Denize
de 'özel müdahale'
İskenderun'da zehirli atık yüklü ''M/V Ulla'' adlı geminin batmasının
yankıları sürerken gözler deniz ve boğazlarda yaşanan tanker faciaları ve
çevreye verdiği zararlara çevrildi. Türkiye, adeta ''batık gemi'' çöplüğü
haline gelen denizlerin korunmasına dönük yasal düzenleme için ''geç'' de
olsa harekete geçti. Hükümetin TBMM'ye sunduğu tasarı ile denizler ve boğazlar
için koruyucu önlemleri uygulamak, kirliliği önlemek ve çıkacak yangınları
söndürmek için ''Acil Müdahale Birimi'' adı altında özel bir birim
kurulması öngörüldü. Ancak hükümet, acil müdahale için bu alanda
faaliyet gösteren ''özel şirketlerden'' de hizmet alımının yolunu açıyor.
Hükümet ''Deniz Çevresinin Petrol ve Diğer Zararlı Maddelerle Kirlenmesinde
Acil Durumlarda Müdahale ve Zararların Tazmini Esaslarına Dair Yasa Tasarısı''
nı geçen temmuz ayı sonunda Meclis Başkanlığı'na sundu. Çevre Komisyonu
gündemindeki düzenlemeyle uluslararası düzenlemelerle üstlenilen yükümlülük,
hak ve yetkiler, iç hukuka yansıtılarak yasal güvence altına alınıyor.
Getirilen düzenlemeler özetle şöyle:
1. Tasarı, beş yüz groston ve daha büyük petrol ve diğer zararlı
maddeleri taşıyan gemileri kapsarken savaş gemileri ve yardımcı savaş
gemileri ile herhangi bir devlet tarafından işletilen ve ticari faaliyetler dışında
kullanılan gemileri kapsam dışında tutuyor.
2. Olay sonucunda ortaya çıkan kirlenme veya kirlenme tehlikesine müdahale
yetkisi Denizcilik Müsteşarlığı'nda olacak. Ancak müsteşarlık bu görevi
kolluk kuvvetlerinin görevlendirme planlamasına yardımcı olmak amacıyla
Sahil Güvenlik Komutanlığı'nın veya ilgili bakanlığın görüşünü
alarak diğer kamu kurum ve kuruluşları ile bu alanda faaliyet gösteren özel
şirketlere de yaptırabilecek.
3. Denizler ve boğazlar için acil müdahale planları çerçevesinde
koruyucu önlemleri uygulamak veya uygulatmak, kirliliği önlemek veya önletmek,
çıkacak yangınları söndürmek amacıyla Denizcilik Müsteşarlığı tarafından
''acil müdahale birimleri'' oluşturulacak.
4. Gemiler, Türk iç sularına veya iç sular dışındaki bir demiryeri veya
liman tesislerine uğramak amacıyla Türk karasularına girmeden 48 saat önce
müsteşarlık tarafından belirlenecek acil müdahale birimine, gemi ve taşıdığı
yükle ilgili bilgileri vermek zorunda.
5. Gemi ve kıyı tesislerinin sorumlu tarafları, ortaya çıkan kirlenmenin
veya kirlenme tehlikesinin neden olduğu her türlü masraftan ortak sorumlu
olacak.
6 Petrol veya diğer zararlı maddeleri taşıyan gemiler, Türkiye'nin taraf
olduğu uluslararası sözleşmeler uyarınca kendilerinden istenen mali
sorumluluk belgelerinden birine sahip bulunacak. Bunları ilgili makamlara
bildirmek ve talep edildiğinde göstermekle yükümlü tutulacak.
7. Kirliliğe neden olan olayı gören, duyan herkes, kirlenme veya kirlenme
tehlikesini ilgili makam ve acil müdahale birimlerine bildirmekle yükümlü
tutulacak.
8. Deniz çevresinin petrol ve diğer zararlı maddelerden kirlenmesinde acil
durumlarda müdahaleye ilişkin faaliyetleri ve uluslararası işbirliğine ilişkin
esasları içeren ulusal acil müdahale planı, Çevre Bakanlığı ile müsteşarlık
tarafından hazırlanacak.
Cumhuriyet - Ayşe Sayın
|