Resim
galerisinden konser salonuna
1868 yılında Harbiye Nezareti olarak yapılan rektörlük binasında İstanbul
Üniversitesi Bilim-Sanat Merkezi'nde resim ve kitap galerileri, sergi alanı,
konser salonu ve iletişim müzesi bulunuyor.
Çağdaş ve Atatürkçü çizgisini hiç bozmadan sürdüren İstanbul Üniversitesi,
rektörlüğünün de bulunduğu merkez kampusundaki tarihi yapısında,
Bilim-Sanat Merkezi adı altında bilim ve sanat etkinliklerini sürdürüyor.
Rektör Kemal Alemdaroğlu 'yla Bilim-Sanat Merkezi'nin oluşturulması ve
etkinlikleri üzerine konuştuk.
- Bu tarihi yapı daha önce hangi amaçla kullanılıyordu?
Kemal Alemdaroğlu- Bina 1868 yılında Harbiye Nezareti olarak yapılmış
ve kullanılmış. 1923'te Cumhuriyet'in ilanıyla birlikte İstanbul Darülfünunu'na
devredilmiş. 1933'te de İstanbul Darülfünunu İstanbul Üniversitesi olmuş.
Bu bina küçük küçük odalara bölünerek öğretim üyesi ve araştırma görevlisi
odaları olarak kullanılırken 1999 depreminde çok büyük hasar gördü ve
hafif olarak yana yattı. Bunun üzerine üç ayrı kurumdan gelen bilirkişi
heyetleri derhal boşaltılmasına karar verdi ve b oşaltıldı. Bina ilk
olarak güçlendirildi. Daha sonra restorasyon, restitüsyon ve renovasyon
projeleri doğrultusunda özgün haline dönüştürüldü.
- Binanın Bilim-Sanat Merkezi'ne dönüştürülmesi düşüncesi nasıl doğdu?
Alemdaroğlu- Bina özgün haline dönüştürülünce büyük odalar
ortaya çıktı. Artık bunların öğretim görevlisi ve araştırma görevlisi
odaları olarak kullanılması mümkün değildi. Bunun üzerine, burası olsa
olsa Bilim-Sanat Merkezi olur diye düşündüm. Bu düşüncemi senato üyelerine
açtığımda olumlu karşıladılar ve oybirliğiyle bu binayı Bilim-Sanat
Merkezi yapmaya karar verdik.
- Bilim-Sanat Merkezi'nin etkinlik alanı nedir ?
Alemdaroğlu- Bina kitap galerisinden resim galerisine, sergi alanından
konser salonuna birçok alanda hizmet veriyor. Kitap galerisinde 15. yüzyıldan
günümüze birçok elyazması kitaplar, Osmanlı tarihini resimlerle anlatan
800 kadar Yıldız Sarayı albümü bulunuyor. Bu albümler hiç rapora girmemişti
ve depolarda, yerlerde kaderlerine terk edilmiş bir şekilde duruyorlardı. Şimdi
kitap galerimizde sergileniyorlar.
Herkesin yararlanmasına açık
Resim galerisinde Feyhaman Duran 'ın tabloları sergileniyor. Duran
tablolarının sergileneceğini duyan ve daha sonra da gören Şahika Turan Hanım,
rahmetli eşi Selim Turan 'a ait 232 tabloyu ve 11 mobil heykeli üniversitemize
bağışladı. Bunları görenler de birer ikişer bağışta bulunuyorlar. Şu
anda resim galerisinin kataloğu hazırlanıyor.
Konser salonumuzda, belirli aralıklarla Filarmoni Derneği'nin ve
konservatuvarımızın işbirliğiyle çok değerli sanatçılarımızı ağırlıyoruz.
Ayrıca, giriş katında özel sergiler için bir alan bulunuyor. Bir de iç içe
7 odayı kapsayan iletişim müzemiz var. Orada 1800'lü yıllara ait
gazeteleri, ilk baskı makinesinden günümüze süregelen değişiklikleri,
fotoğraf ve film makinelerini görmeniz mümkün. Ayrıca kongre, konferans
gibi etkinliklerin yapıldığı bir salonumuz da var. Böylece, bu tarihi binayı
bilimle sanatın kucaklaştığı bir merkez haline getirdik. Sonra, geceleri bu
binada yemekli davetler de yapılabiliyor. Mesela, 14 Mart Tıp Balosu iki yıldır
burada yapılıyor.
- Binanın içinde aynı zamanda rektörlük de bulunuyor. Sanırım, Türkiye'de
rektörlük binasında Bilim- Sanat Merkezi olan ilk üniversitesiniz.
Alemdaroğlu- Evet, sanıyorum ilkiz. Biz toplum içerisinden geldik
ve yine toplumla birlikte bu etkinlikleri gerçekleştirmek istiyoruz. O bakımdan
toplumdan soyutlanmış bir rektörlük istemedik. Böyle bir prestij merkezini
Türkiye'ye kazandırmaktan dolayı çok mutluyuz. 30 Mayıs 2003'teki 550. yıl
kutlamalarımızda dünyanın dört bir yanından 111 yabancı bilim adamı
geldi. Bunların 22'si rektördü. Onlar burayı görünce Avrupa'da üniversitelerin
içinde böyle bir prestij merkezi olmadığını söylediler.
- Buradaki etkinliklere katılmak ya da gece davet vermek isteyenler ne kadar
ücret ödüyor?
Alemdaroğlu- Kitap, resim ve iletişim müzesini gezmek için ücret
almıyoruz. Konser, kongre, konferans gibi etkinlikler için de çok küçük ücretler
istiyoruz. Tabii ki geceleri yapılan davetler ücretli. Bu paralar Öğrenci
Fon Saymanlığı'na ödeniyor.
Cumhuriyet - Ayça Tezer
|