Trafikte yetki kaosu
Megapol İstanbul'u, dünyanın en ilkel kenti haline getiren doğal afetin
ardından herkes suçlu aramaya başladı. Vatandaş devleti, devlet vatandaşı
suçladı. Gözden kaçan en önemli gerçek ise İstanbul'da yaşanan yetki
kargaşası. İki damla yağmurda yolların arap saçına döndüğü İstanbul
trafiği üzerinde 17 kurum söz sahibi. Bu kurumlar arasındaki
koordinasyonsuzluk, kar yağışı ve tipinin ardından ortaya çıkan afet
tablosunda önemli bir etken oldu.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, kendi sorumluluk alanı içinde bin 700
kilometre yol ağında her türlü alt ve üst yapının bakım ve onarımını
gerçekleştirirken, trafiğin kilitlendiği E-5 ve TEM'in sorumluluğu ise
Karayolları'na ait bulunuyor. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit
Gürtuna da, yıllardır trafiğin tek otorite altında toplanması gerektiğini
dile getirdiklerini ancak her kurumun söz hakkından vazgeçmemek için buna
yanaşmadığını bildirdi. Gürtuna, İstanbul trafiğindeki kargaşayı şöyle
özetledi:
'Trafikte 17 kurum ve kuruluş söz sahibi. Valilik, emniyet müdürlüğü,
belediye, taksiciler, minibüsçüler, otobüsçüler, deniz yolları, TCDD gibi
17 kurum var. Karayolları yapmayınca İstanbullu mağdur olmasın diye köprü
ve kavşakları biz yapıyoruz. Mesela köprüler için Karayolları'ndan, metro
için Anıtlar Kurulu'ndan izin alıyoruz. Tünelleri kazıyoruz, yıllar sonra
kurul kazılan yüzlerce metrelik tüneli görmeyip verdiği izni iptal ediyor,
proje duruyor. E-5 üzerinde kavşaklar, köprüler için bazen aylarca izin
bekliyoruz. Eskiden E-5 otoyoldu, kent içinde kaldı. TEM de öyle. Bizim sınırlarımızdan
geçen bu bölgeleri Karayolları'ndan istiyoruz. Bu yetki karmaşası ortadan
kaldırılmalı.'
Akşam
|