Toprak
suya dönüşecek
Yeşilin tüm tonlarını barındıran Artvin'e kurulacak 5 baraj 10 köyü
sular altında bırakacak. Söz konusu barajlar yolsuzluk iddialarıyla da gündemde.
Yusufeli ilçe merkezini sular altında bırakacak baraj için müteahhit
firmalara 200 milyon dolar fazla ödeme yapıldığı iddia edildi.
Karadeniz, çevre felaketlerine karşı inatla var olma mücadelesi verirken
azgın Çoruh Nehri'ne vurulacak 5 kelepçe Doğu Karadeniz'in yemyeşil köylerini
su altında bırakacak. Birçok koruma sahasını da yok edecek olan barajlardan
biri nedeniyle taşınmak zorunda kalacak olan Artvin'in Yusufeli ilçesinde
halkın hukuk mücadelesi sürüyor.
Yeşilin tüm tonlarının hâkim olduğu dağlar arasında akan ''Deli Çoruh''
, dizginleniyor. Sadece Artvin sınırları içinde Çoruh üzerine 5 baraj
kuruluyor. Deriner, Artvin, Borçka, Yusufeli ve Muratlı barajlarının inşası
nedeniyle Yusufeli ilçe merkezinin yanı sıra 10 köy su altında kalacak, 72
köy etkilenecek.
Yusufeli'nde öfke...
'Beyaz Enerji' operasyonuna da konu olan ve Yusufeli ilçe merkezini sular
altında bırakacak olan baraj için müteahhit firmalara 200 milyon dolar fazla
ödeme yapıldığı iddia edildi.
Yıllardan bu yana baraj yapılacak diye ilçeye hiçbir yatırım
getirilmediğinden yakınan Yusufelililer, hukuk mücadelesine girdi.
Yusufeli'ni Güzelleştirme Yaşatma ve Kültür Varlıklarını Koruma Derneği
Başkanı Recep Akyürek , Danıştay 10. Dairesi'ne 2002 yılında Yusufeli
Barajı Projesi'nin yürütmesinin durdurulması istemiyle açtıkları davanın
reddedildiğini, ancak esastan iptal davasının halen devam ettiğini söyledi.
Barajın sosyal ve çevresel araştırma yapılmadan ihale edildiğini ifade
eden Akyürek, ''Bölge birçok yaban hayvanı için üreme bölgesi. 1997'de Çevre
Bakanlığı'nca hazırlatılan ÇED raporu ortada yok. Yaban Hayatı Koruma
Sahası'nın yüzde 90'ı su altında kalacak'' dedi.
Baraj tamamlandığında yerleşim birimleri arasında bağlantının
kesileceğine dikkat çeken Akyürek, ''Barajın maliyeti 800 milyar dolar. Yol
maliyeti ise 1.5 milyar dolar. Bu barajın devlete zararı diğer masraflarla
birlikte 3.7 milyar doları buluyor'' dedi. Konsorsiyumdaki tüm yabancı
firmaların çekildiğini sadece Doğuş Holding'in kaldığını belirten Akyürek
şöyle konuştu:
''Yusufelili olan AKP Grup Başkanvekili Faruk Çelik , 2003 Ağustosunda
barajın temeli atılacağı sözünü verdi. Başbakan Erdoğan da 'İktidar
partisi olursam Yusufeli Barajı'yla ilgili hassasiyet göstereceğime şeref sözü
veriyorum' demişti. Hiçbiri sözünde durmadı.'' Yusufeli ANAP İlçe Başkanı
Ahmet Keleş de ''Anılarımızı su altında bırakacaklar. Barajdan dönüş
olmadığı için bizi topluca Bursa Karacabey'e yerleştirsinler'' dedi.
Fotoğraf stüdyosu sahibi Ali Yıldırım ise ''Halkı sefalete sürüklemeye
kimsenin hakkı yok'' diye isyan etti. Baraj için oluşturulan konsorsiyumda
yer alan İngiliz Amec Group ve Fransız Spie şirketlerinin çevrecilerin
tepkisi üzerine çekilmesi yabancı basına da yansıdı. Dünya Dostları Örgütü
de bölgede yaptığı inceleme sonucunda ''Yusufeli Barajı uluslararası
standartları ve insan haklarını nasıl ihlal ediyor'' başlıklı bir rapor
hazırladı.
Cumhuriyet - Gülşah
Durak
|