Arsa verin, yeni Disneyland’ı iki
yılda Antalya’da açayım
Ünlü Rixos otellerinin 32 yaşındaki patronu Fettah Tamince, arkadaşımız
Yener Süsoy’a Türkiye’nin zengin turiste yönelmesi gerektiğini belirtti.
Tamince, Dubai’deki gibi 7 yıldızlı bir oteli önümüzdeki yıl hizmete
geçireceğini belirtti.
- Antalya’da 5 yıldızlı otellerde kalan insanların 7’den 70’e parasını
ve zamanını harcayıp eğlenebileceği bir yer yok. Bunlar; eğlence parkları
olur, hayvanat bahçeleri olur, müzeler olur, konser alanları olabilir. Biz
bunların hepsinin bir arada olduğu bir proje geliştirip Antalya’nın
hizmetine sunmak istiyoruz.
Bunun için devletten kredi, banka garantisi istemiyoruz, sadece doğru arsa
ver diyoruz. Bu toplam 2 milyar dolar yatırım yapılabilecek bir proje. Bu
konuda dünyada birçok kuruluşla çok ciddi görüşmelerimiz var, Disneyland
dahil bizimle işbirliğine hazır. Bunun için en az 5 bin dönüm arazi tahsis
edilmeli, mesela Sera’dan Titanic’e kadar Lara’daki boş alan bu iş için
biçilmiş kaftan. İddia ediyorum, bana bugün araziyi bütün problemleri çözülmüş
olarak versinler, Disneylad’ı 1 Mayıs 2006’da açarım.
Zengin turiste çile çektiriyoruz
Benim hedefim zengin müşteri; bizim verdiğimiz hizmet çok pahalı. En başta
personelimize çok büyük yatırım yapıyoruz, biz bir takımız. Dünyada
dolaşan çok ciddi zengin bir kitle var, Bunlar için doğru ürünler geliştiremiyoruz,
sonra da bize ucuz turist geliyor diye yakınıyoruz.
Zengin adam, havaalanından otele havadan gitmek istese helikopter yok. Özel
uçağıyla Antalya’ya gelen zenginler dünyanın eziyetini çekiyor.
Yer hizmetini yapan firma kapı kapı dolaştırıyor, polis sabıka kaydı için
karakola çağırıyor. Kardeşim, iç hatlarda uçarken bakılıyor mu sabıka
kaydına? Sermaye düşmanlığı h al a var bu ülkede, Yener Ağabey. Bir de
hizmetin kalitesi ve ucuzluğu önemli, lokantalarda turistlere ne kazıklar atılıyor.
Özel sağlık hizmetlerinde de anormal fiyatlar dönüyor.
Dubai Burj El Arab’ta tatil yaparken bir gece çocuğum hastalandı. Bir
dakika içinde doktor odamdaydı, beş dakika sonra da en yakın hastanedeydik.
Mükemmel bir hizmet veren hastaneye ödediğim para, bizim apartmandan bozmaların
aldıklarının beşte biriydi.
İşte bunun için Antalya’da 7 yıldızlı bir otel projesini gelecek yıl
hayata geçirip açacağım. Müşteri Rolls- Royce, Porche dahil istediği araçla
transfer edilecek. İsteyene 24 saat özel aşçılı, garsonlu, hizmetçili
villa, özel şoförlü araç.
Fettah Tamince’nin Antalya’daki villasındaki çalışma odasında tam
bir sentez var. Atatürk’ün resmi altında, ‘Bay Rixos’un elinde Allah’ın
99 adının yazılı olduğu gümüş plaket var. Yener Süsoy’un elindeki
mini halı tezgahında ise Said-i Nursi’nin ‘Cennet ucuz değil, cehennem
dahi lüzumsuz değil’ sözleri dokunmuş.
Ukraynalı İgor’la hayatım değişti
Bir gün mağazaya Igor adlı bir Rus geldi, hoşbeşten sonra 50 bin dolarlık
mal seçti. Sıra ödemeye gelince ‘Üzerimde bu kadar nakit taşımam, hesap
numaranı ver, gidince göndereyim’ dedi. Adamla 3 gün beraber yemişiz, içmişiz,
o kaar ikna etmişim, gel de işin içinden çık. Yener Ağabey verdim ama,
adam necidir bilmiyorum, ya para gelmezse. Sözünü tuttu, ben de derin bir oh
çektim. Bir süre sonra Igor beni Kiev’e davet etti, çantalarımı alıp
gittim. Uçaktan iner inmez adamları beni havaalanındaki özel VİP’ten alıp
kalacağım otele götürdü. Igor beni yemeğe götürmek için otele geldiğinde
anladım ki, bu adam sıradan bir Rus değil. Arabalar, korumalar, biz geçerken
yollar kapanıyor. Yemekte öğrendim ki Igor Gumenyuk dünyaca ünlü bir işadamı.
İlk sözü ‘Beni hiç tanımadan sadece sözüme güvenip borç verdin.
Bundan sonra yanında böyle bir dostun var, bütün kapılarım sana açık’
dedi. Sözünde de durdu. Belek’te birlikte arsa aldık, inşaatını 8 ayda
bitirip 1 Mayıs 2001’de Belek Rixos’u açtık.
Önemli olan para değil, güçlü olmak
Fenerbahçe taraftarıyım, lisedeyken hentbol oynardım, 4 bin metre koşucusuydum.
Sağlığıma çok özen gösteririm, dünyanın neresinde olursam olayım
her sabah 1,5 saat spor yaparım. Yememe içmeme dikkat ederim, içki içmem,
sigara kullanmam, kırmızı et yemem.
Parayı sevmem, güçlü olmayı severim. Ne yazık ki, paranın çok ciddi güç
olduğunu gün geçtikçe daha fazla hissediyorum.
Müşterinin ayakkabısına, çantasına bakıp kaç paralık alışveriş
yapacağını anlarım. İşin sırrı, 30 dolarlık alım gücü olana 3 bin
dolarlık malı satmamak, 3 bin dolarlık kapasitesi olana da 30 bin dolarlık
malı pazarlamamak. İkisinde de müşteriyi kaybedersin.
Kızlarımın başını örtmesini istemem
Eşim Duygu ile 10 yıl önce görücü usulüyle 21 yaşında evlendim. O dönemde
Almanya’da hem çok para kazanıyor olmam, hem de tek başına yaşamam beni
raydan çıkarabilirdi. Antalya’daki arkadaşlarıma haber gönderdim, eşleri
hemen kolları sıvadı. İki hafta sonra bana 10 kız gösterdiler; 11’incisi
olan Duygu’yu beğendim. Kendisiyle 3 saat sohbet edip anlaştık, çok inançlı
bir ailenin kızı, işletme mezunu. Liseden sonra kendi isteğiyle örtünmüş,
iki ablası da açık. Ben kızlarımın başlarını örtmelerini istemem ama,
şartlar ne getirir bilemem.
Hürriyet - Yener Süsoy
|