"İnsanlar yeniden mutfakta
buluşuyor"
İtalyan tasarımcı Roberto
Pezzetta geçen hafta İstanbul'a geldi. Pezzetta "İnsanlar giderek eskisi
gibi daha çok mutfakta, büyük bir masanın etrafında buluşmaya başladı.
1980'lerin cafcafı da yerini sade tasarımlara bırakıyor" diyor
Roberto Pezzetta ile görev yerinde yani Beylikdüzü TÜYAP'ta buluşuyoruz.
İri yarı bir adam. Ketum. Ağzından laf almak hayli zor, soruyu birkaç defa
tekrarlamak gerekiyor. Zaten şöyle söylüyor: "Biliyorum, mutfakla
ilgili çok yeni fikirler duymak istiyorsunuz ama her şey bir günden öbürüne
değişmiyor. Evet, değişim var ama devrimler gibi hızlı değil, yavaş yavaş."
Pezzetta kimdir, niye İstanbul'a gelmiştir peki, açıklayalım: Beyaz eşya
ürünleriyle ün kazanan Electrolux'ün kreatif direktörü. Tam 20 yıldır bu
grup için ürün tasarlıyor. Özellikle de elektrikli ev eşyaları. Bir
Electrolux mağazasında gördüğünüz, belki de enteresan bulduğunuz
buzdolapları, mutfak tezgahları, çamaşır makineleri onun hayal gücünün
ürünü. Sadece elektrikli eşyalar değil kadeh, bıçak, kol saati gibi tasarımları
da var. "Tasarım sihirbazı" diye tanımlanan Pezzetta'nın İstanbul
ziyaretinin nedeni TÜYAP'taki MUDER 2004 5. Mutfak&Banyo ve Ankastre
Cihazları Fuarı. Bugün sona erecek fuarda Electrolux'ün bir standı var, ayrıca
bay Pezzetta 6 Nisan günü fuar kapsamında geleceğin mutfak ekipmanları
konusunda bir seminer verdi.
"Şiirsel" mutfaklar
Evin en iştah açıcı bölümü mutfakla ilgili ilk haberler şimdi geliyor
Pezzetta'dan: "İnsanlar giderek daha çok mutfakta, büyük bir masanın
etrafında buluşmaya başladı. Yani mutfak bir sosyalleşme alanı olarak
kullanılıyor. Gerçi masanın başında büyükbabadan çok artık bir
televizyon var ama... Teknoloji ilerliyor, mutfak felsefesi anlamında ise
eskiye dönüş yaşanıyor. Daha büyük ve açık mutfaklar söz konusu."
Pezzetta'ya artık evlerin küçüldüğünü hatırlatıyoruz ama o ısrarlı:
"Evet, böyle bir şey var ve bu üzücü. Ama mutfakları küçük bile
olsa insanlar orada vakit geçirmekten hoşlanıyor."
1960'lara dönüyoruz
Tamam mutfaklar büyüyor ama nasıl? Pezzetta bunu da anlatıyor: "Bu fuar
kafa karıştırabilir çünkü katılımcılar daha çok elektronik çözümlerini
göstermek istiyor fakat son zamanlarda mutfaklarda taş, mermer, paslanmaz çelik
hatta bildiğimiz tahta kullanılıyor. Daha şiirsel, daha sakin mutfaklar var.
Tabii ki elektroniğin bize verdiği şansları değerlendirmemiz gerekiyor ama
bunun nasıl yapıldığı önemli. İyi bir tasarımcı elektronik aletleri
gizler; oradadır, ihtiyacınıza cevap verir ama görmezsiniz. 'Ben buradayım'
diye bağırmaz. Tabii bazen tüketici ürünü, özellikle solo (tek) dediğimiz
ürünleri görmek isteyebilir. Ankastre ya da solo olsun, mutfakta her şey
birbirini bütünlemeli. Fonskiyonel olmalı ve tek başına çok dikkat çekmemeli."
Roberto Pezzetta bugünün mutfağından bahsederken haliyle, bugünü daha
iyi kavramak için yıllar önce durumun nasıl olduğunu da soruyoruz.
1970'lerden başlayıp 60'lara gidiyor ve şöyle diyor: "1970'lerde ofis
mutfak diyebileceğimiz mutfaklar gündemdeydi. Yerden tavana kadar dolaplar
bulunurdu. Her şey gizlenmişti. Eve döndüğünüzde 'Ofisteyim' hissi devam
ederdi. Son dönemde mutfakları daha insani, yumuşak hale getirmek için bir
hareket başladı. Kapalı ve yüksek dolaplar azaldı. Genelde daha açık bir
düzen mevcut, her şey gizli değil. Mobilyayla elektronik cihazların evliliği
daha iyi... Bir bakıma 1960'lara dönüyor; temiz formlar, sade tasarımlara yöneliyoruz.
80'lerdeki gibi cafcaflı şeylerin devri bitiyor, süslemeler azalıyor."
"Kendini mutfakta profesyonel gibi hissetmek isteyenler artıyor"
Roberto Pezzetta "Şanslı bir erkeğim. Annem çok iyi bir aşçıydı,
karım da harika" diyor. Bu cümleler de bize şunu gösteriyor: Evde
bulunduğu zamanlarda vaktini daha çok, "kültürün başladığı
yer" olarak gördüğü mutfakta geçiriyor ama hiç yemek yapmıyor.
"Bugüne kadar gördüğünüz en iyi mutfak kimin mutfağıydı?"
sorusuna gülerek verdiği yanıt şu: "Tabii kendi mutfağım." Mutfağını
evlendiğinde yani 1971'de tasarlamış. Zemini mat siyah, kalan kısımlar
beyazmış. O yıllarda henüz yaygın olmamasına rağmen paslanmaz çelik
kullanmış. Bir de poster varmış mutfakta ve üzerinde "Genç bir tasarımcı,
daha iyiye gidecek" yazıyormuş. Zaten yakında evlerini değiştirecekler.
"Daha iyi bir tasarımcı" olarak planlayacağı; eşi yemek hazırlarken
de dostlarıyla sohbet edecekleri bir mutfakları olacak.
Erkekler dahil kendini mutfakta profesyonel bir aşçı gibi görmek
isteyenlerin sayısının arttığını söylüyor. Ve ona göre bu yüzden günümüzde
birçok ürün inoks denilen paslanmaz çelikten; kolay temizlendiği için değil,
insanlara "profesyonelim" hissi yaşattığı için.
"Nasıl bir mutfak istediğinizi kimse sizden iyi bilemez"
Bir süre önce yine Electrolux çatısı altında anneannelerimizin eski tel
dolaplarına benzeyen bir dolap üretilmiş. Ama bayağı ciddi bir farkla: Bu
dolabın motoru var yani bir buzdolabı.
Pezzetta'ya göre önümüzdeki yıllarda dondurucuların kapasitesi artacak.
Ayrıca "Şu anda yüzlerce mühendis sadece 0.1 kilovat daha az enerji
harcayacak bir buzdolabı geliştirmek için uğraşıyor" diyor.
Mutfağını değiştirmek isteyenlere ne tavsiye eder? "Mimara
gitmeyin. Ya da kafanızda projenizi oluşturup öyle gidin. Kimse bir mutfağı
nasıl kullanmak istediğinizi sizden iyi bilemez."
Milliyet - Nilüfer Oktay
|