reklam

30 Eylül 2004 Perşembe
Ana Sayfa > Haberler

Sadece 'Lara' değil koskoca 'Antalya' elden gitti farkında mısınız?

'Hasan almaz basan alacak' 'Cebim para dolu proje getiren yok.'

'Turiste kalitesiz ve ucuzcu diyenin ağzınıza acı biber sürerim.'

'Birileri ellerinden rantın alındığını görünce terbiyesizce saldırıya geçmişler...'

'Öbirilerinin rant ve çıkar amacı için kullanmak istediği Lara'yı biz kurtardık...'

'Öağızlarda bir kamyon dedikodu vardı, yaptıklarımızla boğazlarına kaçtı...'

'ÖLara yıllardır depreme dayanıklı olmayan, imara aykırı yapılarla dolduruldu...'

'Kararı eleştiren belediye başkanı önce bunların hesabını versin.'

'Lara'nın ne hale geldiği ortada, kurtarabileceğimizi kurtaracağız...'

'Birilerinin elinden oyuncağını, menfaatini aldık...'

'Yağma Hasan'ın böreği bitti.'

Yukarıdaki sözler Kültür ve Turizm Bakanımız Sayın Erkan Mumcu'ya ait. Sayın bakan müteakip zamanlarda Antalya'ya yaptığı ziyaret sırasında, toplantılarda sarf etti bu sözleri. Manşetlere çektik. Ne demek istediğini sorduk, sorguladık. Her geldiğinde farklı sözlerle gündemimize oturuyor bakanımız. Onun olay sözleriyle yatıp kalkıyoruz...

Kendisini ve ülkemize gelen turistin kalitesini eleştiren esnafa 'Acı biber sürerim' dedi. Olay oldu... Yazdık, çizdik... 'Cebim para dolu ama bu parayı harcayacağımız elimizde proje yok' dedi... Yine günlerdir yazıp çizdik hala yazıyoruz.

Son olarak Kundu ve Lara bandının turizm alanı ilan edilmesiyle Antalya kamuoyundaki tartışmalara katılarak çok sert sözler sarf etti. Bakanın sözlerine katılanda oldu, katılmayan da... Bize düşen objektif bir şekilde, duygularımızla işimizi karıştırmadan her türlü görüşü gerek köşelerimizde gerekse haber olarak Antalya ile paylaşmaktı. Biz Akşam Akdeniz olarak görevimizi yaptık. Yapmaya da devam edeceğiz.

Bakanın sözleri biraz acı ve abartılı olsa da haklı tarafları daha ağır basıyor. Birilerinin dediği gibi vatan elden gitmiyor. Buralara zaten çok önceden otel tahsisleri verilmişti. Kimisi yapıldı hizmet veriyor, kimisinin inşaatı sürüyor, kimisi de proje aşamasında.

Lara ve Kundu konusunda sapla samanı bir birine karıştırdık. Bakıyorum da hayatında hiç Lara'ya ve Kundu'ya gitmemiş olanlar bile oturdukları yerden artık 'vatan' kurtarıyor, ahkam kesiyorlar. Mevlüt Yeni, 20 yıldır aralıksız bu sorunları yazarken bugün bize gazetecilik dersi vermeye kalkanların gıgı çıkmıyordu. Örnek: 22.06.2004 tarihinde yazdığım 'turizm uğruna katledilen değerler ve planlama hataları' konulu yazım. Çok yakın bir örnek. Bunun gibi çok daha geriye doğru örnekler sunabilirim size..

Bugün bir bardak suda fırtına koparan vatan evlatları buralar bakir durumdayken neredeydi acaba? Neden bize destek vermiyorlardı o zaman? Bence asıl masaya yatırmamız gereken konu, bugün Antalya'nın, Alanya'nın, Kemer, Side, Kaş, Kalkan, Bodrum, Marmaris, Kuşadası gibi Türk turizminin lokomotifi kentlerin ne hallerde olduğunu tartışmamızdır. Bugüne kadar yerel yönetimlerin planladığı bir tane örnek turistik kent söyleyin bana.

Eğer Kundu ve Lara bölgesi yerel yönetimlerin elinde kalırsa buralardan hiç farkı kalmayacak hatta çok daha kötü olacak. Bize gazetecilik ve çevre dersi vermeye kalkan 'vatan kahramanlarından' rica ediyorum, o bölgeye bir uzansınlar ve onca kaçak inşaatı görsünler bi.. Hem de kat kat... Hem de ormanların nasıl katledilerek inşaat sektörüne yenik düştüğünü görsünler. Yazabilecekler mi acaba o kaçak inşaatların sahiplerini kimler olduğunu? Eğer görmek istiyorlarsa ben servis yaparım. Mevlüt Yeni bu durumu aylar önce ' buraların sahibi yok mu' diye yazdığı zaman bu Lara kahramanları neredeydi acaba?

Antalya'yı Lara ve Kundu'yu yeni keşfeden beylere soruyorum? Lara'daki kumul ormanların elden gideceğini kim söyledi size? Ne biliyorsunuz buralarla ilgili? Hangi projeyi incelediniz? Yada kimin elinde daha iyi kumul ormanları veya Lara'yı koruyacak proje var? Ucuz kahramanlık yapıyorsunuz? Yazalım, çizelim, gerekirse orada sabaha kadar nöbet tutalım tartışalım, ama bunu biraz bilimsel yapalım. Ayakları yere basan eleştiriler yapalım.

Eğer hesap kitap yapmasını bilmiyorsanız, gidin Vali bey'e yazar elinize verir. Antalya'ya kaç turist geldiğini, bu kente kaç para bıraktığını ve bu sektörün Antalya'ya yarattığı iş istihdamı ve bıraktığı artı değerleri... Turizm ile ilgili ne bilginiz varda uzman gibi görüş belirtiyorsunuz? Sizin bugün konuşup, yazıp çizdiğiniz konuları okuyanlar kocaman bir 'Günaydın' diyor. Hatta kıs kıs gülümsüyor biliyor musunuz?

Anlama özürlü olanlara çok daha canlı bir örnek sunmak istiyorum. 'Falez' taşları örneği... Oteller, kaçak yapılan binalar dünyada eşi ve benzeri olmayan 'falez' taşlarını oyup, kırıp parçalayıp denize indiler. Kim ne yazdı? Eminim ki beni yazdıkları kadar yazmadılar. Veya ne kadar bunların üstüne gidilebildi. Mevlüt Yeni 20 senedir bunları yazarken herkes birilerine yağdanlık oluyor, 'destek verirsek prim kazandırırız' kaygısıyla yanımızda yer almıyorlardı. Şimdi başımıza 'vatan kahraman'ı kesildiler. Neyse mutluyum... Çünkü gerçeği geçte olsa onlarda fark etti... Artık mutluyum çünkü bu konularda yalnız değilim artık.

Memlekette tarih, doğa bir bir katlediliyor... Bakan dahil herkes uyuyor... Kekova'da Çıralı'da, Olimpos'da medeniyetlere onca yıl ev sahipliği yapmış hazine Antalya'nın her köşesinde talan ediliyor, doğa sökülüp yerine inşaatlar yapıldı... Hanginizin ruhu kıpırdadı?

Daha birkaç gün önce iki kez manşetten fotoğraflarıyla verdim. Birkaç kez köşe yazdım. Yıkılıp yok olan tarihi değerleri, Lahit mezarlarının yürek sızlatan durumunu... Eğer vatan sevdalısı olsaydınız... Eğer yüreğinizde minicikte olsa Antalya sevgisi, tarih sevgisi, sevdası olsaydı o zaman sizde bir iki satır yazardınız? Ya da sizde Side'de yıkılan tarihi kemer'i ortaya çıkarıp 'Sayın Bakan sen önce Lara'yı, Hasan'ı Basanı bırak, bunlara bak koru' derdiniz...

Beyler... Lara değil koskoca Antalya elden gitti farkında mısınız? Takmışsınız birine onunla yatıp onunla kalkıyorsunuz. Atı alan Üsküdar'ı geçti bile. 'Eyvah memleket elden gidiyor yetişin uşaklar' çığlığını atmakla geç kaldınız. İşte sonradan Antalyalı olmanın bu kente böyle bir zararı oldu. Olsun yadırgamıyorum. Giden gitti kalan sağları hep beraber koruyacağız. Bundan hiç kuşkum yok. Şimdi Lara'ya gösterilen duyarlılık acaba başka bölgelere de gösterilecek mi bunu da bekleyip göreceğiz...
Akşam - Mevlüt Yeni 

 

Eylül 2004 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05
06 07 08 09 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30
diğer aylar için tıklayın

1. İstanbul Mimarlık Festivali

AMV Genç Mimar Ödülü Sergisi

4 - 9 Ekim 2004
Tarih Vakfı Tarihi Darphane Binaları

Kale'nin katkılarıyla

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz