reklam

04 Ekim 2003 Cumartesi
Ana Sayfa > Haberler

Dolmabahçe saray da burası gecekondu mu?

Beylerbeyi Sarayı kapılarını Milliyet'e açtı. Bodrumundan çatı katına her yerini gezdiğimiz tarihi sarayın uzun yıllar nasıl ilgisiz kaldığına tanık olduk. Bodrumlarında son anda yapılan müdahale ile saray yıkılmaktan kurtarılmış ama içindeki eserler bakımsızlıktan çürümeye yüz tutmuş. Tarihi tabloları nem ve rutubetin etkisiyle yırtılmış, boyaları dökülmüş.

İlk olarak sarayın altına ahşap olan ana taşıyıcı mekandâyız. Onarım 1999 yılında başlanmış ancak ödeneksizlik nedeniyle 4 yıldır hâlâ bitirilememiş. Sekiz ay önce saraya müdür olan Birsen Asa, yıkılma tehlikesinin atlatıldığını, ana taşıyıcıların sağlamlaştırıldığını söyledi. Asa, "Kurtlanmaya karşı ahşap malzeme önceden ilaçlanıyor. Havalandırma ve drenaj sistemleri 15 günde bir kontrol ediliyor" dedi.

Tabloların durrumu
Bodrumdan sonra sarayın ziyaret güzergahındayız. Duvarlarda asılı tabloların durumu içler acısı. Nem ve ısı farkı yılların ihmali ile birleşince ortaya korkunç bir görüntü çıkmış. Ayvazovsky, Zonaro, Şeker Ahmet Paşa gibi ünlü ressamların da tablolarının bulunduğu sarayda bugüne kadar 46 tablodan sadece 3 tanesi restore edilmiş. Üç tablo da Dolmabahçe Sarayı'ndaki atölyede sıra bekliyor. Müdür Asa, "Durumu yazı ile üst makamlara bildirdim" diye konuştu. Sarayın arka bahçesindeki Sarı, Mermer ve Ahır köşklerinin durumu da ana mekandan farklı değil. Mermer köşk yıllardır restorasyon bekliyor. Duvarları rutubetten dökülüyor.

Tavanlardaki kalem işleri onarım bekliyor. Köşkün tarihi eşyaları üzeri bez örtülerek korunuyor. Örtülerin altındaki tarihi eşyaların hepsi bakımsızlıktan yıpranmış. Döşemeleri çürümüş, ahşaplarını kurtlar yemiş.

Defalarca istenmesine rağmen saraya bir itfaiye aracı da temin edilmemiş. Bir çok yeri ahşap olan sarayda yangın tüpleri ve bahçedeki otopomp yangına karşı önlem olarak bulunuyor. Asa bu konuda da şöyle konuştu: " Dolmabahçe Sarayı çok göz önünde. Bu nedenle hep oraya önem verildi. Beylerbeyi Sarayı üvey evlat muamelesi gördü. Bize sıra henüz gelmedi. Ancak durum tespitleri yapıldı."

Onarılacak mı?
Beylerbeyi Sarayı'nın ana binasının ikinci kat salonundaki imzası tespit edilemeyen ancak 19. yüzyıl sonlarında yapıldığı tahmin edilen Küçüksu Kasrı Tablosu'nun (yanda) alt kısmında tuval üzerinde boya kalmamış. Rutubetten dökülen boyalar için iki yıl önce tablo seksiyonundan bir ekip gelip acil müdahalede bulunmuş. Yetkililere göre film çekme işlemi olarak nitelendirilen müdahaleden sonra tabloya hiç dokunulmamış. Ne zaman onarılacağı da meçhul.
Milliyet

 

Ekim 2003 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05
06 07 08 09 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31
diğer aylar için tıklayın

Diyalog

Kaya Arıkoğlu 07 Ekim 2003 tarihinde Diyalog bölümümüze konuk olacak.

Kaya Arıkoğlu hakkında daha fazla bilgi edinmek, kendisine soru sormak için tıklayın. 


Vitra - Artema'nın katkılarıyla

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz