Yıldız Mimarlar Pekin Semalarını
İnceliyor
Pekin, mimarisiyle tüm dünyanın şaşırmasına en son neden olduğunda
Ming Hanedanı'nın hükümdarı Yasak Şehrin Çin Seddi'nin gölgesi altında
kalmasını emretmişti.
Bir zamanlar düz grid bir sistem üzerine kurulmuş olan başkent Pekin bugünlerde
neonların ve tozun altında gizlenmiş, eski ve yeninin çılgınca biraraya
geldiği bir hata olarak görünüyor.
Son zamanların ünlü İsviçreli mimarları Jacques Herzog ve Pierre de
Meuron ise Pekin'e geldiklerinde modern merakları ve zevkleri tatmin edecek işleri
konusunda cesur ve şaşırtıcı duruşlarıyla sempati kazandılar. De Meuron
başkenti en son ziyaretinde Reuters'e yaptığı açıklamada Çinliler'in
yurtdışına açılıp yabancılarla çalışma isteğinin büyük bir gücün
işareti olduğunu düşündüklerinden bahsetti.
Herzog ve de Meuron Çin'in 2008 yılında ev sahipliği yapacağı
Olimpiyatlar'ın mekan tasarımını gerçekleştirdi. Ulusal Stadyum ev sahibi
ülkeye sürreal ve ileri görüşlü bir görüntü sağlayacak. Yapı çelik
şeritlerle sarılı, bu kısım tasarımın iskeletini oluşturuyor. Pekinliler
bu uzay çağı tasarımını daha kendilerine ait bir lakapla tanıyorlar.
"Kuş yuvası".
2008 yılına kadar geçen zamanda Pekin dışında sadece iki tane "Yaz
Olimpiyatları" evsahibi, oyunları yabancı tasarımcıların gerçekleştirdiği
mekanlarda açtılar. Montreal'deki stadyumu 1976 yılında Fransız mimar Roger
Taillibert tasarlarken, İspanyol Santiago Calatrava 2004 yılında Atina'daki
Olimpiyat ana mekanının renovasyonunu gerçekleştirdi.
"Kuş yuvası" ndan başka, Fransız Paul Andreu'nun Ulusal Tiyatro
binası ya da bazı Pekinlilerin söylediği gibi "ördek yumurtası"
da Yasak Şehrin tam karşısında seneye kullanıma açılacak. Hollanda'nın
geleneksel fikirleri yıkıcı mimarı Rem Koolhaas'ın "anormal boyutlu
donat" olarak tanımlanan Devlet Televizyonu Yönetim Binaları şehrin
merkezinde 2007 yılında yerini alacak. Aynı zamanda Pekin, Kasım ayında İngiliz
Norman Foster'ın 2 milyon dolara mal olacak yeni bir havaalanı terminalininin
yarışma projesini kazandığını açıkladı.
İmparatorlar, politik kadrolar ve zengin kesimin kopyası olan birçok anıt
yapıldı. Ama gelecek asrın totemleri yarı demokratik jürilerin seçtiği
komik ve saçma mühendislik denemelerinden öteye gidemeyecek. De Meuron bu
konuda "Onlar bunu bir gücün işareti olarak görüyorlar." diyor.
Bazı Çinli tasarımcılar gerçekten güçlü bir ırkın Olimpiyat Stadı'nı
ithal etmemesi gerektiğini ileri sürdüler. Çin, dünyanın tasarım dehalarına
hünerlerini konuşturmaları için güvendiği sürece Batı dünyası gibi
kendi estetik kaygılarını göğüslemekte başarısız olacağa benziyor. Başkentte
yaşanan bu durumun altında yatan asıl sebebin ise diğer birçok şehirde
olduğu gibi halen beceriksizce kendi geleneksel görüntüsünü araması olduğu
belirtiliyor.
Pekin Üniversitesi Mimarlık Fakültesi profesörü Zhang Yonghe şunu hatırlatıyor:
''Uzun yıllara dayalı SSCB etkisinden kurtulduk. Ancak çağdaş Çinli
mimarlar, günün estetik zorluklarını toplum ve teknoloji bakımından göğüsleme
gücünden henüz yoksun görünüyorlar. Değişim, dış etmenlerin büyük
baskını, Çin mimarlarının kültürel şizofrenisini doğurdu. Bugün hiç
kimse, çağın Çin mimarisi nedir bilmiyor.''
Bu nedenle bazı mimarlar stadyum projesini bir başka kaybedilmiş proje
olarak görüyorlar.
Tsinghua Üniversitesi öğretim üyesi Wu Yaodong bunun herhangi bir stadyum
değil ulusal stadyum olduğunu belirtirken bu çalışmanın uluslararası
sahnede Çinli tasarımcılar için büyük bir şans olabileceğini de ekledi.
Fakat gündemde tasarımları arasında Londra'daki Tate Modern Sanat
Galerisi ve bu yıl Tokyo'da açılan 80 milyon dolarlık Prada mağazası da
olan Herzog ve de Meuron var.
Ama tasarımcıların parlak buluşu henüz Andreu'nun ve Koolhaas'ın tasarımları
kadar tahammül edilir halde değil. Yapı standart bir stadyum değil, daha çok
yağmurlu günlerde kullanılmak üzere kayar bir çatıya sahip şeritli bir
topu veya kafesteki bir feneri andırıyor. Strüktürün gri dış kısmı ve kırmızı
içi Pekin Mahkemeleri ile aynı renk seçimine sahip. Basın kuruluşlarının
bildirdiğine göre ise ayrılan bütçe yaklaşık 500 milyon dolar kadar.
Kuş yuvası olarak tanımlanan yapının değerini düşürmeye çalışan
kimseler ise yapının 2006 Dünya Kupası için Münih'te yapılan yapıyla
benzerliğinden bahsediyorlar. Ancak bu yapıda uluslararası bir jüri birçok
katılımcı arasından Çinli ve Japon finalistleri oy çokluğuyla seçti.
Bu seçimin tesadüfen gerçekleşmediğini söyleyen Zang ve diğerleri ise
Çin halkının BMW kullanmak veya bayanların Louis Vuitton çantalara sahip
olmak gibi çok istedikleri bir başka şeyin de yeni nesil şehir plancılarının
marka isimlerle çalışma isteği olduğundan bahsettiler.
Sonuçta, Komünist Parti bu seçimi veto hakkına sahip.
Bu konuda endişelendiğini belirten Wu "yönetimin bu olaya bakışı her
yönde açık görüşlü olduklarını gösterme çabasıdır" dedi.
CNN - Çeviren: Gülru Özdöl
|