reklam

15 Ocak 2005 Cumartesi
Ana Sayfa > Haberler

Mimarlık Öğrencilerinden UIA’ya Hazırlık

3-7 Temmuz 2005 tarihleri arasında Uluslararası Mimarlar Birliği’nin (UIA) İstanbul’da düzenleyeceği 22. Dünya Mimarlık Kongresi öncesinde Türkiye’nin bir çok mimarlık fakültesinden gelen öğrenciler hazırlık çalışmaları için toplandı. Bahçeşehir Üniversitesi Beşiktaş Kampüsü’nde yapılan atölye çalışmalarının teması Aşırı- Extreme üzerineydi.

Mimar Sinan Üniversitesi’nden Yeditepe Üniversitesi’ne kadar bir çok üniversiteden katılımın olduğu atölye çalışmasında öğrenciler aşırı-extreme konusuna çeşitli yerlerden yaklaşarak aşırı ön başlığına sahip yedi çalışma grubu oluşturdular. Aşırı Su, Aşırı Zaman, Aşırı Düğüm, Aşırı Şeffaf, Aşırı Kolay, Kaos ve Engel başlıkları altında öğrenciler hem bireysel hem de grup çalışmalarını sürdürdüler.

Temalar ve Çalışmalar
Daha çok kelimelerin simgesel anlamlarına değinildiği, temaların zihinde çağrıştırdığı simgelerin kağıda döküldüğü çalışmalarda öğrenciler, bir yandan da mimarlık ile bu simgeleri eşleştirmeye çalıştılar. Ancak bu tip çalışmalar, daha uzun ve sürekli zaman aralıkları ile yapıldığında verimli bir çalışma ortamı yakalandığı, başarılı ürünler ancak bu şekilde ortaya çıktığı için kısa süreli atölye çalışmalarının başarısı öğrencilerin o anki yaratıcılıklarına ve konsantre olabilme güçlerine bağlı oluyor. Nihai üründe sadece simgesel göndermeleri olduğu için mimarlık gibi kökleri derine uzanan bir konuya bu simgeleri bağlamakta güçlük çekilebiliyor.

Workshop çalışması sürecinde ortaya çıkan fikirlerden bazılar şöyleydi:

Aşırı düğüm grubunda öğrenciler düğümden ne anladıklar, düğümün içinde düğüm olabilir mi, düğüm bir noktadan mı başlar gibi sorularla çalışmalarına başladılar. Mimarın düğümün neresinde olduğu ve düğümün hengi noktasında durduğu tartışıldı. Aşırı şeffaf grubu konuya mekan üzerinde yaklaşarak mekanın içerisinde şeffaflığın ne olduğu, şeffaflığın sadece şeffaf malzeme ile verilip verilemeyeceği, yüzen bir mekanın şeffaf olup olmadığı üzerine tartıştı. Workshopun sonundaki sununlarında ise şeffalık ve duvarlar üzerine eğildiler ve simgesel bir anlatımla insanların şeffaf ve açık olmak adına duvarları yıktığını fakat yerine başka duvarlar ördüklerini anlattılar.

Aşırı kolay grubunda “kolay” kelimesinden ne anlaşıldığı, kolayın en güzel anlatım yolları olarak basit geometrik şekiller ve basit çizim teknikleri olarak belirlenirken düşünmemenin de en kolay şey olduğu, düşünmemenin bile düşünülmediğine değinildi. Aşırı tarih temasında zamanın anlamlandırılması ve zaman diyagramlarında mimarlık ürünlerinin yoğunluğu işlenirken, aşırı su grubu temaya uygun ortamda mimarlık üretimine eğildi. Aşırı kaos da ise kentleşme içerisindeki kaos işlendi. Ancak kaos kelimesi kentleşmenin kendiliğinden olan, kendi dinamiği ile oluşmuş kaosu ile değil kentleşmedeki engellenemeyen yapılaşmanın kaosuyla eş anlamda kullanıldı.

Atölye Çalışmaları Üzerine Genel Bir Değerlendirme
Daha fazla katılım ve ciddi bir yaklaşımla çok daha başarılı sonuçlar elde edileceğine inandığımız bu tip atölye çalışmalarında “orada bulunmanın” değil de “orada çalışmanın ve üretmenin” önemli olduğunu öğrencilerin kavraması gerekiyor. Bir başka önemli nokta ise atölye çalışmalarının değerlendirilememesi: Çeşitli üniversitelerden bir araya gelerek birarada çalışma fırsatını iyi değerlendirmek okul dışında da eğitimin devam ettiğini kavramak anlamına gelir ki o zaman gerçekten atölye çalışması amacına ulaşabilir.
Arkitera - Gülin Şenol

 

Ocak 2005 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
      01 02
03 04 05 06 07 08 09
10 11 12 13 14 15 16
17 18 19 20 21 22 23
24 25 26 27 28 29 30
31            
diğer aylar için tıklayın

Ağaçları ormana dönüştürmek, denizleri temizlemek... Doğal çevremiz ile ilgili görüşlerimiz Çevre forumunda...

Arkitera.com/forum

  

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz