|
Felaketi
ihmal getirdi
Çevre Koruma Derneği, Greenpeace ve Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri bir
araya gelerek ULLA'nın batışının yaratacağı çevre felaketine dikkat çektiler.
Çevreciler facianın izlerinin silinmesinin 80 yılı alabileceğini
belirttiler.
İskenderun Körfezi'nde 4.5 yıldır demirli duran ve önceki gün 2
bin 200 ton toksik yükle batan M/V ULLA gemisinin yol açtığı çevre
felaketi geç de olsa bürokrasiyi harekete geçirdi. Çevre ve Orman Bakanlığı
bünyesinde oluşturulan Değerlendirme Masası yetkilileri toksik yükün
bulunduğu ambarın kapaklarının kapalı olması nedeniyle zararın daha az
olabileceği olasılığı üzerinde duruyor. Ancak nisan ayı sonunda gemide
incelemelerde bulunan gazetecilerin çektikleri fotoğraflar ambar kapaklarının
açık olduğunu ortaya koyuyor. Çevreciler facianın izlerinin silinmesinin 80
yılı alabileceğine dikkat çektiler.
İçinde 2 bin 200 ton toksik yük bulunan ULLA'nın batmasının ardından
Çevre ve Orman Bakanlığı bünyesinde Değerlendirme Masası oluşturuldu.
Bakanlıktan yapılan açıklamada gemi ambarındaki yükün denize dağılıp
dağılmadığının henüz tespit edilemediği ifade edildi.
Kapaklar açık
Yükün yaklaşık 3 bin 89 gram, suda kolaylıkla çözülen krom artı 6 içerdiğine
ve kirliliğin 65 metre yarıçaplı bir alanda etkili olabileceğine dikkat çekilen
açıklamada, ''Yükün bulunduğu ambarların kapaklarının kapalı konumda
olması ihtimali gözönünde bulundurulduğunda krom artı 6 değerlikli atığın
birden çözülemeyeceği tahmin edilmektedir'' denildi. Ancak çevreciler gemi
ambar kapaklarının açık ve atıkların dökme yük olduğunu vurguladılar.
Nisan ayı sonlarında gemiye çıkabilen gazeteciler de kapakların açık olduğunu
fotoğraflamıştı.
Tehlikeli sonuç
Mustafa Kemal Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi'nden uzmanlar da krom artı
6'nın denizde değişime uğrayarak, krom+3'e dönüşebileceğini, bunun da
daha tehlikeli sonuçlar yaratabileceği uyarısında bulundu. Batığın
bulunduğu alandaki çalışmalar ise sürüyor. Su örnekleri alınarak
laboratuvara gönderildi. Hatay Valiliği'nden yapılan açıklamada, ''Tehlike
ve çevre kirliliğine meydan vermemek için geminin battığı yerde, 200 metre
yarıçaplı alan içinde ikinci bir değerlendirmeye kadar avlanma, dalış ve
her türlü su sporu yapılması yasaklandı. Yasaklara uymayanlar hakkında
kanuni işlem yapılacaktır'' ifadelerine yer verildi. Çevre Koruma Derneği,
Greenpeace ve Doğu Akdeniz Çevre Dernekleri (DAÇE) de dün bir araya gelerek
ULLA'nın batışının yaratacağı çevre felaketine dikkat çektiler. Çevre
Koruma Derneği Başkanı Aylin Canpolat Ödemiş, ''Bugün doğan kuşaklar da
ne yazık ki ULLA'nın olumsuz etkilerini yaşayacaklardır. Yasal olmayan
tehlikeli atık ticareti, çevreye dost olmayan endüsritrileşmenin olumsuz yan
etkisi olarak ortaya çıkmıştır ve uluslararası anlaşmalara karşın ne
yazık ki, artan bir şekilde sürmektedir'' dedi. DAÇE Ortak Sekreteryası
Oktay Demirkan da bölgede yapılan analizlerin bilimsel sonuçlarının bir an
önce açıklanmasını ve sağlık sorunlarıyla ilgili düzenli veri tutulmasını
istedi.
Bürokratik yavaşlık
Greenpeace Akdeniz Ofisi Toksik Maddeler Kampanyası Sorumlusu Banu Dökmecibaşı
ise ULLA'nın Türkiye için çok önemli bir örnek olduğunu ifade ederek şöyle
konuştu: ''Bu geminin çok hızlı bir şekilde geldiği ülke İspanya'ya dönmesi
öngörülüyordu. Ancak dört yıllık süreç, tamamen bürokratik yavaşlık
ve diplomatik eylemsizlik nedeniyle ne yazık ki, bu şekilde sonuçlandı. Şu
andan sonra Çevre Bakanlığı'nı yaşanacak her tür felaketin önüne geçmek
için önlemler almaya çağırıyoruz. Bu aşamadan sonra çok ciddi bir tespit
yapılmasını ve İspanya işbirliği ile daha fazla soruna yol açmadan bölgenin
temizlenmesi için gerekenlerin yapılmasını istiyoruz.''
Cumhuriyet - Akın Bodur
|
