reklam

27 Ağustos 2004 Cuma
Ana Sayfa > Haberler

Hasan Özyer'in Israrı

Hasan Özyer , yıllar önce telefon etmişti. Kendisini tanıyıp tanımadığımı sordu, ben de tanımadığımı, ismen bildiğimi söyledim. Hasan Özyer o yıllarda ANAP Muğla Milletvekili'ydi. Aynı zamanda TBMM Çevre Komisyonu üyesiydi. Onun Fethiye'nin Gemile koyunda mahkeme kararlarına rağmen turistik tesis yapımında ısrarını konu alan yazılar yazmıştım. Beni bu yazılarım için aramış ve haksız olduğumu söylemişti. Ben de kendisine bana gönderilen mahkeme kararlarından söz etmiştim. Eğer söyleyeceği bir şey varsa köşemde yayımlayabileceğimi de eklemiştim. Göndermedi.

Hasan Özyer'in yetenekli bir siyasetçi olduğuna inanıyorum. 3 Kasım 2002 seçimlerinde ANAP'ın artık bir şansı kalmadığını anlamış, AKP'ye geçmiş ve böylece Meclis'teki yerini garantilemişti. Özyer, şimdi AKP Muğla Milletvekili. Gemile koyundaki inşaat projesinden de bir türlü vazgeçmiyor. Hiçbir mahkeme kararı onu yolundan döndüremiyor. Fethiye'den gelen bir mektup, Özyer'in yine iktidarın bir parçası olarak bu işi bitirmeye niyetli olduğunu gösteriyor. İşte mektup:

''AKP Muğla Milletvekili Hasan Özyer, sit kararını ve inşaatının mühürlenmesi kararlarını iptal davalarını kaybetmesine (temyiz ve temyizin düzeltilmesi istemi dahil); inşaat ruhsatının imar mevzuatına ve onanlı imar planlarına uygun olarak alınmadığı gerekçesiyle iptaline rağmen, kendine uygun yasa çıkarttırarak inşaatını tamamlamayı planlıyor. Oysa ki ruhsatı iptal edilen bu inşaatın yıkımı için valilik geçtiğimiz yıl ödenek beklediğini yazmıştı.

27 Temmuz 2004 tarih, 25535 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yasası'nı değiştiren 5226 sayılı yasanın 8. maddesi 2863 sayılı yasanın sit alanlarında geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartları ile ilgili 17. maddesine şu paragrafı ekledi: 'Koruma Bölge Kurulu'nca sit alanı olarak ilan edilen yerlerde; bu kararın ilanından önce imar mevzuatına ve onanlı imar planlarına uygun olarak alınmış yapı ruhsatı ve eklerine göre subasman seviyesi tamamlanmış yapıların inşasına devam edilebilir...'

Konuya ilgili mahkeme kararları açısından bakarsak: (Özyer) Yapı ruhsatlarını imar mevzuatına ve onanlı imar planlarına uygun olarak almadı. İmar planlarının onanmasındaki uygunsuzluk nedeniyle Muğla Valiliği'ne inşaatın ruhsatının iptali için açılan dava kazanıldı. Ayrıca Hasan Özyer, inşaatının durdurulma ve sit kararının iptali için açtığı davaları kaybetti. Temyiz de sonuç vermeyince Danıştay'da karar düzeltmesi istedi, bu istemi de reddedildi.

İnşaatın durdurulması için ilk tespit (13 Ağustos 1997) yapıldıktan sonra da inşaat sürdürüldü ve Muğla Valiliği'nin 18 Ağustos 1997 tarihli yazısı 'inşaatın mühürlendikten sonra da sürdürüldüğünü ancak jandarma müdahalesiyle durdurulabildiğini' belirtiyor (İstendiğinde kopyası gönderilebilir). Bu arada inşaatın rahatça tamamlanabilmesi için olsa gerek köyün yolu da genişletiliyor.

Bayındırlık ve Çevre bakanlıklarının ve de Karayolları'nın bu yörede yol açmanın çevreye ve de özellikle Kelebekler Vadisi'ne zarar vereceğinden valiliği yol açmaktan men eden yazıları var ve de Valiliğe ÇEKÜL kanalıyla iletilmişti. Bölge içerisinden geçen ve teklif alanına ulaşan yol bu kapsamda kalmakta olup, yol üzerindeki her türlü genişleme ve tadilat konusunda Koruma Kurulu'nun görüşünün alınması gerekmektedir. Mevcut yolun kullanılması yoluyla taşınacak her türlü malzeme ve insan trafiği söz konusu vadinin ve Faralya Köyü'nün doğal ve ekolojik değerlerini olumsuz etkileyecektir... Bu yolun açılması ile koruma bölgesi dahilinde gerek trafik, gerekse insan yükünün artacağı, altyapı sorunlarını beraberinde getireceği, bu alandaki başka yatırım taleplerini arttıracağı ve ekolojik açıdan büyük önem arz eden Faralya ile Kelebekler Vadisi'nin doğal niteliğini olumsuz etkileyeceği açıktır... Dolayısıyla gerek ulusal mevzuatımız gerekse taraf olduğumuz uluslararası sözleşmeler ve yukarıda bahsedilen nedenlerden dolayı, bölgenin ekolojik yapısı göz önünde bulundurularak bu bölgemizin herhangi bir yapılaşmaya maruz bırakılmaması gerekmektedir.

Karayolları Genel Müdürlüğü'nün 14.07.1997 tarihli yazısında Kıdırak-Faralya arası yolla ilgili olarak görüşü aşağıdaki gibidir: 'Söz konusu yolun ...yapımı talep edildiği takdirde; yoğun bitki örtüsüyle kaplı olan yörede, adı geçen koylara ve köylere ulaşmak için mevcut yolun standart hale getirilmesi gerekmektedir. Bu kesimde yol, arazi yapısından dolayı, büyük ölçüde yarma yapılarak inşa edileceğinden, yapım sırasında çevreye ve bitki örtüsüne zarar vermemiz kaçınılmaz olacaktır.'

Buna rağmen iki metre yarma yapılarak yol açımı Kelebekler Vadisi'nin üzerindeki Hisar (Asar) mahallesini geçerek köyün ikinci mahallesi Kızılcakaya'ya kadar gelmiş ve sürmekte, yakında asfaltlanacakmış. Böylece yörede büyük çapta inşaat yapmak isteyenlerin işleri kolaylaşmış oluyor. Çünkü mevcut yol gereksinimi karşılayacak kapasitedeydi. Ama büyük boy inşaat makineleri için yeterli olmuyordu.''

Mektup böyle. Özyer ANAP milletvekili iken başaramadığı ruhsatsız inşaat faaliyetini bakalım bu kez AKP milletvekili olarak başaracak mı? Merakla izliyorum. Özyer'in inadına da saygı duyuyorum... AKP yöneticileri de böyle bir milletvekiline sahip olmaktan gurur duyacaklardır.
Cumhuriyet - Oral Çalışlar

 

Ağustos 2004 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01
02 03 04 05 06 07 08
09 10 11 12 13 14 15
16 17 18 19 20 21 22
23 24 25 26 27 28 29
30 31
diğer aylar için tıklayın

Sadece yazmak istediğinizde, ilgili ya da ilgisiz her konuda Kahve Molası forumuna yazabilirsiniz...

Arkitera.com/forum

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz