Bursa'da bilinç zamanı...
Kent müzeleri, bilinçlenmenin, kendini ve toplumu tanımanın, aydınlanmanın
yolunu gösterir bize. Amaç, kentlilerin belleğini güçlendirmek ve onları
geleceğe yöneltmektir. Bursa Belediye Başkanı ve Tarihi Kentler Birliği'nin
Başkanı Erdoğan Bilenser, Bursa Kent Müzesi'nin konsept ve projesini mimar
Nail Arnas'a teslim etmişti. Müze 14 Şubat'ta açılıyor.
Geçen hafta Tarihi Kentler Birliği'nin Safranbolu Buluşması'nı sizlerle
paylaşırken, Türkiye'nin aydınlık yüzüyle karşılaşmanın sevinci, coşkusu
ve umudunun kolay kolay bitmeyeceğinin farkındaydım. Yedi bin yıllık
Anadolu uygarlıkları birikimi bir yazıya nasıl sığdırılır ki! Geçen
hafta bıraktığım yerden sürdürüyorum. Ama bu kez Safranbolu'ya değil,
Bursa'ya odaklanacağım. Tam da zamanıdır. Çünkü 'Bursa'da zaman' , bilinç
zamanıdır...
Ahmet Hamdi Tanpınar 'ın 'Bursa'da Zaman' şiirini kim bilmez:
''Bursa'da bir eski cami avlusu, / Küçük şadırvanda şakıyan su; /
Orhan zamanından kalma bir duvar... / Onunla bir yaşta ihtiyar çınar /
Eliyor dört yana sakin bir günü. / Bir rüyadan arta kalmanın hüznü / İçinde
gülüyor bana derinden./ Yüzlerce çeşmenin serinliğinden / Ovanın yeşili
göğün mavisi / Ve mimarilerin en ilahisi.''
Tanpınar'ın bu çok sevdiğim şiirinin ( ''İsterdim bu eski yerde
seninle / Baş başa uyumak son uykumuzu...'' ) anımsattığı dönemin çok
daha öncesine ve çok daha sonrasına uzanan çetin bir işi gerçekleştirdi
Bursa...
Duyduk duymadık demeyin, bildiriyorum işte: Bursa Kent Müzesi açılıyor!
Bir ideal
Geçen hafta, Tarihi Kentler Birliği'nin Başkanı, Bursa Belediye Başkanı
Erdoğan Bilenser , Safranbolu Buluşması'nı ''Türkiye'nin tümünü
kucaklayan ve ülkenin tarihten gelen tüm kimlik ve uygarlık değerlerine
sahip çıkan ulusal bir kucaklaşma'' olarak değerlendiriyor, ''Buluşmalarımız,
denebilir ki, ulusal kurtuluş savaşımızdan bu yana ilk kez Edirne'den
Kars'a, Sinop'tan Silifke'ye kadar tüm yurt temsilcilerinin ve bu ülkenin değerlerine
bağlı tüm kesimlerin ortak bir ideal etrafında bir araya gelmesidir''
diyordu.
Bu 'ideal' i de ''Türkiye'nin tarihinden gelen ve dünya coğrafyasında eşi
az bulunan zengin kültür ve yaşam birikimlerinin yarattığı güçlü bir
kimlikle, geleceği güvenceye almak ve aynı kimlik değerleriyle başta Avrupa
Birliği olmak üzere dünya platformlarında en saygın yere kavuşmaktır''
diye tanımlıyordu.
''Türkiye'de, Avrupa Tarihi Kentler Birliği'nin en dinamik ve üretken
birliğini oluşturmamızın temelinde de işte bu özelliğimiz yatmaktadır''
derken de, Erdoğan Bilenser, doğrusu çok alçakgönüllü davranıyordu. Çünkü
Avrupa Tarihi Kentler Birliği'nin yönetiminde bunca önemli ve aktif bir yer
tutmamızın temelinde bu özelliğin yanı sıra, bizzat Erdoğan Bilenser'in
kişiliği, çabaları ve emeğinin yer aldığını bilmeyen yoktu.
Bu ideal doğrultusunda Bursa'nın M.Ö. 2000 yılına uzanan, dört bin yıllık
tarihinin, uygarlık değerlerinin, kültür birikiminin ortaya çıkması kaçınılmazdı.
Kent Müzesi
Yıllardan beri bu ülkedeki her kentin bir kent müzesi kurma gerekliliğini
vurgular dururum. Kent Müzesi'nden amaç yalnızca o kente ait geçmişin değerlerini
(ki bu bizde genellikle yalnızca Osmanlı Dönemi'nde odaklanır...) sergilemek
değildir.
Amaç, kentin tarihini, coğrafyasını, ekonomik, politik, toplumsal ve kültürel
yapısını, mimari eserlerini, tarihsel gelişimiyle birlikte tüm üretim ilişkilerini,
toplumsal ilişkilerini ortaya çıkarmak ve aynı zamanda eğitime yönelmektir.
Amaç, kentlilerin belleğini güçlendirmek ve onları geleceğe yöneltmektir.
Kent müzeleri, bilinçlenmenin, kendini ve toplumu tanımanın, aydınlanmanın
yolunu gösterir bize.
Bursa Belediyesi, Kent Müzesi vizyon ve konsepti için mimar Nail Arnas 'ı
seçti. Mekân olarak da 1926'da Ekrem Hakkı Ayverdi tarafından yapılan, o günden
2000 yılına dek adliye olarak kullanılan Adliye Binası'nı seçti.
Nail Arnas 'Kent Müzesi' konseptini geliştirirken de proje sorumlusu olarak
özgünlüğü ön planda tuttu. Binanın ilk tasarım özelliklerini, ama aynı
zamanda bütün yaşamı boyunca geçirdiği yapısal-işlevsel değişiklikleri;
yerin özgünlüğü, tasarım özgünlüğü, malzemenin ve işçiliğin özgünlüğü,
artı çevresinin, kardeş binaların, çevreyle ilişkilerinin özgünlüğünü
değerlendirdi. Hedefi yaşayan bir müze, yaşamla sımsıkı ilişkileri olan,
yaşamın içinden gelen, yaşama yönelecek bir müzeydi.
Uzun çalışmalar ve sayısız insanın (daha da çok adsız kahramanların)
çabalarıyla Bursa Kent Müzesi tamamlandı. 14 Şubat'ta açılıyor.
İşte Bursa'ya gitme zamanı. Çünkü Bursa'da zaman, bilinçlenme zamanı.
Bursa Kent Müzesi'ni gerçekleştirenleri, bu tasarıya emek verenleri, katkıda
bulunanları kutlarken, ''Darısı öteki kentlerimizin başına!'' demekten
kendimi alamıyorum.
Cumhuriyet - Zeynep Oral
|