İnşaatçılar 2005’te atağa hazırlanıyor
Ekonomideki rahatlama ve bankaların ev kredisi faizlerini düşürmeleri
sebebiyle eldeki konut stoklarının tüketilmesi, ekonominin güçlü
lokomotiflerinden olan inşaat sektörü için canlanma ümidi oldu. Konu hakkında
açıklama yapan Anadolu Yapım Müteahhiteri Federasyonu ve Adana Müteahhitler
Birliği Başkanı İsmail Babacan, 2001’de yaşanan ekonomik krizle birlikte
adeta kış uykusuna geçen inşaat sektörünün, ekonomideki rahatlamanın
halka yansımasına katkı sağlayacağına inandığını belirtti.
Stoklar tükendi
Tek başına bir partinin iktidara gelmesiyle sağlanan siyasi istikrar ve ardından
yaşanan ekonomideki bahar havasının, konut kredisi faizlerinin düşmesiyle
birlikte gayrimenkule ilgiyi artırdığını hatırlatan Babacan, şunları söyledi:
“Özellikle yılbaşından itibaren gayrimenkul yeniden en gözde yatırım
aracı oldu. Kredi faizlerinin düşmesinin doping etkisi yaptığı bu sektörde
kriz sebebiyle elde kalan konut stoklarının büyük bölümü tükendi. Bundan
dolayı ortaya çıkan yeni konut ihtiyacı, inşaat sektörünün yeniden
dirilişe geçeceğinin sinyallerini vermeye başladı.”
Babacan, yaklaşık 500 sektörü peşinden sürükleyen inşaat sektörünün,
ekonomideki rahatlamanın 2005’de halka yansımasına katkı sağlayacağına
işaret ederek, “Demircisinden, çimentocusundan inşaat işçisine kadar çok
sayıda kişi sektördeki canlanmadan payını alacak” dedi. İsmail Babacan,
şaha kalkmaya hazırlanan inşaat sektörünün önündeki en önemli sıkıntının
nitelikli arsa üretimi olduğunu belirterek, “Belediyeler, süratle
nitelikli, altyapılı, ucuz arsa üretip dirilişe katkı sağlamalı” dedi.
‘Konut özele bırakılmalı’
Avrupa ülkelerinde bir konutun toplam maliyetinde yüzde 20 olan arsa payının
Türkiye’de yüzde 30’dan başlayıp yüzde 50’leri bile aştığına
dikkati çeken Babacan, “Belediyeler asli görevleri olan nitelikli ve ucuz
arsa üretmek yerine inşaat işine soyunuyor. Bunu doğru bulmuyoruz.
Belediyeler arsa üretmeli, konut işini de özel sektöre bırakmalı. Böylece
kentlerin en önemli meselesi olan gecekondulaşma ve niteliksiz yapı üretiminin
de önüne geçilmiş olur.” Babacan, TOKİ’nin araştırmasına göre, Türkiye’de
81 vilayetin 75’inde konut değil nitelikli konut açığının bulunduğuna
dikkati çekerek, “Şu anda TOKİ çok sayıda ilde nitelikli konut üretiyor
ancak, kamunun tek başına konut ihtiyacını karşılaması mümkün değil”
şeklinde konuştu.
Fiyatlar da tırmandı
Güney Doğu Anadolu Emlak Müşavirleri Derneği ve Adana Tüm Emlakçılar
Meslek Odası Başkanı Aziz Tıraş, son dönemde gerçekleşen talep
sonucunda, konut stoklarının erimesinin ikinci el konut fiyatlarını da tırmandırdığını
anlattı. Aziz Tıraş, 2004’ün Nisan ayında 2 oda bir salon daireyi 25-30
milyar liraya almanın mümkün olduğunu ancak, bugün bu rakamın aynı özellikteki
bir daire için 50 milyar liraya yaklaştığını söyledi.
Türkiye
|