Kültürü yıkmak
Kültür ve Sanat Emekçileri Sendikası Genel Başkanı Bilal Şimşir ,
Irak'a silahla girenlerin 7 bin yıllık tarihi ve kültürel değerleri yağmaladığını,
170 bin eseri Irak'tan kaçırdığını anımsattıktan sonra "Aynı yağma
için Türkiye'ye yasa ile giriyorlar" diyor.
Acı fakat gerçek...
Bilal Şimşir, Kamu Yönetimi Temel Yasa Tasarısı'nın tarihi ve kültürel
değerlerimizi de hedef aldığını anlatıyor:
"Yabancı firmalara müzelerimizin işletmelerini vermeyi planlıyorlar.
Kültür ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu , 'müzelerin işletmelerini özel şirketlere
devredeceğiz' derken Müsteşar Yardımcısı İsmail Kökbulut Ayasofya Müzesi'ne
İtalyanların talip olduğunu ve mevcut geliri iki katına çıkaracaklarını
bildirdi. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan , 'Gözlerimi kapatıp devlete ait olan
her şeyi babalar gibi satacağım' dedi.
Satılmaya hazırlanan müzelerimizden sadece Ayasofya'yı öğrenebildik.
Mevlana, Topkapı, Efes, Anadolu Medeniyetleri müzelerimize hangi ülkelerin
talip olduğunu henüz öğrenemedik.
Müzelerimizin ve müze derneklerinin özel kuruluşlara devredilmesini özellikle
yabancı kuruluşların hevesle beklediğini biliyoruz.
Müzelerimizin depolarında bulunan ve envanteri yapılmamış 580 bin eserin
akıbetinin ne olacağı sorusu, aklımıza Irak örneğini getiriyor.
Ayrıca, müzelerin ve ören yerlerinin yabancı ülkelerin talepleri doğrultusunda
yabancı kuruluşlara devri, 2003 yılında kabul edilen ve kamuoyunda 'ikiz ya
salar' diye bilinen uluslararası sözleşmeye göre; bazı topluluklara, kimi müze
ve ören yerleri ile ilgili olarak mülkiyet iddiasında bulunma yolunu da açabileceği
kuşkusunu taşıyoruz. Şimdilik işletme hakkını isteyen İtalyanların
ileride mülkiyet hakkı iddia etmeyeceğinin herhangi bir garantisi
bulunmamaktadır.
Öte yandan Kamu Yönetimi Temel Yasa Tasarısı'nın bu haliyle
parlamentodan geçirilmesi; müze, tiyatro, opera, koro ve güzel sanatların
bir kısmının ortadan kaldırılmasının, diğerlerinin işlevsiz hale
getirilmesinin, üniter devlet yapımızın çökertilmesinin hedeflenmesi
demektir. Ulus olmanın temel ilkelerinden olan kültür politikasını felç
edip eyalet sisteminin temel taşlarını oluşturmaktadırlar.
Irak'ı silahla yıkanlar, Türkiye'yi yasayla yıkmadan önce önümüzdeki
belediye seçimlerinde siyasi partilerimizi tıpkı Kurtuluş Savaşı'nda olduğu
gibi aynı güçlere karşı unuttukları dersi vermek üzere ulusal bağımsızlıkçı,
laik, sosyal hukuk devletinin ilkeleri ışığında birlikte hareket etmeye çağırıyoruz."
Herkese Tarih, Herkese Mitoloji
Yurt Kitap Yayın'dan özellikle gençler için bir dizi kitap yayımlandı.
Dizinin adı: Herkese Tarih, Herkese Mitoloji. Kitaplar bir solukta okunacak şekilde
ortalama 60-70 sayfa.
Mitoloji kitapları şöyle:
Kazılık Dağı'nın Aslanı Boğaç Han, Oğuz Ülkesinin Laneti Tepegöz,
Vatana Dönüş Odysseia, Uruk'un Ölümsüz Kralı Gılgameş, İlk Günah Adem
ile Havva, Zeus'un Oğlu Herkül, İki Dünyanın Savaşı Labirent.
Dinler tarihinde ise:
Yeniden Doğuş Tufan, Düşlerin Efendisi Yusuf, Miladın Başlangıcı Nasıralı
İsa, On Emir Musa.
Odysseia'dan bir alıntı:
"Odysseus tam on dokuz yıl önce Troya savaşına gitmek üzere adadan ayrılmış,
o günden sonra da bir daha kendisinden haber alınamamıştı.
Savaşa giden tüm önderler sağ salim geri dönmüşlerdi; ancak onun başına
neler geldiğini tanrılardan başka kimse bilmiyordu.
Odysseus, İthaka Adası'nın kralı olarak zengin bir adamdı; güzel bir
konağı, değerli hazineleri, sürü sürü hayvanları vardı.
Herkes onun ölmüş olduğunu kabul ediyordu. Öyle ya, savaş tam dokuz yıl
önce sona ermişti. Bu kadar zamandır geri dönmeyen bir adam sağ olabilir
miydi?"
Sorun
Akif Kökçe: "Uzmanların sorun var dediği Boğaziçi Köprüsü'nde
yetkililere göre sorun yok. Uzmanların yetkili, yetkililerin uzman olmadığı
bir ülkede sorun olmaz, yaşanır!"
Yunanistan
Yrd.Doç.Dr.M. Atilla Öner: "Batı Trakya'daki Türklerin Yunanistan
meclisine bağımsız milletvekili göndermelerini engellemek üzere Yunanistan'ın
seçim yasasında değişiklik yaparak 'bağımsızların seçilebilmeleri için
yurt çapında yüzde 3 oy almaları gerekir' koşulunu getirdiğini, Batı
Trakya'ya asker göndererek ve bu askerlerin seçimlerde oy kullanmalarını sağlayarak
Türklerin oy oranını düşürdüğünü biliyor muydunuz?"
Fark
Ahmet Mete Apak: "Adana'da yeni yapılan ve çöken duble karayolunun
Konya'da çöken 11 katlı apartmandan bir farkı var mı?"
Cumhuriyet - Deniz Som
|