Botta'dan Taş Kule
İsviçre'nin hukuk bölgesindeki
bir dağda inşa edilen yeni bir kule, İsviçre'nin en ünlü mimarlarından
biri olan Mario Botta'nın imzasını taşıyor. Bu sıra dışı tasarımı gerçekleştirmek
için Botta yapı endüstrsinden 700 çırakla işbirliği içinde çalıştı.
Mimar, Bern'in idari bölümünde yer alan Malleray yakınında tasarladığı
bu kulede merkez kolonun etrafını saran spiral bir merdivenle iç mekanı dışarıya
taşıyor. Kulenin tepesi Almanya Kara Ormanları'ndan Fransa Mont Blanc'a kadar
uzanan bir görüş alanına sahip.
30 metre yüksekliğindeki kolon elle oyulmuş blok taşlardan inşa
edilirken merdiven için kullanılan taşlar makinayla kesilmiş. İsviçre'nin
Fransızca konuşan bölgesinden gelen çıraklar, projede gruplar halinde çalışarak
4 yılda 2.4 milyon dolar harcanan kulenin inşasını bitirmiş.
Bu hizmetinden ücret almayan Botta ve çıraklar bu çalışmayla topluma bağışta
bulunmuş oldular.
Botta, Swissinfo'nun bazı sorularını cevaplayarak projesini anlatıyor:
Swissinfo: Sizi bu projede yer almaya ikna eden neydi?
Mario Botta: Ben de çıraklık yaptım bu yüzden bu genç duvarcılarla ortak
yönlerim var. Aynı zamanda onlar için eğitimleri boyunca ilginç bir deneyim
olacağını düşündüm.
Böylece ambarlarında alıştırma yapmak yerine stajyerlik dönemlerinin
bir simgesi olarak kalacak taştan birşey yapmalarını önerdim.
Bu aynı zamanda benim için bir eğlence oldu. Projenin eğlenceli bir yönü
var, çok güçlü bir görüntüsü var ve doğal bir çevrede tamamen yapay
birşey ortaya koyma düşüncesi var.
Swissinfo: Taşa karşı bir tutkunuz var...
MB: Bu projenin temel özelliklerinden biri. Taştan duvarcılık gerekli bir
elementti. Güçlü bir görsel etki için taş istedik ve ayrıca bununla ne
yapılabilceğini görmenin zevki de var.
Swissinfo: Taşı iki şekilde kullandınız. Önce merkez kolon için
elle oyulmuş taşlarınız ve 208 basamak için modern teknolojiyi kullanarak
elde ettiğiniz kesme taş levhalar var.
MB: Merkez kolonunun kendi ağırlığıyla bir arada durması gerektiğini düşündük.
Elle oyulmuş taşlar basamak bloklarını taşıyor.
Basamaklarla parapetlerde eski bir yapı malzemesi olan taşa en son
teknolojiyi uygulamayı ve çağdaş bir görünüm sağlamayı istedik. Bu 21.
yüzyılın kulesi.
Swissinfo: Şantiyeyi birkaç defa ziyaret ettiniz. Çıraklar hakkında
ne düşündünüz?
MB: Genelde bir topluluk gibi. Bu gençlere doğru destek verilirse bize birkaç
şey öğretebilirler. Bu projede malzemeyi biz sağladık ama ortaya çıkan
tamamen onların yaratıcılığı ve yetenekleri. Çıraklar ve öğrenciler
tarafından yapılan işleri kullanılabilir yapmayı öğrenmemiz gerek. Bu
proje, iyi bir örnek. Bu çıraklar işçilikleri için kutlanmayı hakkediyor.
Swissinfo: İsimleri, katedrallerin ustaların ismini taşımaları gibi
kulenin üzerine oyulacak mı?
MB: Evet, diğer ustalar gibi. Bu ısrar ettiğim bir konuydu. Yaşlandıklarında
bu tasarım, onlara eski çalışmalarını hatırlatacak.
Swissinfo
Çeviren: Özge Güngördü - Arkitera |