Kordon
bizim
Kordon düzenlemesine ilişkin olarak konan tepkilerin önemli bir kısmı çok
olumlu. Tavır koyanların yine önemli bir çoğunluğu Kordon'dan 4 şeritli
yolun geçmesini istemiyor. Ben de aynı görüşteyim ve bunu, nerede ise 15 yıldır,
her gündeme geldiğinde, daha da kuvvetli olarak seslendiriyorum ve yazıyorum.
Kuşkusuz bu tepkiler yararlı. Sanırım bu kez, ortaya atılan çözüm önerileri
de gerçekçi. İzmirli bu tartışma sırasında, uç noktada tavır almaktan sıyrıldı.
Her Şey İzmir İçin
Nedeni çok açık: Beş yıl önce "kahrolsun viyadükler" mantığı
ile hareket edenlerin bir kısmı, bugün fiziki kent planlamasındaki viyadük
gerçeğini kabul ettiğini dile getirdi. Ne kadar olumlu bir gelişme
Bildiğiniz gibi, Konak'taki viyadük yıllardır öyle duruyor, Alsancak
Liman girişindeki ayaklar da öyle. Kamyon ve TIR trafiğinin bu ayaklardaki düzenleme
ile liman içine indirilmesi önerisine kentteki bazı yetkililer sıcak bakmadı.
Üstelik yapılan bir fikir yarışmasında da, jürinin takdiri ile, viyadükleri
kaldıran, rıhtımları yıkan proje birinci seçilerek, uzlaşmasız bir tavır
ortaya kondu.
Bayındırlık Bakanlığı Müsteşarı ile görüştüm. "İzmir için
elimden geleni yapıyorum. Bir devlet görevlisi olarak, kentteki uzlaşma sağlanamayan
konularda ise, yasa, yönetmelik ve yetkili kurulların kararına uymak
durumundayım" diyor.
Sabri Erbakan, İzmirli bir mimar ve yıllardır iyi bir teknokrat olarak
devlette görev yapıyor. Erbakan, yapı denetimi konusunda İzmirlilere çok
destek verdi ve seslerini Ankara'da dile getirdi.
Bazen koşullar siyasi olayları ön plana çıkarabilir, bu doğal. Yerel seçimler
kapımızda. Ancak, orada bir müsteşarımız var. Hukuka saygılı ve kente
sahip çıktığı sürece, biz de kendisine sahip çıkalım.
Yeni Asır - İskender Odabaşoğlu
|