Tasarımda
İstanbul’dan bir dünya markası geliyor
Yan yana geldiğinde bir İstanbul siluetini oluşturan beyaz bir porselen
takım düşünün.
Dünyanın önde gelen tasarımcılarından Karim Rashid imzalamış,
Almanya’da üretilmiş ve markası Gaia&Gino.
Kimin aklına bunun bir Türk markası olabileceği gelir?
Paris’te ‘Ev ve Obje Fuarı’nı gezenlerin ‘Gaia&Gino’ markası
karşısında düştükleri şaşkınlığa bizzat tanık oldum.
Öncelikle tasarımdaki yaratıcılık ve olağandışılık insanları
Gaia&Gino’nun standının önüne resmen ‘çiviliyor’.
Ardından merakla sorular peşpeşe geliyor.
Geçtiğimiz aralık ayında marka konferansı için İstanbul’a gelen
tasarım gurusu Karim Rashid’in elinden çıkan parçalar, hayal gücünün sınırsızlığını
kanıtlarken, kültürümüze çağrışımlarda bulunuyor.
İstanbul’un zarif minareleri şişe, Osmanlı musluk başları tuzluk olmuş.
Rashid’in tasarımları hem olağandışı, hem çok amaçlı, hem de eğlenceli.
‘Yedi Tepe’ meyvelik, ters çevrildiğinde yedi mum dikebileceğiniz bir
mumluğa dönüşüveriyor.
‘Mutlu İnsan’ koleksiyonunda iki bardak tek bardak olmuş.
Rakı bardağını çevirdiğinizde elinizde bir şarap kadehi tutuyorsunuz.
Neden Yabancı İsim
‘Ev ve Obje Fuarı’nın abartısız gözdesi haline gelen Gaia&Gino
markasının arkasındaki kişi Nişantaşı’nda Abdi İpekçi Caddesi’nde
Decorum’un sahibi olan Gaye Çevikel.
Gaia anlaşılabileceği gibi onun ismi, Gino ise sevgili köpeği.
Çevikel, tam üç buçuk yıldır markası için çalışıyor.
‘Ürünlerimizin uluslararası pazarda, lüks tasarım ürünleri
kategorisinde kabul görmeleri için yabancı bir isim seçmek zorundaydık’
diyor.
Hedefi, bir süre sonra tasarımda dünya markaları olan Baccarat, Saint
Louis, İttala, Driade gibi isimlerle birlikte anılmak.
Bunun için dünyanın önde gelen tasarımcılarıyla anlaşmış.
Karim Rashid’in tasarlamış olduğu koleksiyondan sonra sırada, İngiliz
Ron Arad, Fransız Andree Putman, İtalyan Denis Santachiara yine İngiliz Tom
Dixon gibi isimlerin koleksiyonları var.
‘Çağdaş tasarımda varolan formlara yeni yorumlar getirmek, aynı
zamanda bunu Türk kültürüyle harmanlamak istiyorum’ diyen Çevikel,
Gaia&Gino markasının ilk ürününü tasarlayan Karim Rashid’e İstanbul’u
önermiş.
Tasarımcıya buradan kitaplar gitmiş, Rashid’in kendisi de ayrıca İstanbul,
Türk kültürü, Osmanlı eserleriyle ilgili sayısız kitap okumuş.
Peki koleksiyon neden Almanya’da üretilmiş?
‘Kaliteyi tutturmak için Türkiye’de aylarca üretici dolaştım. Olmadı.
Rashid’in çizdiği şekiller için mükemmelliği ancak Almanya’daki
porselen üreticilerinde yakalayabildik.’
Üfleme tekniğiyle cam bardaklar ise Slovenya’da üretilmiş, dolayısıyla
şu anda Gaia&Gino’nun dağıtım merkezi Almanya.
Gaye Çevikel ilk kez 15-19 Ağustos tarihlerinde New York’taki Uluslararası
Hediye Fuarı’nda sergilenen Gaia&Gino markasının gördüğü ilgiden
memnun.
New York’ta ürünleri gören Moma Müzesi (Modern Sanatlar Müzesi) kendi
dükkanlarında satmak üzere bardak siparişinde bulunmuş. Ünlü Barneys mağazası
zinciri de Gaia&Gino’yu satmak istediğini bildirmiş.
Markanın Fransa’daki beş günlük ‘Ev ve Obje Fuarı’nda ve Fransız
basınında gördüğü ilgi benim açımdan başka bir boyutuyla ilginç.
Aylardan beri ‘Türkiye Batılı mı, değil mi’ tartışmasında boğulan
Fransız politikacılarına, entelektüellerine bir İstanbul markası
Gaia&Gino’dan daha güzel bir yanıt olabilir mi?
Hürriyet - Gila Benmayor
|