reklam

26 Ağustos 2003 Salı
Ana Sayfa > Haberler

2-B'de Demirel imzası

Sezer'in veto ettiği orman arazilerinin satışını destekleyen eski Cumhurbaşkanı Demirel, '2-B arazilerinde yasadışı yerleşim' konusundaki en kararlı desteğini, 1996 yılında bu nitelikteki kaçak yapılaşmayla büyütülen Beykoz ilçesine bağlı 'Çavuşbaşı' köyünün 'belediye' olmasına vermişti.

Orman özelliği ''yitirtilmiş'' arazilerdeki yasadışı işgalcilere bu alanların ''tapularını da pazarlamak'' isteyen hükümet, en güçlü desteği önceki Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel 'den görmeye başladı..

Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer 'in buna yönelik anayasa değişikliği taslağını veto etmesindeki ''anayasal gerekçeleri'' bir yana bırakan Demirel, aynı arazilerdeki hukuka aykırı kullanımların ''parayla affedilmesine'' de onay veriyor.

Önce Hakkı Devrim 'in CNN-Türk'teki programında 2-B arazilerini işgal edenlerin yüreklerine su serpen Demirel, ardından Hürriyet gazetesini ziyaretinde de aynı tavrını sürdürerek; ''Ben propaganda yaparsam, referandumda kazanılır'' diyor. (25 Ağustos 2003).

Türkiye'nin 1960'lardan 2000'lere kadar siyaset dünyasındaki en uzun etkin kişiliğini oluşturan Süleyman Demirel, bu tutumuyla aslında yine kendisinin aynı dönemlerde adeta ''önderi'' olduğu ''plansız kentleşme'' nin ve sürekliliğe bağlanmış ''imar afları'' politikasının sonuçlarını da adeta ''aklamak'' istiyor...

Demirel henüz DSİ'de ''mühendis'' yöneticisi olarak görev yaparken bile köylerden kentlere göçün özendirilmesini eleştiren meslektaşlarına yanıt olarak, TMMOB'nin dergisinde şunları yazmış:

''Kazanç seviyesi düşük nüfus topluluklarını daha çok kazanmaya ve daha iyi yaşamaya sevkeden bu hadiseden (göçten) niçin korkulmaktadır?.. Bu gibi ahvalde vatan sathı üzerinde daha fazla sayå-u gayret gösterip bu maksatla daha iyi geçim ve yaşayış nerede ise oraya giden insanları müteşebbis insanlar ve kendilerini kalkındırmaya azmetmiş insanlar olarak mütalaa etmemek elde değildir...'' (23 Şubat 1960).

Yine Demirel'in bu kez ''Başbakan'' yetkileriyle siyasette egemen olmasıyla birlikte, aynı makaledeki kırsal bölgeleri de geliştirmek yerine kentlere göçü ve kaçak yerleşimler kurmayı ''kalkınma hakkı'' kabul eden anlayış, ''hükümet politikalarına'' dönüştü...

Özellikle ''müteşebbislik'' kavramı da yine Demirel'in tanımladığı türden ''arazilerin plansız ve yasadışı imarla değerlendirilmesi'' olarak yaygınlaşınca, kentlerin çevresindeki orman arazileri de bu yağmanın kurbanı oldular. Sonunda 1982 Anayasası'nda vurgulanan ''orman vasfını yitirmiş alanlar'' kavramı gündeme getirilerk, şimdiki ''2-B pazarlaması'' nın gerekçeleri de yaratılmış oldu. Demirel, yine aynı süreçte 1990'larda Cumhurbaşkanı olduğu dönemde yasadışı yerleşim alanlarını hep ''himaye eden'' bir tutum izledi...

Güncel konu olan ''2-B arazilerinde yasadışı yerleşim'' konusundaki en kararlı desteğini ise, bu nitelikteki kaçak yapılaşmayla büyütülen Beykoz ilçesine bağlı ''Çavuşbaşı'' köyünün ''belediye'' olmasına vermişti...

Şimdi Maliye Bakanı Unakıtan 'ın da ''zilyetini satın aldım'' dediği işgal edilmiş eski orman arazileri ve kaçak binaların bulunduğu Çavuşbaşı, sadece ormanda değil, aynı zamanda ''Elmalı su havzası'' içinde de bulunduğundan ''imar kısıtlaması'' getirilen yerdeydi.

Ne var ki bu niteliğin kamuoyunda sorgulandığı günlerde Cumhurbaşkanı olarak Demirel'in onayladığı ve Başbakan olarak da Mesut Yılmaz 'ın imzası bulunan 05.04.1996 tarihli kararnameyle, böylesi bir hukuk dışı işgal yerleşmesine ''belediye'' yetkileri tanınmış oldu.
Cumhuriyet - Oktay Ekinci

 

Ağustos 2003 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03
04 05 06 07 08 09 10
11 12 13 14 15 16 17
18 19 20 21 22 23 24
25 26 27 28 29 30 31
diğer aylar için tıklayın

Yarışma

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz