Enver
Paşa ‘Namus elden gidiyor’ deyince, park harem-selámlık oldu
İstanbul’un gelmiş geçmiş en önemli belediye başkanlarından olan
Operatör Cemil Topuzlu Paşa, 1914 yılında halkın temiz hava alabileceği
geniş bir mekán aramış ve Topkapı Sarayı’nın arka tarafındaki boş
araziyi bugünün Gülhane Parkı haline getirmişti.
Ancak İstanbullular’ın parkta kadınlı-erkekli gruplar halinde gezmeleri
İttihad ve Terakki’nin güçlü adamı Enver Paşa’nın sinirine dokunmuş,
‘Kadınlar parka erkeklerin olmadığı zamanda gitsinler’ diye tutturunca Gülhane’de
bir ara harem-selámlık uygulaması yapılmıştı.
İstanbul’un efsanevi belediye başkanlarından Cemil Topuzlu, iki dönemde
yaklaşık üç yıl süren idareciliği sırasında şehir hayatıyla ilgili
olarak yaptığı yeni düzenlemelerle tarihe geçmişti. Cemil Topuzlu, İstanbul’un
bugün bile en önemli gezi yerlerinden olan Gülhane Parkı’nı binbir güçlükle
açmış, ancak kadınlarla erkeklerin parkta beraber gezmeleri konusu büyük
mesele olmuştu.
Sadrazam Ahmed Muhtar Paşa, 1912’de Cemil Paşa’yı İstanbul’un ‘şehreminliğine’,
yani belediye başkanlığına getirdi. Cemil Paşa, aslında askeri doktordu.
Sadrazam, Paşa’nın Çiftehavuzlar’daki Heykelli Köşk’üne hayran olmuş,
‘Evini böyle süsleyen bir adam şehri de güzelleştirir’ diye düşünerek
belediye başkanı yapmıştı. Paşa, hatıralarında Ahmed Muhtar Paşa’nın
kendisini belediye başkanlığına getirirken, ‘Birkaç ay önce Göztepe
Feneryolu tarafında geziniyordum. Çiftehavuzlar’daki köşkünü o zamana
kadar görmemiştim. Binanın mimari tarzıyla bahçenin tanzim şekli o kadar
dikkatimi çekti ki, bu Avrupai köşk kimin diye meraklandım. Senin olduğunu
söylediler. O zaman düşündüm ki evinin içinde ve dışında küçücük
bir Avrupa yaratan adamı belediye başkanı yaparsam İstanbul’u imar eder.
İşte, sadrazam olur olmaz seni bu makama getirmeyi bu yüzden düşündüm’
dediğini anlatır.
Asıl mesleği doktorluk olan ve iki defa İstanbul’un belediye başkanlığını
yapan Cemil Paşa’nın şehrin eğlence ve kültür hayatına en büyük katkılarından
biri, halkın temiz hava alabilmesi için Gülhane ve Sultanahmet parklarını açmasıydı.
O günlerde artık kullanılmayan Topkapı Sarayı’nın bugünkü Gülhane
Parkı tarafında kalan bölümünün bostan tarlası ve mezbelelik olması,Paşa’nın
canını sıkmaktaydı ve 1914’te Sultan Mehmed Reşad’dan, hazine arazisi
olan yerin İstanbul Belediyesi’ne devredilmesini istedi.
Padişah, bu isteği ‘Başkalarına kötü örnek olur, sana burayı
verirsem herkes hazineden bir yer istemeye başlar’ diyerek geri çevirdi.
Cemil Paşa, bunun üzerine İstanbul Merkez Komutanı Cemal Paşa ile İçişleri
Bakanı Talat Bey’i devreye sokarak araziyi aldı. Padişah, İttihad ve
Terakki’nin önde gelenlerinin ısrarına karşı koyamamış ama Gülhane’yi
verirken arazide kesinlikle ticari bir faaliyet yapılmaması, belediyeye
herhangi bir menfaat temin olunmaması ve bahçenin sadece halkın gezmesi için
park vazifesi görmesini de şart koşmuştu.
Gülhane Parkı, kısa bir süre sonra açıldı ama İttihad ve
Terakki’nin önde gelenlerinden Enver Paşa, kadınlı erkekli grupların
parkta beraberce gezinmesinden rahatsız oldu. Açılışın hemen ertesi günü
Cemil Paşa’ya sert bir yazı gönderdi ve kadınların parka girmelerinin
engellenmesini istedi. Projesinin kötüye gitmek üzere olduğunu farkeden
Cemil Paşa, meseleyi halletmek için Enver Paşa ile Cemal Paşa arasındaki
rekabetten faydalandı. Savaş Bakanlığı’na gitti ve o sırada toplantı
yapmakta olan Cemal ve Enver Paşalar’ın karşısına çıktı. Bir orta yol
bulmaya çalışırken söze karışan Cemal Paşa, ‘Madem ki doktor paşamız
kadınların da hava almaları gerektiğini düşünüyor, onlar için ayrı bir
gün tayin ederiz. Bir müddet böyle devam eder ve erkeklerle kadınların
parka beraberce girmelerine de daha sonra çalışırız’ dedi.
Bu karar üzerine kadınlarla erkekler parka ayrı günlerde gitmeye başladılar
ama Cemal Paşa bir ay sonra sözünü tuttu ve Gülhane Parkı herkese açıldı.
Belediye Başkanı Cemil Topuzlu ise, tutucu çevrelerden çok sayıda hakaret
mektubu alacaktı.
Hürriyet - Murat Bardakçı |