Yerin 50 m.altında
Taksim-Kabataş yürüyüşü
Taksim-Kabataş metro inşaatında
tünelin ucu göründü. Alman Hükümeti’nin özel izniyle, Gümüşsuyu’ndaki
konsolosluk binasının altından geçen metroda 15 aydır çalışmalar sürüyordu.
Taksim ve Kabataş’tan açılan iki ayrı tünel birleştirildi, betonlandı.
Vagonlar, raylar ve vagon çekecek çelik halatlar yeni yılın ilk günlerinde
İsveç’ten gelecek. Tünel, 2005 Ağustos’unda açılacak.
Taksim’in tam göbeğinde bir yıldır inşaatı sürüyor. Çevresi kalın
sac paravanlarla kaplı olduğu için önünden geçen binlerce kişi, burada
neler olduğunu pek bilmiyor. Tek bilinen paravandaki tabela: ‘Taksim Kabataş
Füniküler Sistem İnşaatı.’
Çevresi kapalı olduğu için inşaatın görkemi pek anlaşılmıyor. Ama
burası Taksim’in zemininde 20 metre derinlikte bir çukur. Dibinde ise Gümüşsuyu
Caddesi’nin altına uzanan dev tünel var. Kafalarında beyaz baretleri olan
onlarca işçi eylül ayından bu yana çukurda arı gibi çalışıyor.
Foto muhabiri arkadaşım Levent Arslan ve kontrol amiri İnşaat Mühendisi
Gündüz Başat’la tünele Taksim’den girdik. Kabataş’a doğru yürümeye
başladık. İlk metrelerdeki aydınlık, yerini birkaç dakika sonra koyu bir
karanlığa bıraktı. Duvarlardaki cılız aydınlatmalar yolun aşağıya doğru
eğimle gittiğini anlatmaya yetti.
Derken yokuş başladı. Yerin altına doğru adım adım yürüyoruz. İnşaatın
Kontrol Amiri Gündüz Başat ‘İşte tam Alman Konsolosluğu’nun altındayız.
Burası yerin tam 50 metre altında’ diyor.
Hep birlikte karanlığa doğru gidiyoruz. Tünel ortalara doğru genişliyor.
‘Tünel tek hatlı’ diye açıklıyor bu noktadaki genişliğin nedenini Mühendis
Gündüz Başat. ‘Aşağıdan gelen ve yukarıdan inen vagonlar ortada karşılaşacak.
Tek hatlı raylar burada ikiye çıkacak ve vagonlardan biri sağa diğeri sola
ayrılacak. Bu karşılaşma bölgesini geçip hatlar ileride yeniden teke düşecek.
Karaköy-Tünel arasında çalışan sistemin aynısı.’
Tünelin ortalarını geçerken çalışan işçi sayısının azaldığını
fark ediyoruz. Neden kimse ortada yok, derken söze yine mühendis Gündüz Başat
giriyor. Gururla anlatıyor: ‘Çünkü buralardaki çalışmalar bitti. Tünel
için ilk kazma 27 Eylül 2003’te Taksim ve Kabataş’tan aynı anda vuruldu.
Kazı bilgisayar destekli iki ayrı lazer ölçme tekniği kullanılarak gerçekleşti.
Yerleşim merkezlerinin 30 metre altında 230’uncu metrede sıfır hatayla
birleşmeyi sağladık. Şimdi çalışma tünelin iki ucunda yoğunlaştı.’
Uzaklarda rengarenk ışıklar beliriyor. Işıklar 150-200 metre aşağıda.
Burada dev projektörler, beton karıştıran mikser kamyonlarının farları,
demir profilleri birleştiren işçilerin kaynak makinelerinden saçılan ışık
salkımları lunapark atmosferi yaratmış. Arkalarında ise gün ışığı
beliriyor. Anlıyoruz ki ‘Tünelin sonu’ geldi. 21 basamaklı merdivenden tırmanıyoruz.
Karşımızda Kabataş ve İstanbul Boğazı.
Kabataş’a çıktığımızda Başat, ‘Her seferde toplam 750 yolcu 110
saniyede Taksim’den Kabataş’a inecek ya da Kabataş’tan Taksim’e çıkacak’
diyor.
Yokuş aşağı yürüyüş 20 dakika sürdü
Yokuş aşağı, caddede yürür gibi tüneli geçmek 20 dakika sürdü. Bu
süreye gözlerimizi karanlığa alıştırmak için bekleme,
çalışma sahalarında yavaşlama dahil.Saatte 15 bin yolcu
Tünelde, yaklaşık 3 dakikada bir sefer yapılacak. Saatte 15 bin yolcu taşınacak.
Tünelin iki vagonu 34,5 metre boyunda 2 metre 90 santim yüksekliğinde. Her
birinin ağırlığı 40 ton. 48 oturmalı 327 ayakta olmak üzere 375 yolcu
kapasiteli. İstasyonlarda durma süresi 69 saniye. Kabataş İstasyonu su
seviyesinin 11 metre altında. Taksim İstasyonu ise deniz seviyesinden 63 metre
yüksekte. Sistemin toplam uzunluğu 647 metre. Bunun 544 metresi tünel. Raylar
Kabataş’tan yüzde 22.19 eğimi ile yükselerek Taksim’e ulaşıyor.
Peronlar 40 metre. Vagonların çekme halatları 815 metre, denge halatı da 750
metre uzunluğunda.
Kabataş hatların kesişme noktası oluyor
Taksim-Kabataş Tüneli, Taksim’den 4. Levent’e uzanan metroyu Kabataş-Sirkeci
cadde tramvayı aracılığıyla Sirkeci-Zeytinburnu, Zeytinburnu- Havalimanı,
Aksaray-Esenler hafif metrolarıyla birleştirecek. Bu sayede 4. Levent’ten başlayıp
Atatürk Havalimanı’na ve Otogar’a kesintisiz raylı sistem ağının
kurulmasını sağlayacak. Yeni tünel Gümüşsuyu’nun trafik yükünü azaltırken,
vapur iskelesi ve deniz otobüsü iskelesi, otobüs hattı ve tramvay hattının
kesiştiği Kabataş’ı önemli bir kavşak haline getiriyor.
Nedir bu füniküler sistem?
Yatay asansörü andıran sistem 128 yıl önce, Sultan Abdülaziz zamanında,
Karaköy’den İstiklal Caddesi’ne çıkmak için yapılan 601 metrelik ‘Tünel’in
benzeri. Fransızca’daki funiculaire sözcüğünden uyarlanan ‘füniküler’,
dağlarda ya da engebeli arazilerde, çelik halatlarla çekilen raylı
sistemleri tanımlıyor. Füniküler sistemde çekme ve germe halatlarıyla
birbirine bağlanan iki tren karşılıklı çalışıyor. Alt istasyonda germe
halatı var, elektrikli motorla çalışan bir makara yardımı ile çekme halatı
vagonları çekiyor. Araçlar hat boyunca gidip geliyor. Füniküler sistemin
istasyonlarında tek hat, trenlerin geçiş yapacağı orta noktasında iki hat
bulunuyor.
Maliyet 30 milyon dolar
‘Taksim-Kabataş hattı elektro-mekanik sistemi ve vagonları dahil 30
milyon dolara mal olacak. Bu bütçeyle ayrıca Kabataş’ta 225 araçlık
yeraltı otoparkı yapılacak. Projeyi, Yapı Merkezi İnşaat ve Sanayii A.Ş.
ile İsviçreli Garawente şirketi konsorsiyumu gerçekleştiriyor. Garawente
firması Taksim-Kabataş Tüneli’nin benzerlerinden son olarak 2002 yılında
İsviçre’de sekiz adet yaptı. Bu açıdan güvenimiz sonsuz.’’
Depremde en güvenli yerlerden biri
Kabataş İstasyonu’nun yedi metre üstünde evler olması nedeniyle tünel
inşaatı sırasında büyük bir alana beton püskürtme yapıldı. Bu sayede
evlerin zemin kayması önlendi. Teknik ekip yaptıkları işe o kadar güveniyor
ki ‘Burası 2’nci derece deprem bölgesi ama deprem anında güvenli olmak
isteyenler tünele girsin’ diyorlar.
Hürriyet - Cahit Akyol |