Rıhtıma Sanatsal Dokunuş
Ödüllü
mimar Murat Tabanlıoğlu'yla Türkiye'de mimarlık ortamı ve son dönem
projelerinden Galata rıhtımının düzenlenerek bir kültür merkezine dönüştürülmesi
üzerine konuştuk
Galataport Aport'ta...
Murat Tabanlıoğlu, İstanbul Atatürk Kültür Merkezi (AKM), Yeşilköy
Havalimanı ve İstanbul'daki ilk büyük alışveriş merkezi olarak
nitelendirebileceğimiz Galleria olarak tanıdığımız, ancak çevresindeki
Marina ve otel tesisleriyle birlikte daha geniş bir yapılar grubunun oluşturduğu
Ataköy Turizm Kompleksi' projelerine imzasını atmış Hayati Tabanlıoğlu'nun
oğlu. Hayati beyle 40 yıllık meslek yaşamında, ilk ve son kez olarak
birlikte Doğan Medya Center projesini gerçekleştirmişler. Hayati Tabanlıoğlu'nun
ölümünden sonra da, mimar olan eşi Melkan Gürsel Tabanlıoğlu'yla birlikte
önemli mimari başarılara imza atmaya devam ediyorlar.
Doğan Medya Center, Milliyet Gazetesi tesisleriyle başlayan,
Ankara Doğan Printing Center tesisleriyle devam eden, medya binaları olarak sınıflandırılabilecek;
baskı tesisleri, televizyon kanalları için tesisler, yaklaşık on yıldır
şirketin bir koluyla ihtisaslaştıkları, önem verdikleri bir konu.
Tabanlıoğlu Mimarlık firmasının çalışma
alanlarında konut tasarımına ve uygulamalarına yer yok. Murat Tabanlıoğlu
bunun çok farklı bir konu olduğunu ve kendilerinin, dünyadaki yeni gelişen
konseptlerle 'alışveriş' konusu başta olmak üzere, kamuya açık alanların
planlamasına kafayı taktığını söylüyor. Alışveriş sektörü sürekli
gelişen ve büyüyen bir sektör. Bütün dünya, alışveriş merkezleri, bürolar,
havaalanları gibi yerlerin planlanmasında; şehircilik ve mimarlık açısından
da farklı konseptler ve yeniliklerle daha iyi ortamlar elde etmenin peşinde.
Murat Tabanlıoğlu, bu yeniliklerin kendisini farklı bir şeyler yapmaya ittiğini,
müşteriyle de bu konuda anlaşabildikleri takdirde ortaya iyi ürünler çıktığını
söylüyor. Bu bağlamda Carousel, Maxi, Beylikdüzü'nde Doğuş Grubu'yla
birlikte araba konulu yeni bir alışveriş merkezi, havalimanı karşısında
yer alan Fly Inn Alışveriş Merkezi, ilk anda akla gelen alışveriş konulu
projelerinden bazıları. İki sene önce İngiliz ve Amerikalı mimarlık ve mühendislik
şirketleriyle ortak projelendirilen, şu anda inşaatı devam eden Eczacıbaşı
ve İş GYO'nun Kanyon isimli projesi de son dönemin büyük projelerinden
biri. Kanyon, yıllar evvel Hayati beyin Galleria'da yaptığı kapalı alışveriş
kutusundan çok farklı bir alışveriş merkezi; yeni bir konseptle, kamuya açık,
yeşil alanları, yaya yollarıyla şehre entegre olmuş ve içerisinde
konutlarla bürolar da yer alıyor. Bu farklılaşmaya en iyi örneklerden biri
de CarrefourSA'nın İstanbul Merter'de yapılan yeni alışveriş merkezi.
Murat Tabanlıoğlu, Carrefour'un Merter'deki alışveriş merkezinin, bildiğimiz
Carrefour'lardan farklı olacağını söylüyor Carrefour için, yeni bir
konsept elde etmek için yapılan davetli yarışmada, Carrefour'un faaliyette
olduğu yerlerde mevcut olan belli alışveriş kuralları korunarak, klasikleşmiş
alışveriş kutusu yeraltına gömülmüş ve üzeri park yapılarak camla
kapatılmış. Murat Tabanlıoğlu, katı kuralları olan bir gruba farklı
konsepti kabul ettirmenin toplumumuz ve mimarlık adına bir kazanç olduğunu
ifade ediyor.
Tabanlıoğlu Mimarlık, Mısır'ın başkenti
Kahire'de Ağa Han Vakfı için, içerisinde ticaret merkezi, otopark ve otel de
bulunan büyük bir park projesini de, benzer bir yaklaşımla üstlenmiş
durumda.
Murat Tabanlıoğlu'nun, son beş yılda katıldığı
yarışmalarda kazandığı birincilik ödülleri arasında, Bodrum Havalimanı
Dış Hatlar Terminal Binası ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi Hizmet Binası
da var. Ancak, Türkiye'de birtakım kararları almak çok kolay olmadığı için,
henüz inşa edilemiyorlar.
Bütün bunların arasında kendisini en çok
heyecanlandıran proje olarak Galataport geliyor. Galataport, ağırlıklı
olarak Salı Pazarı'nda bulunan, 1960'lı yıllarda inşa edilmiş antrepoları
da kapsayan, tarihi Galata rıhtımını yeniden düzenleyen bir üstyapı
projesi.
İstanbul'un tarihi dokusu içerisinde, Topkapı Sarayı'nın
karşısında bulunan ve tarih boyunca liman fonksiyonunu üstlenen Galata rıhtımı,
60'lı yıllarda yolcu limanından yük limanına dönüşmüş. Yapılan
antrepolar ve diğer liman yapılarıyla, şehrin bu en değerli bölgelerinden
biri, adeta şehirden kopartılıp işgal edilmiş ve limanın buradan taşınmasıyla,
atıl bir halde, bienal sergileri gibi organizasyonlarla ara sıra kullanılır
durumda.
Liman işlevini sürdürecek
İki sene kadar önce, Türkiye Denizcilik İşletmeleri A.Ş.'nin açtığı
ihale sonucunda, çeşitli aşamalardan sonra Tabanlıoğlu Mimarlık, bu
projenin yapılmasıyla görevlendirildi. Proje, rıhtımın büyük yolcu
gemilerinin yanaştığı bir liman olarak kullanılmaya devam edilmesini öngörüyor.
Ancak bu liman fonksiyonunu bir havalimanı gibi düşünmemek lazım. Çok büyük
yolcu salonlarına ve liman binasına ihtiyaç yok. Böylelikle şimdi
kullanamadığımız TDİ' ye ait geniş alanlar, zorunlu olarak bırakılacak gümrüklü
alan dışında, sahil şeridi düzenlemesi kapsamında İstanbullulara kazandırılacak.
Düzenleme, liman tesislerinin yanı sıra, otel,
restoranlar, kafeteryalar, alışveriş merkezleri, sergi ve fuar alanlarının
da içinde olduğu, 100 bin metrekare açık alan ve 150 bin metrekare kapalı
alandan oluşuyor. 150 bin metrekarelik Metrocity'nin toplam alanı kadar ve
burada, yaratılacak sosyal ve kültürel çekim merkezine 9-10 milyon kişinin
gelmesi öngörülüyor.
TDİ Genel Müdürlüğü ve Paket Postanesi gibi 2.
dereceden tescilli tarihi eserler, aynen korunarak, yeni fonksiyonlarla, yaşam
kazandırılıyor. Otel, apart otel gibi turizmle ilgili birtakım işlevler
burada yer alıyor.
Antrepo binaları yıkılmadan, yeniden elden geçirilecek
ve kaba kapalı kutular olmaktan çıkarılıp şeffaflaştırılarak yeni,
ticari, kültürel fonksiyonlar kazandırılacak. Meclisi Mebusan Caddesi'ne
paralel olan binayla, denize paralel bina arasında, üstü açık, bazı
yerleri kapalı yeni bir promenat oluşturulacak, yapılacak havuz ve kanallarla
da deniz tarafında kalan antrepolar adeta bir ada görüntüsü kazanacak.
Projenin asıl hedeflerinden birisi Tophane Meydanı'nı
yeniden ortaya çıkarmak. Mimar Sinan'ın yaptığı Kılıç Ali Paşa Cami,
Saat Kulesi çevresindeki bu meydan Boğazkesen yoluyla da Galatasaray'a bağlanarak,
Beyoğlu çevresiyle de bütünleşecek. Altı 3 katlı otopark olarak düzenlenecek
Tophane Meydanı, sadece taş kaplaması ve aydınlatmasıyla değil; tamamlanmış
altyapısıylada yaz ve kış, İstanbul için bir açık hava festival mekânı
olarak kullanılabilecek.
Turizmin canlanmasını sağlayacak
Murat Tabanlıoğlu, proje kapsamında olmadığı halde, Meclisi Mebusan
Caddesi'nde trafiğin yeraltına indirilerek, caddenin yaya trafiğine terk
edilmesini ve Tophane Meydanı'nın altına yapılacak otoparklara da tünelden
ulaşılmasını öneriyor ve bu fikrin asla ütopik olmadığını, burasının
o kadar değerli bir yer olduğunu ve her şeyin yapılabileceğini söylüyor.
Denizden de mevcut römork limanına, marina olarak yapılan düzenlemeye
teknelerin yanaşması da öngörülmüş.
Bir başka önemli nokta da burada hemen hemen hiç
denecek kadar az yeşil olması. Açık alanların ağaçlandırılması ve özellikle
yukarıdan Beyoğlu'ndan bakılınca sadece binaların görünmemesi için çatı
bahçeleri yapılması projede önemli yer tutuyor.
Tabanlıoğlu, buranın tarihi İstanbul siluetini
taklit ederek yapılmasına karşı; yalın çizgiler, yatay hatlar ve şeffaflıkla
masif kütlelerin hafifletilmesinin doğru olduğunu söylüyor ve kullanılacak
malzemelerde de tercihi taş, ahşap ve camdan yana. Yeni güvenlik
sistemleriyle de donatılacak olan yeni limanın, İstanbul'a yeni birtakım
cruise seferlerini çekeceğini ve İstanbul'a gemiyle gelen turist sayısında
belirgin bir artış olması da bekleniyor.
Tabanlıoğlu, böylesine kapsamlı ve İstanbul için
önemli bir projenin, üzerinde tartışıp konuşmak, çeşitli kesimlerin
tepkilerini almak üzere, yurtiçinde üniversitelerin mimarlık fakültelerinde,
yurtdışında uluslararası platformlarda projesini anlatıp paylaşmış,
projeyi sergilemiş. Bu yeni bir model; çünkü bizler de böylesi büyük, önemli
projelerin pek fazla da tartışılıp konuşularak uygulanmasına alışık değiliz...
İstanbul'un yeni şehrinin başladığı düğüm
noktası olan bu proje, hem İstanbulluyu, hem turisti 365 gün günün 24 saati
burada tutmayı ve herkese açık bir bölge olmayı hedefliyor. Projenin, hükümetin
de verdiği ivmeyle, bu sene yap-işlet-devret modeliyle ihale edilmesi
bekleniyor.
Tabanlıoğlu ve Projeleri
1960'da İstanbul'da doğdu. İstanbul Erkek Lisesi'ni bitirdi. Viyana
Teknik Üniversitesi'nden mezun oldu.
Seçilmiş Projeler
Havalimanları
Dalaman Havalimanı Projesi (4.'lük Ödülü), Dalaman
Bodrum Havalimanı Projesi (1.'lik Ödülü), Bodrum
Medya
Dogan Printing Center, Ankara
Dogan Medya Town, İstanbul
Dogan Medya Center, İstanbul
Medya Park, İstanbul
Doğan TV Center (CNN Türk - Channel D), İstanbul
Perakende
Fly Inn Alışveriş Merkezi, İstanbul
Doğuş Market Place, İstanbul
Maxi Shopping City, İstanbul
Carousel Alışveriş Merkezi, İstanbul
Çarşı Mağazaları, İstanbul-Bursa-Ankara
Oteller
Mekke Apart Otel, Mekke
Convention Center Talya Otel, Antalya
Ortaköy Oteli, İstanbul
Holiday Inn Crowne Plaza Otel, Convention Center, İstanbul
Çelik Palas Oteli, Bursa
Yalta Otel Kompleksi, Ukrayna
Ofis
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Hizmet Binası (1.'lik Ödülü), İstanbul
Ankara Büyükşehir Belediye Sarayı ile SosyalTicari Tesisleri (2.'lik Ödülü),
Ankara
IBM Türk Ofis Binası İç Mimari Projesi, İstanbul
Çarşı Yönetim Binası, İstanbul
Yapı Kredi Bankası Genel Müdürlük Binası, İstanbul
Kentsel Tasarım
Al Azhar Parkı Urban Plaza Projesi, Kahire
Salıpazarı Liman ve Turizm Kompleksi, İstanbul
EczacıbaşıİŞGYO Alışveriş + Konut + İş Kompleksi, İstanbul
Diğer Projeler
Expo 2000 Hanover Türkiye Pavyonu, Hanover
Tunaçelik Fabrika, Yönetim ve Shoowroom Binası, İstanbul
İngiltere Başkonsolosluğu, Restorasyon Projesi, İstanbul
Radikal - Cüneyt Kabuloğlu
Murat Tabanlıoğlu ile ilgili detaylı bilgi için tıklayın.
|