reklam

17 Ocak 2004 Cumartesi 
Ana Sayfa > Haberler

Deprem anıtı işe yaradı aslında!..

Dün gazetelerde gördüğüm fotoğraflarına bakılırsa, Bolu Valiliği ve Belediye Başkanlığı tarafından 2001 yılında hizmete açılan 'Deprem Anıtı' ve 'Müzesi', o tarihten bu yana bölgede deprem yaşanmadığı halde çatlamış ve yeniden tamire muhtaç hale gelmiş.

Herkesin ilk aklına gelen, deprem felaketini unutturmaması için yaptırılan 'Anıt'ın bile, gerekli ölçülere uygun şekilde inşa edilmediği ve inşaatın sahibi valilik ve belediye tarafından kontrol edilmediği gerçeği oluyor.

Zaten bu deprem anıtı işin başından beri birçok gerçeği su yüzüne çıkardı ve iddiaların aksine işe yaradı.

Oysa yapıldığı sırada birçok kişi tarafından 'Ne gerek var ?' diye eleştiriliyordu.

Bu eleştiriler ilk bakışta haklı da görünüyordu.

Çünkü 'Anıt'ın yaptırılmaya başlandığı 2000 yılında depremlerin üzerinden (1999) henüz bir yıl geçmişti.

Gerçek yıkıntılar bile tam olarak ortadan kaldırılmamışken, üste para vererek (150 milyar TL) bir yıkıntının heykelini diktirmek pek akla yakın görünmüyordu.

O sırada hala çadırlarda ve naylon gecekondularda yaşayanlar vardı.

'Anıt'ın açıldığı 2001 yılında ise henüz geçici konutlardan kalıcı konutlara geçilememişti.

'İşte bu ahval ve şerait içinde dahi...' Bolu Valiliği ve Belediye Başkanlığı'nca heykel ve müze yapımına girişilmiş olması eleştiriliyordu.

Son haberler bunların üzerine gelince eleştiriler haklı gibi göründü. Müze, çatısındaki çatlaklar nedeniyle su almaya başlamıştı. İçi yağmur suyuyla dolmuş, çevresi de çöplüğe dönüşmüştü.

Ziyarete gelenler içeri giremiyordu. Çünkü tamir ihtiyacı içindeki müze kapalıydı.

Ortalıkta yeniden 'Niye yapıldı, niye o kadar para harcandı, gerekli miydi ?' havası esmeye başlayacak gibi görünüyordu.

Bana kalırsa 'Müze' ve 'Anıt' işe yaradı, yarıyor ve yarayacak.

Yaptıranlardan Allah razı olsun.

İki büyük depremi zor bela atlattıktan ve 3. büyük depremin eli kulağında iken bizimkilerin önlem almak yerine, iki yılda çökme noktasına gelen müze yaptırmaları benim tahminime göre yine halkı uyarmak için...

Ancak bu uyarı

-Sakın depremi unutma... tarzında klasik bir uyarı değil.

'Klas'ı eksik bir uyarı: post-modern olabilir.

Anıtın vermek istediği ve bana kalırsa vermeyi başardığı mesaj şu:

-Vatandaş... Gelecek depremlerde sakın devletten fazla bir şey bekleme. O devlet ki, senin için yurtdışından ve yurtiçinden gelen yardımları çarçur ettiği yetmezmiş gibi, üstüne tüy dikercesine yardım paralarıyla bir de deprem anıtı diktirdi.

'Korkma sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak...' amma, sen yine de gerçekleri unutma.

Deprem bölgesine dikilen anıt sana depremi değil, aşağıdaki gerçeği unutturmamak için yapıldı:

-Kendi kirişini ve kendi duvarını kendin kolla...
Akşam - Yalçın Pekşen

 

Ocak 2004 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04
05 06 07 08 09 10 11
12 13 14 15 16 17 18
19 20 21 22 23 24 25
26 27 28 29 30 31
diğer aylar için tıklayın

Etkinlik

8. Ulusal Mimarlık Öğrencileri Buluşması

Başvuru Formu için tıklayın.

07 - 12 Şubat 2004, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Trabzon

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz