Uygarlıkların İzinde...
Kentin korunmasındaki öncülerin 'direniş anıları' belgeleriyle bir
kitapta derlendi.
Safranbolu'da 'ilk yıllar'
UNESCO'nun 1994'teki ''Dünya Mirası'' kararından yıllar önce ''korumanın
başkenti'' olmaya adaylığını koyan Safranbolu 'da geçen Şeker Bayramı'nda
da ''boş oda'' bile yoktu...
Mezarlık Tepesi 'nden kente baktığımızda, yakın geçmişteki ''hüzünlü
sessizliği'' anımsadık... Artık, o terk edilmiş ve bacaları bile tütmeyen
tarihi çarşı merkezinin yerini, insan, müzik ve araba seslerinin dağlarda
yankılandığı cıvıl cıvıl bir ''turizm kenti'' almış...
Bu mutlu gelişmeyi, Bağlar 'daki geleneksel evlerinde kaldığımız Yücel
Nakipoğlu 'yla konuşurken ödül almış böreklerini unutamayacağımız
Fatma Nakipoğlu dedi ki; ''Her şeyi, Kızıltan Ulukavak 'la Metin Sözen 'ler
başlattılar...''
Ardından, çayın yanında bir kitap; ''Türkiye'de Mimarlık Değerlerinin
Korunmasında İlk Adımlar''... Kaymakamlık Hizmet Birliği'nin yayını
olarak yeni basılmış ve Safranbolu'da ''korumanın başlatıldığı''
1975-1980 yıllarına ait hemen tüm belgeleri, aynı sürecin emektarlarından
Aytekin Kuş derlemiş...
Kaymakam Celal Ulusoy da bir anlamda bu ''direniş'' e vaktiyle etkin katkılarda
bulunan Muzaffer Ecemiş, Yavuz Erkmen gibi unutulmaz kaymakamların ''izinde''
yürüdüğünü kanıtlamış...
Kitabın sayfalarında gezinirken onca sıkıntılı ve kimilerinin de
''inanmadıkları'' yıllardan sonra, bugünkü ''zafer'' in karşısında yine
Fatma Hanım'ın dediğini daha bir derinden kavrıyorsunuz: ''Metin Hoca'lar
artık sık gelmiyorlar ama onların yeri, hepimizin gönüllerinde...''
Öncülerin kararları ''Onlar'' kimlerdi?..
Aynı yıllarda iki dönem belediye başkanı olan Kızıltan Ulukavak, ''önsöz''
yazısında özetle diyor ki: ''Başarıya kolay ulaşılmadığını anımsamak
önemli... Ama, bir belediyenin de o yıllarda kentin tümünü korumaya karar
vermesini hiç unutmamak gerek...''
Gerçekten, o ''ilk adımların'' en önemli belgelerinden biri, Safranbolu
Belediye Meclisi 'nin 12 Haziran 1975 tarihli kararı. Tutanaktaki saat ise;
''21.00'' ... İşte o ''aydınlık gecenin'' görüşmeleri sonucunda; ''Kasaba
merkezinde Cinci Hanı ve çevresiyle beldedeki tüm tarihi yerlerin muhafazası''
için Kültür Bakanlığı'na başvurulması ve teknik hazırlıklar için de
Karabük Demir Çelik İşletmeleri'nden mimar Yavuz İnce 'nin görevlendirilmesine
karar veriliyor.
Aynı heyecanla 30 Ağustos-5 Eylül 1975 tarihlerinde düzenlenen
''Safranbolu Mimari Değerleri ve Folkloru'' haftasında, evlerine ilk kez
''konuk'' kabul edenlerin listesinde de adı olan Yücel Nakipoğlu, izleyen dönemdeki
belediye meclisi üyeliğini ise bakın nasıl anlatıyor: ''Kentin
korunabilmesi için adeta görevlendirilmiş gibi seçildik... Şimdi ise kent için
değil, partisi için seçiyorlar...''
Geçen aylardaki kültür şenliğinde, 1975'in öncü adımlarını atan başkan
ve meclis üyelerine şimdiki Belediye Başkanı Nihat Cebeci 'nin, ÇEKÜL
temsilcisi Savaş Halvaşı 'yla birlikte verdikleri ''şükran plaketleri'' de
sadece Safranbolu'nun değil, genelde Türkiye'deki korumacılık mücadelesinin
en anlamlı ''vefa belgeleri'' olsa gerek.
Nitekim, halkın temsilcilerinin böylesi anlamlı girişimlerini, Orhan Alsaç
başkanlığındaki Anıtlar Yüksek Kurulu 08 Ekim 1986 tarih ve A.164 sayılı
''SİT alanı'' ve ''koruma imar planı kuralları'' kararıyla ilk geniş
kapsamlı yasal dayanaklara kavuşturuyor.
Bu kararın ardından tarihi kentin turizmle buluşmasında ''planlı''
davranılmasına ''devlet desteği'' için 1979'da yapılan protokolü de İTÜ
adına Doğan Kuban ile dönemin Turizm Bakanı Alev Coşkun imzalıyor...
'Apartmanlaşma'ya karşı...
Böylesi anıların tüm ayrıntılarını 370 sayfada toplayan kitaptaki ''özel
belgeler'' arasında ise Metin Sözen 'in raporlarından biri Behçet Necatigil
'in şu dizeleriyle başlıyor:
''Neden bazı şeyleri pek çabuk unuturuz?
Çünkü apartımanlar, o evlerin yerinde...''
Eski evleri apartmanlara teslim etmeme direnişine kimler katılmamış ki?
Cevat Erder 'den Arslan Kaynardağ 'a, Nur Fersan 'dan Baran İdil, İsmet
Okyay, Bülent Çetinör, Kani Kuzucular, Zeki Sönmez, Jale Baysal, Cengiz
Bektaş, Selçuk Erez, Hüsrev Tayla, Kemal Özer, Necdet Kalay, Cihat Burak,
Oya Katoğlu, Haydar Kazgan, Perihan Balcı, Murat Katoğlu, Zeynep Oral, Özden
Çil, Erol Gönenç, Müşerref Hekimoğlu, Atilla Dorsay, Bedrettin Cömert,
Ahmet Taner Kışlalı, Reha Günay ve elbette ki Çelik Gülersoy 'a kadar,
mimarlarımızın, ressamlarımızın, bilim insanlarımızın, aydınlarımızın,
gazetecilerimizin ve bürokratlarımızın yazıları, eserleri, raporları
kitabın da onur belgeleri gibiler.
Yönetmenliğini Süha Arın 'ın yaptığı ''Safranbolu'da Zaman'' filmi için
düzenlenen toplantıya katılan Oktay Akbal ise 18 Ağustos 1977 tarihli
Cumhuriyet 'teki köşesini şöyle noktalamış: ''(...) Sonra kalktık geri döndük
kentlerimize, sorunlarımıza... Safranbolu orada kaldı insanlarıyla,
evleriyle, çözümlenmemiş sıkıntılarıyla... Kendi zamanı içinde... Ama,
o 'zaman' ı aşmak, değiştirmek çabası ile baş başa...''
Şimdi sıra, sevgili Oktay Akbal ile birlikte aynı yılların diğer
dostlarını da Safranbolu'da yeniden konuk edip ''tanıklık belgelerini''
vererek teşekkür etmekte...
Tabii, tarihi evlerde ve konaklarda ''boş oda'' bulunabilirse...
Cumhuriyet - Oktay Ekinci
|