reklam

20 Ekim 2003 Pazartesi
Ana Sayfa > Haberler

Firuz Ağa 'nın küçük camisi

Hazinedarbaşı olmak kolay değil; padişah neredeyse orada olunacak... Cuma namazından önce camiye gidilip padişahın seccadesi yayılacak... Firuz Ağa, işini iyi yapmış olmalı ki, II. Beyazıt'tan İstanbul'un göbeğinde bahçesine gömüleceği bir cami izni koparmış.

Gülhane Parkı'ndan Sultanahmet'e doğru çıkarken... Solda Ayasofya Müzesi... Sağ kolda Yerebatan Sarayı... Ortada tramvay yolu... Tramvayın peşine takılın; Divanyolu Caddesi'ne girer girmez; Sultanahmet durağında durun... Mevsim yaprakları dallarından dökmüşse, Sultanahmet Camisi karşınızda duruyordur... Silin... Camiyi gözünüzden silerken karşı kaldırıma geçin... Küçük bir caminin önünde bulacaksınız kendinizi... Ayasofya gibi görkemli ve Sultanahmet gibi çinili iki büyük yapının ortasında küçücük bir cami: Firuzağa Camisi. Yapım yılı 1491. Sultan II. Beyazıt' ın hazinedarbaşısı Firuz Ağa yaptırmış.

Bizans'ın ana caddesinde

Sultanahmet Camisi'ni tümüyle gözünüzden silin... Çünkü, Sultanahmet'in yapımına daha birkaç yüzyıl var... II. Mehmet' in, İstanbul'u alışıyla Ayasofya Kilisesi camiye çevrilmiş; eski hipodrom alanı at meydanı olmuş; Bizans'ın çevredeki yapıları yıkık dökük de olsa ayakta duruyor... II. Mehmet öleli ve oğlu II. Beyazıt tahta çıkalı 10 yıl olmuş... Hazinedarbaşı Firuz Ağa, Bizans'ın Mese denen o eski görkemli ana caddesinin başına ve Ayasofya'nın çaprazına küçük bir cami yaptırıyor... Böylesine değerli bir yerde, ölünce avlusuna gömülmek üzere cami yaptırmanın mutluluğu herkese nasip olmaz...

Beyaz tenli bir hadım

Firuz, Farsçada mutlu demek!

Ama her Firuz'a da adıyla müsemma mutluluk nasip olmaz...

Firuz Ağa'nın ayrıcalığı hazinedarbaşı olması.

II. Mehmet, Topkapı Sarayı'nda yeni devlet düzeni kurarken Enderun'da birinci sırayı Hasoda'ya vermiş... En has oda; padişahın özel odası... İkinci sıra Hazine Odası, koğuşu... Koğuşun amiri de hazinedarbaşı.

Hazinedarbaşı olmak için önce Hasodalı olmak gerekiyor...

Hasodalı olmak için de hadım edilmek!

Bu durum pek mutluluk verici olmasa gerek...

Hadım ağalardan bir kısmı siyahi... Bir kısmı beyaz; akağa... Siyah haremağaları ancak ''hazinedarağa'' olabiliyor; hazinedarbaşının yardımcılığını yapıyor... Hazinedarbaşılar akağalardan oluyor.

Demek ki Firuz Ağa, beyaz tenli hadımlardan.

İstanbul'da bir Firuzağa Camisi daha var; Tophane'den Taksim'e çıkarken Defterdar yokuşunda... O Firuz Ağa başka bir Firuz Ağa... Divanyolu'nun başındaki camiyi yaptıran Firuz Ağa, II. Beyazıt'ın Firuz'u!

Cami, tek kubbeli ve kare planlı... Kenarlarını ölçmüşler; dıştan dışa 13 metre 50 santimetreye, 13 metre 53 santimetre çıkmış. Karenin bir kenarı; üç santimetre fazla. Taşın ölçüsü öyle denk gelmiş olmalı... Bina, beyaz kesme taştan örülü... Duvar kalınlığı 1.5 metreye yakın.

Cümle kapısının beyaz ve pembe mermerden yapılmış kemerinde, hattat Şeyh Hamdullah' a ait olduğu söylenen bir kitabe var... Kitabede, Firuz'un bu camiyi ''hasbeten lillah'' yaptırdığı yazıyor(muş)...

Ne yazıyor?

Hasbeten lillah.

Yani, Allah rızası için.

Cami başka niçin yapılır?

Hazinedarbaşının işi

Hazinedarbaşının işi Hazine'yi beklemekle sınırlı değil...

Seferde ve hazarda her daim padişahın yanında... Padişah cuma namazına mı gidecek... Hazinedarbaşı hemen padişahın namaz kılacağı camiye gidiyor... Çevreyi bir kolaçan ediyor... Padişahın seccadesini yayıyor... Secde yerine yüzünü birkaç kez sürüp padişaha zarar verecek bir şey olup olmadığını kontrol ediyor.

O halde, Firuz Ağa'ya, yaptırdığı camide cuma namazı kılmanın nasip olmadığı söylenebilir mi?

Hayır.

Sultandan izin isteyip kendi camisinde cumaya gitmiş ya da sultan kalkıp camisine gelmiş olabilir! Belki de caminin açılışını II. Beyazıt bizzat yapmıştır...

Bal tutan parmağını yalarmış...

Hazineyi tutanın da parmağını yalaması normal... Firuz Ağa, bir camiyle kalmamış; mescitler, medreseler, çeşmeler, hamamlar, dükkânlar yaptırmış; bağlar, bahçeler, değirmenler işletmiş... Vakfiyesinde yazdığına göre, caminin hemen arkasındaki Binbirdirek Sarnıcı bile ağanınmış...

Caminin içi de kutunun içi gibi... Son re storasyonda süslemeler yeniden boyanmış... Girer girmez, iki yanda birer dolap varmış; sağdaki dolap dini kitapların rafı olarak duruyor; soldakini büyütmüşler; imama oda yapmışlar; kapısına da ''Kapı önünde namaza durmayın'' diye uyarı yazısı asmışlar.

1648 depremi

İki kat pencerelerden üsttekiler renkli camla süslenmiş, iç duvarlara kalem işleri yapılmış...

Hazıra dağ dayanmazmış... Firuz Ağa, bütün malını mülkünü vakfetse de 1659 yılında Mustafa Ağa diye biri, camiye 9 bin akçelik yeni bir vakıf yaptırmış...

Ancak burada İstanbul'un temel sorunlarından biri yatıyor: Deprem.

1648'deki deprem camiyi epey hırpalamış...

O deprem sırasında Firuz Ağa Camisi 157 yıllık; karşısındaki Sultanahmet Camisi henüz 32 yaşında...

Mustafa Ağa, elini uzatmasa Firuz Ağa'nın camisi günümüze kadar gelmeyecek... Caminin karşısında olduğu sanılan mektep gibi...

Bahçedeki tek mezar

Firuz Ağa'nın; Sultan II. Beyazıt gibi sizlere ömür oluşu 1512...

Küçük caminin küçücük bahçesinin caddeye bakan tarafında, beyaz mermerden yontulmuş ve dört yüzünde gül demeti bulunan lahit, Firuz Ağa'nın...

Kocaman kavuklu mezar taşıyla Firuz Ağa burada yatıyor.

Bahçede başka da mezar yok...

Bahçenin öteki tarafını, üstü kadınlara altı erkeklere, hela yapmışlar...

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden de bank almışlar; bahçenin giriş kısmına koymuşlar... Oturuyorlar...

Heladan çıkanlardan para topluyorlar...

Tramvay geçiyor...

Firuz Ağa uyuyor...

Firuz Ağa'nın II. Beyazıt'ın hazinedarbaşı olduğu biliniyor...

Bu kadarı da yetiyor.
Cumhuriyet

 

Ekim 2003 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05
06 07 08 09 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31
diğer aylar için tıklayın

Platform

"Koruma Sorunu ve Mimarlık" tartışılıyor.

Forum'da başlayan tartışmaya şimdi katılmak için tıklayın.  Tartışma 30 Ekim'de İTÜ Mimarlık Fakültesi 109 No'lu Salon'da davetli konuşmacılar ile son bulacak.

Yönetici: Aykut Köksal
Konuşmacılar: Zeynep Ahunbay, Behruz Çinici, Emre Madran,
Ayşe Orbay

Lamp 83' ün katkılarıyla

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz