|
Taşınan kurtulur
Selzedeler, evlerinin kamulaştırılarak, karşılığında para ya da konut
verilmesini istemiyor. 1997 yılındaki selden sonra belediyenin takas teklifini
kabul edenler ise hiç pişman değil.
Alibeyköy'de sel baskınına uğrayan dere yatağındaki ev sahipleri,
belediyenin kamulaştırma karşılığı para ya da konut önerisine sıcak
bakmıyor. 1997'de yaşanan sel baskınından sonra evleri karşılığında
toplu konutlara taşınan selzedelerse, eski günlerini hatırlamak istemiyor.
Birkaç gün önceki sel baskını, yine dere yataklarındaki kaçak yapılaşmayı
ve istimlak sorununu gündeme getirdi. Ancak bu kez, İstanbul Büyükşehir
Belediye Başkanı Kadir Topbaş, dere yataklarındaki riskli evleri kamulaştırmakta
kararlı. Dere yataklarındaki evlerin, vatandaşla uzlaşılarak kamulaştırılacağını
açıklayan Topbaş, Alibeyköy'de bu şekilde 170 ev bulunduğunu söyledi.
Kamulaştırma, evin bedelini ödeme ya da takas şeklinde yapılacak.
1997'de uygulandı
Benzer bir uygulama, 1997'de yaşanan sel baskınından sonra uygulanmıştı.
O zaman takas yapanların kârlı çıktığını belirten Eyüp Belediye Başkanı
Ahmet Genç, "1997'de de Alibeyköy deresi sel nedeniyse taşmış ve dere
yatağındaki evler su altında kalmıştı. Burada oturan vatandaşlara takas yöntemiyle
ev verdik. Merkez Mahallesi'ndeki Bozkurt Sokağı'nın tamamını kaldırarak,
büyükşehir belediyesinin tahsis ettiği toplu konutlara taşıdık"
dedi.
Genç, son yağışta evi sel altında kalanlar için de, büyükşehir
belediyesinin Güzeltepe'de yapılmış 400 konutluk alanın kamulaştırmada
kullanılabileceğini söyledi.
Zarar etme korkusu
Kamulaştırmanın detayı henüz belli değil ama Alibeyköy Deresi çevresinde
oturan ve evleri sular altında kalanların büyük bölümü başka yere taşınmaya
sıcak bakmıyor. Vatandaşlar, "30-40 yıldır burada yaşıyoruz. Başka
yere taşınmak yerine bölgenin altyapısı düzeltilsin, evimizde kalalım"
diyor.
Bölgede, Hazine arazisi üzerinde tapusuz ama 1980'de dağıtılan gecekondu
tahsis belgeli üç daireli ev sahiplerinin kamulaştırma sonrasında ne alacağı
henüz belli değil. İki, üç daireli binalarının yerine tek daire
verilmesiyle zarara uğramaktan çekinenler, kamulaştırmaya sıcak bakmıyor.
Leylak Sokak'ta oturan ve evi su altında kalan Muharrem Eser, "Yeni bir
ev veya bedel değil, hizmet istiyoruz. Son ev kalana kadar burada oturmaya
devam edeceğim" derken, 20 yıldır bölgede oturduğunu böyleyen Mehmet
Alıcı, "Bu dere daha önce hiç taşmadı. Ne zaman ıslah çalışması
yaptılar, sonrasında taşmaya başladı. Demek ki sistem yanlış, kamulaştırma
yerine kusurlu iş düzeltilsin" uyarısında bulundu.
'Taşındık, rahatız'
1997'de Bozkurt Sokak'taki evini sel basan, kamulaştırma sonucu Akşemsettin
Mahallesi'ndeki toplu konutlara taşınan Taylan Gülen ise, 30 yıl süreyle yaşadığı
semti terk etmiş olmasına rağmen pişman değil: "Orada iki dairemiz
vardı. Metrekare hesabı yapıldı ve karşılığında bir daire ücretsiz,
bir daire farkı ödenerek bize verildi. Taşındığımıza memnunuz.
Demiryollarından emekli oldum ve 30 yıl Bozkurt Sokak'ta oturdum. Ama şu anda
burada oturmaktan pişman değilim, zararlı çıkmadık."
Pendiye Tunaboy da, "Biz de bıkmıştık. Bütün eşyalarımızı attık
ve buraya taşındık. Üstüne 330 milyon lira verdik, taksitle aldık. Orada
otursaydık, şimdi bizi de su basmıştı" derken, Berrin Görücü,
"Orada evimi iki kere su basmıştı. Şimdiki evim biraz pazara uzak ama
rahatız. İki balkonum var, mutfağım geniş" diye memnuniyetini dile
getirdi.
Radikal
|
