reklam

05 Haziran 2004 Cumartesi
Ana Sayfa > Haberler

Disneystan

Küçükçiftlik, ismiyle müsemma bir küçük park. Kentin ortasında. İçinde dönme dolabı filan vardı, var. Çadırda tiyatrosu da oldu, kapandı. Şimdilerde alışveriş merkezi, multiplex sineması, sanat galerisi, hızlı kebapçısı oldu. Tarihi Küçükçiftlik Parkı tarihötesi bir çokişlevli mekâna kendini sundu. Park yeni ziyaretçilerine kavuşurken parkın parklığı kalmadı.

Az yukarıda Maçka Parkı. Yıllarca ıssız kaldı. Köpek dövüştürücüler ya da tek tük sevgililer. Bir süredir belediye duruma el attı. Şenlikler düzenleniyor. Alelacele çatılmış enstalasyonlar, ucuz aydınlatmalar, DJ partileri. Gelenler bira kutuları ile kâğıt tabaklarını bırakıp gidiyor. Park yine ıssız.

Adları kentleriyle anılan parklar var. Londra'da Hyde, Paris'te Lüksemburg, New York'ta Central, Madrid'de Retiro gibi. Meydanlarla birlikte kentin göbek deliği durumundalar. İstanbul'u ne park, ne de meydanlarından giderek anlamak (okumak) kolay değil. Kentin hafızasına kazılı meydanların (Taksim, Sultanahmet vb.) izleri siliniyor. Oysa, İstanbul park zengini. Tüm kentler arasında en fazla 'parkı' olan kent. Tabii belediyelerin icraat niyetine yapıp çattığı üç çocuk oyunu, iki tel fidan ucubeler hesaba katılırsa.

Belediye seçimleri bitti. Şimdi icraat zamanı. Ne idüğü belirsiz çukurlar ve yeraltı kazıları kenti İstanbul'da yeni projeler hayata (sözlük anlamıyla) 'geçiyor'. İlk örnek: Talimhane. Yaya bölgesi olmak üzere. Prezidan Bush'un ziyaretine yetiştirilmeye çalışılıyor. İstanbullu projeyi Talimhane'den geçip Taksim'e ya da Şişli'ye gitmek üzereyken gidemeyince öğreniyor. Çağdaş, spontan, doğrudan bir iletişim örneği.

Kentin yeni kültür müdürü de göreve başladı. İ. Pala divan edebiyatı uzmanı. İlk demecinde yeni projelerinden bir tadımlık sunuyor. Anlaşılan daha gelirken kafasında ne yapacağını kurgulamış. Araştırma, danışma, tartışma ile vakit yitirmeyeceği tahmin edilebilir. Bir de şairane, rindane konsept Belirlemiş: "Neden olmasın?" İstanbul'un başına gelenlerin ve de geleceklerin veciz özeti. Tüm kurumsal kimlik çalışmalarında dikkate alınmalı.

İlk projenin adı: Park-İstanbul. Pala 'Roma da, Bizans da Osmanlı da, Türkiye Cumhuriyeti de kendi kimlikleriyle görülebilsin' istiyor. Park'ın 'tarihi kimlik sorunsalına' kesin çözüm olacağı anlaşılıyor. Parkta, Ayasofya da, Sultanahmet
de, Galata da tarih sahnesine çıkacaklarmış. Nasıl diye sormayın. Hareketli maketleriyle. Haliç'teki öğretici Miniatürk'ten sonra şimdi de Park-İstanbul. Ayasofya, Sultanahmet, Galata ve diğerleri yerli yerinde durduğuna göre, yeni sanal mekânlar asıllarını bir tür yok mekâna dönüştürecek. Sanal Topkapı dururken, Saray'da kim taban teper? Disney'i ayağımıza -hem de 'Doğu-Batı' sentezi biçiminde getirecek bir kültür hamlesi. Hem bu sayede kendimizi İstanbul'u İstanbul yapan mekânların bilinmeyen bir gelecekteki yokluğuna şimdiden hazırlamış oluruz. Kentin ruhu da iyice derinliklere çekilir.

İstanbul'dan sonraki yeni kent:
Disneystanbul. Neden olmasın?
Radikal - Serhan Ada

 

Haziran 2004 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05 06
07 08 09 10 11 12 13
14 15 16 17 18 19 20
21 22 23 24 25 26 27
28 29 30
diğer aylar için tıklayın

Diyalog

Aydan Balamir, Ziya Tanalı
 ve Abdi Güzer
27 Nisan - 29 Haziran 2004 tarihleri arasında Diyalog bölümümüze konuk oluyor.

Ulusal Mimarlık Ödülleri üzerine gerçekleşen Diyalog buluşmasını  okumak için  buraya tıklayın...

Ulusal Mimarlık Ödülleri hakkında görüşlerinizi bildirmek için buraya tıklayın...

 
Vitra'nın katkılarıyla

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz