reklam

31 Ocak 2004 Cumartesi
Ana Sayfa > Haberler

Bursa'da bilinç zamanı...

Kent müzeleri, bilinçlenmenin, kendini ve toplumu tanımanın, aydınlanmanın yolunu gösterir bize. Amaç, kentlilerin belleğini güçlendirmek ve onları geleceğe yöneltmektir. Bursa Belediye Başkanı ve Tarihi Kentler Birliği'nin Başkanı Erdoğan Bilenser, Bursa Kent Müzesi'nin konsept ve projesini mimar Nail Arnas'a teslim etmişti. Müze 14 Şubat'ta açılıyor.

Geçen hafta Tarihi Kentler Birliği'nin Safranbolu Buluşması'nı sizlerle paylaşırken, Türkiye'nin aydınlık yüzüyle karşılaşmanın sevinci, coşkusu ve umudunun kolay kolay bitmeyeceğinin farkındaydım. Yedi bin yıllık Anadolu uygarlıkları birikimi bir yazıya nasıl sığdırılır ki! Geçen hafta bıraktığım yerden sürdürüyorum. Ama bu kez Safranbolu'ya değil, Bursa'ya odaklanacağım. Tam da zamanıdır. Çünkü 'Bursa'da zaman' , bilinç zamanıdır...

Ahmet Hamdi Tanpınar 'ın 'Bursa'da Zaman' şiirini kim bilmez:

''Bursa'da bir eski cami avlusu, / Küçük şadırvanda şakıyan su; / Orhan zamanından kalma bir duvar... / Onunla bir yaşta ihtiyar çınar / Eliyor dört yana sakin bir günü. / Bir rüyadan arta kalmanın hüznü / İçinde gülüyor bana derinden./ Yüzlerce çeşmenin serinliğinden / Ovanın yeşili göğün mavisi / Ve mimarilerin en ilahisi.''

Tanpınar'ın bu çok sevdiğim şiirinin ( ''İsterdim bu eski yerde seninle / Baş başa uyumak son uykumuzu...'' ) anımsattığı dönemin çok daha öncesine ve çok daha sonrasına uzanan çetin bir işi gerçekleştirdi Bursa...

Duyduk duymadık demeyin, bildiriyorum işte: Bursa Kent Müzesi açılıyor!

Bir ideal
Geçen hafta, Tarihi Kentler Birliği'nin Başkanı, Bursa Belediye Başkanı Erdoğan Bilenser , Safranbolu Buluşması'nı ''Türkiye'nin tümünü kucaklayan ve ülkenin tarihten gelen tüm kimlik ve uygarlık değerlerine sahip çıkan ulusal bir kucaklaşma'' olarak değerlendiriyor, ''Buluşmalarımız, denebilir ki, ulusal kurtuluş savaşımızdan bu yana ilk kez Edirne'den Kars'a, Sinop'tan Silifke'ye kadar tüm yurt temsilcilerinin ve bu ülkenin değerlerine bağlı tüm kesimlerin ortak bir ideal etrafında bir araya gelmesidir'' diyordu.

Bu 'ideal' i de ''Türkiye'nin tarihinden gelen ve dünya coğrafyasında eşi az bulunan zengin kültür ve yaşam birikimlerinin yarattığı güçlü bir kimlikle, geleceği güvenceye almak ve aynı kimlik değerleriyle başta Avrupa Birliği olmak üzere dünya platformlarında en saygın yere kavuşmaktır'' diye tanımlıyordu.

''Türkiye'de, Avrupa Tarihi Kentler Birliği'nin en dinamik ve üretken birliğini oluşturmamızın temelinde de işte bu özelliğimiz yatmaktadır'' derken de, Erdoğan Bilenser, doğrusu çok alçakgönüllü davranıyordu. Çünkü Avrupa Tarihi Kentler Birliği'nin yönetiminde bunca önemli ve aktif bir yer tutmamızın temelinde bu özelliğin yanı sıra, bizzat Erdoğan Bilenser'in kişiliği, çabaları ve emeğinin yer aldığını bilmeyen yoktu.

Bu ideal doğrultusunda Bursa'nın M.Ö. 2000 yılına uzanan, dört bin yıllık tarihinin, uygarlık değerlerinin, kültür birikiminin ortaya çıkması kaçınılmazdı.

Kent Müzesi
Yıllardan beri bu ülkedeki her kentin bir kent müzesi kurma gerekliliğini vurgular dururum. Kent Müzesi'nden amaç yalnızca o kente ait geçmişin değerlerini (ki bu bizde genellikle yalnızca Osmanlı Dönemi'nde odaklanır...) sergilemek değildir.

Amaç, kentin tarihini, coğrafyasını, ekonomik, politik, toplumsal ve kültürel yapısını, mimari eserlerini, tarihsel gelişimiyle birlikte tüm üretim ilişkilerini, toplumsal ilişkilerini ortaya çıkarmak ve aynı zamanda eğitime yönelmektir. Amaç, kentlilerin belleğini güçlendirmek ve onları geleceğe yöneltmektir.

Kent müzeleri, bilinçlenmenin, kendini ve toplumu tanımanın, aydınlanmanın yolunu gösterir bize.

Bursa Belediyesi, Kent Müzesi vizyon ve konsepti için mimar Nail Arnas 'ı seçti. Mekân olarak da 1926'da Ekrem Hakkı Ayverdi tarafından yapılan, o günden 2000 yılına dek adliye olarak kullanılan Adliye Binası'nı seçti.

Nail Arnas 'Kent Müzesi' konseptini geliştirirken de proje sorumlusu olarak özgünlüğü ön planda tuttu. Binanın ilk tasarım özelliklerini, ama aynı zamanda bütün yaşamı boyunca geçirdiği yapısal-işlevsel değişiklikleri; yerin özgünlüğü, tasarım özgünlüğü, malzemenin ve işçiliğin özgünlüğü, artı çevresinin, kardeş binaların, çevreyle ilişkilerinin özgünlüğünü değerlendirdi. Hedefi yaşayan bir müze, yaşamla sımsıkı ilişkileri olan, yaşamın içinden gelen, yaşama yönelecek bir müzeydi.

Uzun çalışmalar ve sayısız insanın (daha da çok adsız kahramanların) çabalarıyla Bursa Kent Müzesi tamamlandı. 14 Şubat'ta açılıyor.

İşte Bursa'ya gitme zamanı. Çünkü Bursa'da zaman, bilinçlenme zamanı.

Bursa Kent Müzesi'ni gerçekleştirenleri, bu tasarıya emek verenleri, katkıda bulunanları kutlarken, ''Darısı öteki kentlerimizin başına!'' demekten kendimi alamıyorum.
Cumhuriyet - Zeynep Oral

 

Ocak 2004 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04
05 06 07 08 09 10 11
12 13 14 15 16 17 18
19 20 21 22 23 24 25
26 27 28 29 30 31
diğer aylar için tıklayın

ARKIMEET


Fotoğraf: Maurizio Marcato

ARKIMEET Konferans Serisinin davetlisi olarak,  Massimiliano Fuksas 
17 Şubat 2004 Saat: 19:00'da Askeri Müze Kültür Sitesi Büyük Konferans Salonu'nda konferans verecek.

Davetiye için tıklayın.

 


BETONART'nın katkılarıyla

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz