Kara trafiği denize göre düzenlensin
Piriştina örnek alınmalı TURYOL Genel Başkanı Yunus Can, İzmir'de
Ahmet Piriştina döneminde kara trafiğinin azaltılıp denizle uyumlu hale
getirildiğini ve daha ucuz ulaşım sağlandığını söyledi. Can, ''Bu bir
zihniyet ve inanç meselesidir. TDİ hâlâ 1960 yılında aldığı gemilerle
çalışıyor. Yüzde 30 taşımacılık payından yüzde üçlere düştü"
dedi.
S.S.Turizm ve Yolcu Taşıyıcılar Kooperatifi (TURYOL) Genel Başkanı
Yunus Can, Şehir Hatları İşletmesi ile İDO'nun ''imam nikâhı'' ile birleşmeye
hazırlandığını söyledi.
Yunus Can, bu birleşmenin yasalara aykırı olduğunu ifade ederek ''Birleşmeyeceklerini,
bir çatı altında toplanacaklarını söylüyorlar. Bu çatıyı bizi yok
sayarak yaparlarsa sağlıklı bir ulaşım sistemi kurmaları mümkün değildir''
diye konuştu. Devlet tarafından desteklenen TDİ'nin ve İstanbul Büyükşehir
Belediyesi tarafından sübvanse edilen İDO'nun zarar ettiğini söyleyen Can,
bu zararların kamunun cebinden çıktığını, bu politikalarla ulaşımın
deniz payının artmayacağını kaydetti. ''Deniz taşımacılığının ön
plana çıkması, ilgili kurumların bir araya gelmeleri ve kara trafiğinin
denizlerle paralel gerçekleştirilmesi ile olur'' diyen Can, karada kendi hükümranlığını
süren İETT'nin de bu yönde realize edilmesi gerektiğine dikkat çekti. Kara
trafiğinin çeşitli şekillerde sürekli teşvik edildiğini; kaldırımların,
tretuvarların araçlara terk edildiğini söyleyen Can, ''İnsanlar yürüme
kabiliyetlerini bile unutuyor. Çok kısa mesafelerde bile yürümüyor. Şehirler
araçlara göre düzenleniyor'' diye konuştu. İzmir'de Ahmet Piriştina döneminde
kara trafiğinin azaltılıp denizle uyumlu hale getirildiğini ve daha ucuz ulaşım
sağlandığını anlatan Can, şöyle konuştu: ''Bu bir zihniyet ve inanç
meselesidir. TDİ hâlâ 1960 yılında aldığı gemilerle çalışıyor. Yüzde
30 taşımacılık payından yüzde üçlere düştü. Devletin bize karşı
aksi tutumu vardı. Bu ne onları ne bizi geliştirdi. Tespitlerimiz dikkate alınmadı
ve bir yol alamadık. Şu anda kendimiz karadaki özel şirketlerle koordinasyon
oluşturup deniz yolcu taşımacılığına ivme kazandırmayı hedefliyoruz.
Belki devlet örnek alır.''
Turistlere paket tur
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği ile imzalanan protokol çerçevesinde
İstanbul'a gelen turistlerin yüzde 90'ının boğaz ve Adalar çevresindeki
paket tur hizmetini kendilerinin verdiklerini anlatan Can, ayrıca özel gün ve
gecelerde de yemekli turlar düzenlediklerini ifade etti. Toplu yolcu taşımacılığında
yaşları 3.5 olan ve 60 gemiden oluşan filoları olduğunu belirten Can, İstanbul,
İzmir ve İzmit'te yeni, genç ve teknolojiye uygun bir şekilde hatlı, düzenli
taşımacılık yaptıklarını kaydetti. Hatların az olması nedeniyle 30 bin
koltuk kapasitelerinin yalnızca yüzde 40'ını kullandıklarını anlatan Can,
1998'den beri yeni hatların ve güzergâhların açılması yönünde çalışmalarda
bulunduklarını ifade etti.
Uygulanmayan paket
Kara trafiğinin denize dik indirilmesi konusunda girişimlerde bulunduklarını
da dile getiren Can, 2002 Yılı Ulaşım Şûra Toplantısı'nda deniz ve kara
trafiğinin uygunluğunu içeren raporun devletin ticari kaygıları nedeniyle yürürlüğe
girmediğini belirtti. Raporun her şeyden önce sektör temsilcilerinin önünü
açacağını kaydeden Can, ''Devletin ve belediyelerin yükünü
hafifletecekti. Denetleme değil, ticari anlamdaki gücünü azaltacaktı.
Devlet ticari anlamda zayıflamayı istemedi ve uygulanmadı'' dedi.
Cumhuriyet
|