Bu hazine sır oldu
Sabah,
1995'te kül olup restore edilen Sait Halim Paşa Yalısı'nın 1986 yılında
hazırlanan ilk envanterini ele geçirdi. 1986 ile 2002 yılında hazırlanan son
envanter karşılaştırıldığında can yakıcı bir tablo ortaya çıktı.
Bir Oda Dolmaz
24 odalı yalıdaki antikalardan 18 yıl içinde geriye yalnızca bir odayı dahi
doldurmayacak eşya kaldı: Birkaç hat levha ve tablo, 4 kavukluk, 2 vazo, 59
sandalye, birkaç ahşap saksı, masa, büfe ve 19 ahşap korniş...
Bazıları Depoda
Bu eşyalar şimdi Yıldız Sarayı depolarında. Ancak yangın öncesi yalıdan
çıkartıldığı iddia edilen onlarca eşyanın şimdi nerede olduğu bilinmiyor.
Disko da oldu kumarhane de
1960'lı yıllarda Turizm Bankası'na satılan yalı, bir süre kumarhane, ev ve
gece kulübü olarak kullanıldı. 1994'te Çiller döneminde Başbakanlığa devredildi.
1995'te bir kısmı yandı, restorasyon 2002'de sona erdi. Aynı yıl Kültür ve
Turizm Bakanlığı'na devredildi.
Sait Halim Paşa yalısının hazineleri sır oldu
Sait Halim Paşa Yalısı'nda 1986 yılında çıkarılan
envanterde bulunan eşyaların yarısı 2002 tarihli son envantere göre kayıp.
Başına gelmedik kalmayan Sait Halim Paşa
Yalısı'ndaki antika eşyaların yaklaşık yarısı kayıplara karıştı. 1986 ile
2002'de yapılan iki ayrı envanter çalışması karşılaştırılınca aralarında çok
değerli tabloların da bulunduğu 32 parça eşya ile tamamı kristal 29 avizenin
kayıp olduğu ortaya çıktı. Kaybolan antika eşyaların nerede olduğu bilinmezken,
yangından geriye kalan antika eşyalar Yıldız Sarayı Müzesi depolarında çürümeye
terk edilmiş durumda. Tarihi yalı varisleri tarafından 1960'lı yıllarda Turizm
Bankası'na 720 bin liraya satıldı. Bir süre kumarhane ve gece kulübü olarak
kullanıldı. Turizm Bankası'na ait iken 1986'da yapılan envanterde, yalıda
19'uncu yüzyıldan kalan halıdan büfeye, pahalı avizelerden yine paha biçilmez
tablolara kadar her şey tek tek fotoğraflandı ve değer biçildi.
äMilyarlık Tarihi Eser
Sait Halim Paşa sorumluları olarak Galip Çağla ve Enis Efsen'in imzaları
bulunan envanterde sarkıt şeklindeki cam avizelere 100 milyon lira, ceviz
kütüphanelere 20 milyon lira, 16. Louis üslubu ahşap sehpaya 20 milyon lira, 15.
Louis üslubu sandalyelere ise 30 milyon lira değer biçildi. 1994'te Tansu
Çiller'in döneminde Başbakanlığa devredilen yalının çatısında restorasyon
çalışmaları başladı. Eski ANAP Milletvekili Halit Dumankaya da Ocak 1995'te TBMM
kürsüsünden yaptığı konuşmada yalının yağmalandığını ve ardından yakılacağını
duyurdu. Dumankaya'nın bu sözlerinden tam 11 ay sonra yalının çatısında yangın
çıktı. Yalı yanmadan önce içindeki değerli tabloların ve tarihi objelerin
kaçırıldığı iddia edildi. Ancak kimse geriye ne kaldığını bilmiyordu.
Son Envanterde Şok
Ta ki, yalı yangından kurtarılan eşyaların envanteriyle birlikte Ocak
2002'de Başbakanlıkça Kültür ve Turizm Bakanlığı'na devredilene kadar.
Başbakanlık, yalının demirbaş eşyalarını tek tek fotoğraflayarak Bakanlığa
devretti. Asıl şok da o zaman yaşandı. 1986 ile 2002 envanterleri
karşılaştırıldığında yalının 24 odasını dolduran eşyalardan geriye ancak bir
odayı döşeyecek kadar eşya kaldığı görüldü. Geriye 44 avizeden 15'i, yüze yakın
sedef kakmalı sandalyeden sadece 59'u kalmıştı. Dönemin Kültür Bakanı Fikri
Sağlar yalı yandıktan sonra kalan kültür varlıklarının tespiti yapılması
gerektiğini belirterek, "Başbakan Çiller, bunu engellemişti" dedi. Eski İtfaiye
Daire Başkanı Abdurrahman Kılıç ise, yalı 1992'de gece kulübü olarak
kullanıldığında yangın alarmı kontrolü için bir ekip gönderdiğini ancak bu
ekibin içeriye alınmadığını söyledi. Tansu Çiller'le görüşme talebimizi ise
telefona çıkan Çiller'in danışmanı "Bizim gündemimizde AB süreci var. Sait Halim
Paşa yok" diyerek reddetti.
Sabah - İnci Döndaş |