin 12 kilometre kuzeyindeki insanlık tarihinin ilk yerleşimlerinden Çatalhöyük’teki kazılarda görev alan Küçükköylü kadınlar, ellerinde cımbızlarla 9 bin yıllık tarihin aydınlatılması için adeta bir arkeolog gibi çalışıyor. İnsanlık tarihinin birçok ilklerini barındıran Çatalhöyük’teki kazılar 10 yıldır İngiliz Arkeoloji Enstitüsü adına Prof. Dr. Ian Hodder başkanlığında dünyanın çeşitli ülkelerinden arkeologlar tarafından gerçekleştiriliyor. Neolitik çağa ait 9 bin yıllık Çatalhöyük’te insanlığın yazıdan önceki tarihinin aydınlatılması için devam eden çalışmalara Çatalhöyük yakınındaki Küçükköy’den gelen köylü kadınları da katılıyor. Çatalhöyük’te, Küçükköy’lü 16 erkek toprak taşıma ve kazı işlerinde, 4 kadın ise elenmiş topraktaki minik ama son derece önemli ipuçları içeren buluntuları ayırmada görevlendiriliyor. Köylü kadınları kazıdan çıkan toprağı dikkatle inceleyerek, cımbızlarla o döneme ait, yumurta kabukları, bitki kalıntıları, obsidyen taşları ve deniz kabukları gibi maddeleri ayıklayarak poşetlere koyuyor. Bu alanda çalışan en kıdemli köylü kadınlarından olan Hatice Yaşlı (39), 10 yıldır görev aldığı Çatalhöyük’te geçmişte eşi, çocukları ve komşuları ile çalıştığını söyledi.

9 bin yıl önceki köy hayatı onlara yabancı değil
Bu yaz yapılan kazılarda komşuları ve akrabalarıyla çalıştığını anlatan Yaşlı, “Çatalhöyük’teki yaşam ile bizim köy yaşamı benzerlik gösterdiği için, ilk yıllarda bulunan küçük parçaların ne olduğunu arkeologlar bana soruyordu. O günden bugüne köy hayatının çok fazla değişmemesi nedeniyle, buluntuları ayırırken zorluk çekmiyorum” dedi. Çatalhöyük girişine, 9 bin yıl önceki benzerlerine sadık kalarak yapılan “deney ev”in badanası ile ocağını kendisinin yaptığını ifade eden Yaşlı, şöyle konuştu: “O dönemde de evler şimdi olduğu gibi kerpiçten yapılıyormuş. Ev içindeki ocaklar da bizim köydeki evlerin ocağına çok benziyor. O nedenle, bu evin bazı kısımları yapılırken benim yardımımı istediler. Halen günlüğü 16 milyon liradan çalışıyorum. Sabah 07.00’de başladığımız iş 15.00’e kadar devam ediyor. Bizim için hiç de zor olmayan bu işten kazandığım parayla, yaz dönemlerinde oğlumu ve kızımı evlendirdim.”

“İlk başta iskeletleri yıkarken biraz ürperiyordum”
Yaşlı, ilk başta kendisine garip gelen bu işten şimdi keyif bile aldığını belirterek, “İlk başta iskeletleri yıkarken biraz ürperiyordum. Ama şimdi alıştım. Dillerimiz farklı olsa da, yabancı arkeologlarla çok iyi anlaşıyoruz” diye konuştu. Kazıların yapıldığı yaz ayları dışında, tarım ve hayvancılıkla uğraştıklarını anlatan Yaşlı, kazı ekibi ile kurdukları güzel diyalog ve iyi para kazanmaları nedeniyle her yıl kazıların başladığı dönemi iple çektiklerini sözlerine ekledi.
NTVMSNBC

 

Ağustos 2003 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03
04 05 06 07 08 09 10
11 12 13 14 15 16 17
18 19 20 21 22 23 24
25 26 27 28 29 30 31
diğer aylar için tıklayın

Yarışma

Sinan'a Saygı "Mimar Sinan Eserleri Eskiz Projesi"

 

Son başvuru tarihi:
15.09.2003

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz