İnşaat küçüldü, çimento büyüdü,
öyleyse kaçak var
Türk çimento sanayii, geleceğe, Avrupa Birliği’ne
hazırlanıyor. Kalite ve çevre konusunda devletin baskısı olmadan sektörün
kendine çeki düzen verdiğini söyleyen Türkiye Çimento Çimento Müstahsilleri
Birliği Başkanı Adnan İğnebekçili, ‘Geleceğe artık daha rahat bakıyoruz.
Kalite ve çevre konusunda Avrupa standartlarıyla uyum içindeyiz’ dedi.
Tüketimin en üst seviyeye ulaştığı 1998 yılının hálá yüzde 20
gerisinde olan Türk çimento sanayii, geleceğe, Avrupa Birliği’ne hazırlanıyor.
Kalite ve çevre konusunda devletin baskısı olmadan sektörün kendine çeki düzen
verdiğini söyleyen Türkiye Çimento Çimento Müstahsilleri Birliği (TÇMB)
Başkanı Adnan İğnebekçili, ‘Çimentocular geleceğe artık daha rahat bakıyor.
Kalite ve çevre konusunda Avrupa standartlarıyla uyum içindeyiz’ diyor.
2003’te inşaat sektörünün yüzde 16 küçülmesine karşın, çimento
sektörünün yüzde 5 büyüdüğüne dikkat çeken İğnebekçili, ‘Bu bizi
şaşırttı ama çözemedik. İhracat rakamlarını da biliyoruz. Bunun izahını
bir İtalyan uzman yaptı. Yapı yönetmeliklerinin ilk çıkışında kaçak inşaatlar
artıyormuş’ uyarısında bulunuyor. Aynı zamanda Set Group Holding Genel Müdürü
de olan Adnan İğnebekçili ile Türkiye’deki çimento sektörünün bugünkü
durumu ve geleceğinin yanısıra Set Group’un yatırım planlarını konuştuk.
Çimento sektörü, kriz öncesi günlerine ulaşabildi mi?
1998’de 34.5 milyon tonla, çimento tüketimi açısından en üst
seviyeye eriştiğimiz yıl oldu. 98’den sonra depremin yarattığı
belirsizlik ortamı, arkasından 2000 ve 2001’de yaşanan ekonomik ve mali
krizler çimento sektörüne de inşaat sektörüne de darbe vurdu. 34.5 milyon
tonluk çimento tüketimi 2001’de 25.5 milyon tona geriledi. İç piyasada yoğun
rekabet ortamında fiyatlar da çöktü. Sektör çok ciddi krize girdi.
2002’den itibaren küçük de olsa bir toparlanma oldu. Bugün yine de o
rakamların gerisindeyiz.
İnşaat sektöründe toparlanma işaretleri görüyor musunuz?
Kriz öncesine göre inşaat sektörü hálá yüzde 30, çimento sektörü
yüzde 20 daha küçük. Son iki yıldaki gelişmeler ise ilginç. İnşaat
2002’de yüzde 5.7 küçülürken, içerde çimento tüketimi yüzde 6.7 artmış.
2003’te inşaat sektörü yüzde 16 küçülürken, çimento yüzde 5 büyüyor.
Bu bizi şaşırttı ama çözemedik. İhracat rakamlarını da biliyoruz. Bunun
izahını bize bir İtalyan uzman yaptı. Çünkü onlar da bunu yaşamış.
Depremden sonra çıkartılan yeni Yapı Yönetmeliği’nin, müteahhitlerden
projeyi yapana, tullanılan malzemeye kadar herkesi bağlayıcı hükümleri
var. Bu tür yönetmeliklerin ilk çıkışında her zaman kaçak inşaat olayı
da büyüyormuş. Kontrolü artırdığınızda, denetimini sağlıklı yapamıyorsanız
kaçağa kaçış oranı da artıyor. Türkiye’de kaçak inşaatların son
üç yılda çok arttığından endişe ediyorum.
Sektörünüz Avrupa Birliği için hazırlıklarını yapıyor mu?
Çimentocular geleceğe artık çok daha rahat bakıyor. Önümüzdeki fırsatlar,
tehlikeler nedir? Bunların değerlendirmesini yaptık. Bu süreçte en önemli
konu çevre. Avrupa Birliği’ne girişle birlikte kendimize çeki düzen
vermemiz gerektiğni biliyoruz. Kalite konusunda tamamiyle Avrupa standartlarıyla
şimdiden uyum içindeyiz. CE için hazırlıklarımızı tamamladık. Devlet
kalite ve çevre konusunda bize baskı yapmadan biz kendi kendimize bu konuları
hallettik. Ayrıca, Avrupa markası olan CE’nin iç pazarda satılan çimentolarda
da kullanılması için hazırlıklarımızı tamamladık.
Türkiye’nin çimento üretim kapasitesi nedir?
Türkiye’de şu anda 36 milyon ton klinker kapasitesi var. Bununla normal
şartlarda 50-55 milyon tona varan çimento üretilebilir. Türkiye’de iç
talebin en yukarı çıkabileceği rakam 45 milyon ton. Bu rakama en erken
2012-2015 yılında ulaşılabilir. Yani her zaman Türkiye’de çimento fazlası
olacak.
İhracatta sektör nerede, pazar dağılımında hangi ülkeler ağırlıklı?
Türk çimento sektörü şu anda yıllık 10.5 milyon tonla, dünyanın en
büyük ikinci ihracatçısı. Önümüzde Tayland var. İhracat yapılan
pazarlarda ise önemli değişiklikler yaşanıyor. Eskiden Kuzey ve Batı
Afrika’ya daha çok mal giderken, 2003’te ABD ve Avrupa Birliği ülkelerine
ihracatta artış var. Navlun miktarları artınca, Tayland, Hindistan gibi ülkelerin
ABD ve AB pazarlarına gelme imkanı azaldı.
Irak’ta umduğumuzu bulamayabiliriz
Irak gelecekte sektör için cazip bir pazar mı?
2003’ün ikinci yarısından itibaren Irak’a çimento ihracatı arttı.
2002’de 40 bin ton olan ihracat 2003’te 600 bin tonun üzerine çıktı.
Bunlar kamyonla yapılan ihracatlar. Yüklü miktarlı gemiyle yapılan
ihracatlar henüz başlamadı. Sorunlar var. Irak’ta çimento tüketimi artsa
da, bizim bu ülkeden alacağımız pay umduğumuz kadar artmayabilir.
Alınan fabrikalara 325 milyon dolar harcandı
Özelleştirmeden alınan çimento fabrikaları bugün hangi noktaya
geldi?
Set Group şu anda Türkiye pazarında 4’üncü büyüklükte. 3 milyon
tona yaklaşan toplam satışlarımız Türkiye içi tüketimini yaklaşık yüzde
9’u. Özelleştirmeden alınan bütün fabrikalar yeniden yapılandı. Bugün
hepsi farklı bir kültürle çalışıyor. Bu değişimi 14 yılda yaşadık.
Fabrikalara 300 milyon dolar, çevreye 25 milyon dolarlık yatırım yaptık.
Sağlıklı büyümenin sinyallerini alıyoruz
Ekonomideki gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ekonomide daha sağlıklı bir büyümeye doğru gidişin sinyallerini alıyoruz.
Bu kez geçmişte yaşadığımız krizlerden farklı olarak kayıpların kısa
sürede telafi edilemeyeceğini biliyoruz. Daha dengeli bir büyüme dönemine
girildi. Türkiye ekonomisinde çok ciddi disiplinler yerleşiyor. Ekonomi
bundan sonra sürdürülebilir büyüme dönemine geçiş içinde diye düşünüyorum.
Çok ciddi bir siyasi kriz olmazsa ve ekonomide çok büyük hatalar yapılmazsa
dengeli büyüme içine girilecek. Bu da, sağlıklı büyümeyi ifade ediyor.
Sanayici olarak önümüzdeki 10-15 yılı sağlıklı görebilirsek, yatırım
planlaması yapabiliriz.
Yeni yatırım fırsatları çıkarsa değerlendiririz
Set Group’un Türkiye’de yeni yatırım planları var mı?
Türkiye’deki olumlu gelişmeler sürerse yeniden yatırımların önünün
açılacağına inanıyorum. Şirketimiz Akdeniz havzası içindeki en kuvvetli
uluslararası şirketlerden biri.
Adnan İğnebekçili
Set Group Holding Genel Müdürü ve Murahhas Azası Adnan İğnebekçili,
1949 Pazarcık doğumlu. 1971, Ortadoğu Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği
Fakültesi mezunu. Yüksek lisansını tamamladıktan sonra ABD’de
Carnegie-Mellon Üniversitesi’nde sanayi işletmeciliği üzerine yüksek
lisans yaptı. Ardından Sanayi ve Ticaret Başkanlığı Sanayi Dairesi Dış
İlişkiler Şubesi’nde çalıştı. Bir yıl ABD’de araştırma asistanlığı
yaptı. İki yıl Hema Dişli’de çalışıp Taksan’a geçti, 1984’de
Taksan Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Başkanlığı’na, 1988’de Makina
Takım Endüstrisi Genel Müdürlüğü’ne getirildi. 1989’da Makine ve
Kimya Endüstrisi Kurumu (MKE) Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Başkanlığı’na
atandı. 1991’de Set Group Holding Genel Müdür ve Murahhas Azalığı’nı
üstlendi. İğnebekçili, aynı zamanda Türkiye Çimento Çimento Müstahsilleri
Birliği (TÇMB) Yönetim Kurulu Başkanı.
Milliyet - Nurten Erk
|