reklam

18 Aralık 2003 Perşembe 
Ana Sayfa > Haberler

Yanan tiyatro binaları yeniden yapılmalı

VENEDİK'teki La Fenice opera binası, yanışından yedi yıl sonra yeniden açılmış.

Haberi International Herald Tribune'den (Tuesday, December 16, 2003) öğrendim.

Belediye Başkanı Paolo Costa, konserden önce şöyle konuşmuş:

‘‘Büyük Fenice binası yeniden İtalya'ya ve dünyaya geri verildi.’’

İtalya Cumhurbaşkanı Carlo Azeglio Ciampi de açılış töreninde ve konserinde, Avrupa aristokrasisi, tanınmış aileleri ve jet sosyetesi ile birlikte yerini almış.

Türkiye'ye de gelmiş bulunan ünlü orkestra şefi Riccardo Muti de Fenice Orkestra ve Korosu'nu yöneterek, Beethoven çaldırmış.

Bazı haberler beni ne kadar üzüyor, incitiyor.

Yangınlar; tiyatro ve opera binalarımızı elimizden alıyor, kül oluyor, ondan sonra da yerine mimarlık tarihine kötü örnek diye gösterilecek binalar yapılıyor.

Eski Ses Tiyatrosu, bugün Ferhan Şensoy Tiyatrosu'nun etkileyici mekánı olarak, seyircileri ağırlıyor.

Elhamra Pasajı'nın içindeki metruk salon da yeniden eski haline dönmek için çaba bekliyor.

ŞAN SİNEMASI ne güzel bir yapıydı, içinde nice konserler dinledim. Yandı mı, yakıldı mı, kısır tartışmaları ile vakit geçirdik. Sonuç... Ne zaman alındı ki şimdi alınsın.

Sanırım Surp Agop Vakfı'na ait olan bu bina, azınlık vakıflarına ait hukuki engellerden ötürü bir türlü yapılamıyor.

Sanki Türkiye'de tiyatro, opera binası, konser salonu çokmuş gibi. Bir eksik bizi rahatsız etmiyor.

Türk tiyatro tarihinde önemli bir yeri olan Dram Tiyatrosu da yandı ve o da yapılmadı. Oysa nice iyi oyunlar bu sahnede sergilendi, nice büyük sanatçılar bu sahnede en iyi icralarını gösterdi.

Localar, kırmızı kadife koltuklar, çocukluğumun tiyatro zevkinin belleğimde yaşayan simgesidir.

Neden yeniden yapılmadı? Hiçbir açıklamayı kabul edemem. Binalarımıza, kültürümüze, kültürel mekánlarımıza karşı neden bu kadar barbar, bu kadar umursamaz, bu kadar duyarsız, bu kadar tarih bilincinden yoksun davranabiliyoruz?

Leyla Gencer, Puccini'nin Tosca operasında söyleyecek diye kuyruğa girdiğimi bana o bina hatırlatırdı.

Gene o binanın önünde, Bertold Brecht'in Sezuan'ın İyi İnsanı'nın yasaklandığı gece, gazetecilerle, tiyatrocularla, edebiyatçılarla buluştuğum geceyi nasıl unutabilirim.

Binaların tarihi vardır. Geçenlerde Beyoğlu Belediye Başkanı Kadir Topbaş, orayı ihya etmek istediğinden söz etti. Koskoca TRT binasının çirkinliği nasıl giderilecek? Hangi mimar bunu gözümüzün önünden silecek?

YANGIN yeri olmuş gibi bir tanımlama vardır. Bizim kültürümüzün yangın yerleri bunlar.

Ne hazin, 1970'lerde Tepebaşı Dram Tiyatrosu, 1980'lerde Şan Sineması, 1990'larda Elhamra Tiyatrosu yandı.

Tiyatro tarihimizi yangınlardan izleyen tek milletiz.

Beyoğlu güzelleşiyor yargısı, bu binalar yapılmadıkça havada kalır.
Hürriyet - Doğan Hızlan

 

Aralık 2003 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05 06 07
08 09 10 11 12 13 14
15 16 17 18 19 20 21
22 23 24 25 26 27 28
29 30 31
diğer aylar için tıklayın

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz