reklam

08 Eylül 2004 Çarşamba
Ana Sayfa > Haberler

Göz göre göre felaket

İskenderun'daki çevre cinayetinin ardından Türk işi skandal çıktı. 4 yıldır kaderine terk edilen gemi batınca fark edildi. Oysa 4 ay önce geminin her an batacağı uyarısı yapıldı. Ama kimse kulak asmadı.

Ekolojik sistem ve canlılar üzerinde ölümcül etkiye sahip kanserojen 'Krom 6' içeren yüküyle batan geminin kıymetinin ve dayanma gücünün belirlenmesi için hazırlanan bilirkişi raporu, facianın 'geliyorum' dediğini haber verdi.

İskenderun'da batan MV/Ulla gemisinin işletmecisi Mavi Deniz Taşımacılık Limited Şirketi, İspanyol firmadan alacağı olan 342 milyar lira için İskenderun 3'üncü İcra Müdürlüğü'ne başvurdu. İcra Müdürlüğü, uzak yol kaptanı Mustafa Tibik başkanlığında 3 kişiyi bilirkişi heyeti olarak tayin etti. Geminin bedelinin belirlenmesi için inceleme yapan bilirkişi heyeti, Mayıs 2004 tarihinde hazırladığı raporunda, geminin her an batabileceği görüşüne yer verdi.

Çürümüş uyarısı
Bilirkişi heyetinin raporda, geminin durumu şöyle anlatıldı: 'Jenaratörleri ve yardımcı devreleri çalışmıyordu. Güverte çeliklerinde paslanma olduğu, hatta saçların bir bölümünün tamamen çürüdüğü görülmüştür. Açık olan ambar manifoltunda yapılan kontrol sırasında yağmur dolayısıyla yükün su aldığı ve katılaşmış olduğu kanaatine varılmıştır. Gemiden denize herhangi bir sızıntı (Yük, yağ vb) olmadığı kanaatine varılmıştır. Köprü üstü ve telsiz kamarasının tavanı delindiği için yağmurdan dolayı su aldığı görülmüştür.' Heyette yer alan Jeoloji Yüksek Mühendisi Vahit Pişkinpaşa ise, 'Bildiğim kadarıyla bu tür küllerin su ile teması olmamalıdır. Bilinen odur ki, su ile bu tür temaslar toksik (zehirlenme) etkiler yapmaktadır' dedi.

Her an batabilir
Üç kişilik bilirkişi heyeti, raporun sonuç bölümünde ise facianın gelmekte olduğunu haber verdi. Heyet, 3.5 yıldır hiçbir personel olmadan atıl durumda bulunan geminin acilen bakım ve onarım yapılması gerektiğine dikkati çekti. Raporun sonuç bölümünde şu tespite yer verildi: 'Gemiye acil olarak kaapsamlı bir bakım yapılmaması durumunda, kötü hava şartlarına dayanamayarak her an batabilecek durumda olduğu kanaatine varılmıştır.' Bilirkişi heyeti, geminin tahmini hurda değerinin de 370 bin Amerikan Doları olduğunu kaydetti.

Bakan Pepe'den sabotaj iması
Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe, İskenderun Körfezi'ndeki toksik madde yüklü Ulla Gemisi'nin batırılmış olabileceğini öne sürdü. Göreve geldiği günden beri konuyu yakından takip ettiğini belirten Pepe, İspanya ile geminin teslim alınması konusunda görüşmeler yürüttüklerini açıkladı. Gemi üzerindeki haciz kaldırılmadığı için herhangi bir işlem yapamadıklarını vurgulayan Bakan Pepe, 'Önce hacizin kaldırılması için çalıştık. Haciz kalkar kalkmaz, İspanyol hükümetiyle temasa geçtik. Onlar gemiyi almak için üç gün önce yola çıkmışlardı' dedi.

Sahte evrak
Gemi üzerindeki hacizin sahte evraklarla yapıldığını öne süren Pepe, 'Bu şekilde uzun zaman kazandılar' diye konuştu. Geminin çevreye ve balıkçılara verdiği zararın İspanyol hükümeti tarafından tazmin edileceğini iddia eden Pepe, 'Batığın çıkarılması için İspanya yardım edecek' dedi.

Vicdani kanaatinin geminin kasten batırıldığı doğrultusunda olduğunu söyleyen Bakan, 'Dört yıldır duran gemi durduk yerde, tam da İspanyollar gelirken nasıl battı?' diye sordu. Pepe, bölgede bugün yapılacak dalış ve incelemeler sonucu geminin neden battığının belirleneceğini kaydetti.

Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Ercan Saruhan da İspanya'nın kabul etmediği geminin sabotaj sonucu batırılmış olabileceğini ileri sürdü. Saruhan, 'Geminin durduk yere batması akıllarda soru işareti doğurmuyor değil. Külleri götüremeyeceğini anlayan firma büyük bir dertten kurtulmak için gemiyi batırmış olabilir mi? Bunun araştırılması gerekiyor' diye konuştu.

Bu arada, CHP Hatay Milletvekili Fuat Çay, tüm vatandaşları, geminin vereceği zarardan dolayı hükümete dava açmaya çağırdı.

Çürüdüğü için battı
Hatay Vali Vekili Cafer Odabaş, Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe'nin aksine, MV/Ulla'nın çürüme sonucu battığını öne sürdü. Cafer Odabaş, yaptığı açıklamada, geminin dört yıldır Körfez'de demirli halde bekletildiğini hatırlatarak, 'Bunun sonucunda su almaya başladı ve battı. Suyun içerisinde dört yıl neyi bıraksanız çürür. Kesinlikle sabotaj ihtimali yok. Zaten gemi sürekli gözetim altındaydı' dedi.

Balık tutma ve yüzme yasaklandı
Başbakanlık Acil Durum Yönetimi Genel Müdürlüğü, geminin battığı noktanın 65 metrelik yarıçap içerisinde canlılar için tehlike ihtimali olduğu uyarısında bulundu. Genel Müdürlük, geminin 200 metre yakınına kimsenin girmemesi ve ölü balıkların yenmemesini istedi. Hatay Valiliği de, batığın bulunduğu yerin 200 metre yarıçapında alan içinde avlanma, dalış ve her türlü su sporu yapılmasını yasakladı. Valilik, yasağa uymayanlar hakkında kanuni işlem yapılacağını açıkladı.

Suçlayacaklarına önlem alsalardı
Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe'nin, 'geçmiş hükümetler ağır davrandı' suçlamasına selefi Fevzi Aytekin'den sert yanıt geldi. Aytekin, 'Bizi suçlamak yerine, o gemi neden battı, neden önlem alınmadı buna yanıt versinler' dedi.

Aytekin, geminin Türkiye karasularına kaçak girdiğinin belirlenmesinden sonra İspanya'ya gönderilmesi için çalışmalarını anlattı. İspanya Büyükelçiliği ile İspanya hükümetine yazılar yazdıklarını bildiren Aytekin, işlemlerin başlamasının ardından gemiyi Türkiye'ye getiren firmanın mahkemeye gittiğini belirtti. Fevzi Aytekin, 'Firma mahkemeye gitti ancak davayı kaybettiler. Fakat mahkemenin neticesi bir türlü alınamadı. Bir üst mahkeme ile devam etti' diye konuştu.
Akşam - Hülya Ünlü - Halit Sapmaz - Mediha Olgun Karaca - Hüsniye Oral

 

Eylül 2004 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05
06 07 08 09 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30
diğer aylar için tıklayın

Etkinlik

1. İstanbul Mimarlık Festivali

04 - 09 Ekim 2004 Darphane-i Amire -  İstanbul

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz