reklam

23 Aralık 2003 Salı 
Ana Sayfa > Haberler

Safranbolu'nun Ustası 'Bulak'...

UNESCO'nun Dünya Mirası listesinde gururla yer alan Safranbolu, acaba bu başarısını ''kimlere'' borçludur?..

Sorunun yanıtı için öncelikle; ''1970'lerden bu yana kentin korunmasında emeği ve katkısı olanları'' saygı ve şükranla anmamak, elbette ki mümkün değil...

Ancak, bu eşsiz güzellikteki mimariyi yaratan ''tarihsel başarının'' emektarları da ''Bulak'' köyünün yapı ustalarıydı... Safranbolu'ya 5. km. mesafede, alçakgönüllü ama görkemli eski konaklarıyla hâlâ ''aklın ve becerinin'' anılarını yaşatan bir ''Ayan köyünün'' hünerli ustaları...

Türkiye'nin en ünlü eski evlerine imza atmış bu ''bilgeliğin'' kendi yaşama mekânlarını da görmemizi, geçen Şeker Bayramı'nda Bağlar 'daki evinde konuğu olduğumuz Yücel Nakipoğlu önerdi...

Safranbolu'ya her gidişimizde, şu yakamızı bırakmayan ''yoğun programlar'' yüzünden bakıp geçtiğimiz, kahverengi ''Bulak'' tabelasından bu kez içeri girmeye zaman ayırabildik.

Karabük'ten Makine Mühendisi Selim Yalçınkaya da Bulaklı mimar İlhan Öztürk 'le 200 yıllık ''köy evlerinde'' buluşmamızı sağlayınca, ''hayret dolu hayranlık'' saatlerimiz de başlamış oldu...

Karabük'le Safranbolu yakında birleşseler bile, sırtını ''Kayayüzü'' tepesine yaslayan Bulak köyü bu yapılaşma koridorunun dışında kalarak kurtulacak... Artık köyde yaşamayan çoğu Bulaklı aile de belki bu nedenle evlerini elden çıkartmıyorlar ve hatta özenle bakarak ''yazlık konut'' olarak kullanıyorlar.

İlhan Öztürk' ün ata unvanı olan ''Paşalar'' dan tüccar Ahmet Dede 'nin yaptırdığı 4 katlı konak da işte bu amaçla korunan en eski evlerden biri... Kayaların üzerinde ''çakadura'' lı ahşap karkas sistemi, zeminde taş örgülü ve üst katlarda kerpiç dolgu duvarlarıyla bir ''yöresel mimarlık anıtı'' ... Vaktiyle Safranbolu çarşısının en gözde sucuk ve pastırmalarını da üreten bir ailenin hem konutu, hem ''imalathanesi'' , hem de dağ yolundan yorgun gelen ''Yeniceli'' kestane ve ceviz tüccarlarının ''ağırlandıkları'' 10 odalı bir konak...

Köyün diğer bir görkemli evi ise ''Ayanlar Konağı'' olarak namlanan, yine 3 katlı bir ''konuk evi'' ... Bulak Ayanı'nın asıl kendi konağı çok daha büyükmüş; ama yanmış... Geriye kalan bu konuk evinin gösterişi bile, bulunduğu semte ''Saraylar Mahallesi'' denmeye yetiyor...

Yine aynı zenginliğin köye armağanı olan, yaklaşık 150 yaşındaki ''Ayanlar Hamamı'' nı da Bulak Vakfı 5 yıl önce restore etmiş ve kullanılıyor. Hamamın bulunduğu köy meydanındaki ''ulu çınar'' ve eski dükkân binalarıyla tarihi mekânı tamamlayan ''Ulu Cami'' ise hiç direk kullanılmadan, ahşap asma çatıyla örtülmüş geniş iç mekânından ötürü; ''Bulaklı ustaların'' gururunu yansıtıyor...

Yörük yerleşmesi
Yaklaşık 40 kadar eski ve özgün evin ''kültür varlığı'' olarak tescil edildiği Bulak'ta, aynı şekilde koruma kararına gereksinimi olan önemli bir mekân da ''Harmanlar'' denen yer... Herkesin geleneksel ''harman evi'' ile harman alanının ''bir arada'' bulunduğu bu bölgedeki ''yeni yapılar'' çoğaldıkça, çok önemli bir geleneksel köy mekânı da yok olacak. Bu nedenle, Koruma Kurulu 'nun bir an önce bu yeri de ''SİT'' kararıyla kurtarması gerekiyor.

Yerleşmenin arkasındaki ''Mencinis Mağarası'' ile aynı adı taşıyan dereyle birlikte tüm Safranbolu'yu besleyen su kaynakları ise sanki köyün adının da nedeni... Çünkü ''bulak'' , aslında Kafkasya, İran ve Horasan Türk dillerinde ''su kaynağı'' ya da ''kaynak çeşmesi'' anlamına geliyor... Nitekim, Bulak'ın da ilk kurulduğu yerde bir çeşme var ve böyle bir ismin konulması da bölgedeki birçok köyün geçmişinde bulunan ''Yörük'' kültürünün mirası olmalı...

Eğer bundan sonra Safranbolu'ya giderseniz, 6 mahallesinin altısında da ''giysi'' anlamındaki ''geysi taşlarının'' bulunduğu, yani mahalle kadınlarının ''ortak çamaşır mekânlarının'' bile ustaca tasarlandığı Bulak köyünü de mutlaka ziyaret edin... Arabanız köy meydanında durduğunda, ''Hoş geldiniz'' diyerek kapınızı açacak olan Muammer Oktar ardından şunu söyleyecektir; ''Ben bu köydenim; önce kahvede çayımızı için, sonra güzelce gezersiniz...''
Cumhuriyet - Oktay Ekinci

 

Aralık 2003 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05 06 07
08 09 10 11 12 13 14
15 16 17 18 19 20 21
22 23 24 25 26 27 28
29 30 31
diğer aylar için tıklayın

ARKIMEET


Fotoğraf: Maurizio Marcato

ARKIMEET Konferans Serisinin davetlisi olarak,  Massimiliano Fuksas 
17 Şubat 2004 Saat: 19:00'da Askeri Müze Kültür Sitesi Büyük Konferans Salonu'nda konferans verecek.

Davetiye için tıklayın.

Toplantı tarihi 17 Şubat 2004'e ertelenmiştir


TÇMB'nin katkılarıyla

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz