reklam

07 Şubat 2005 Pazartesi
Ana Sayfa > Haberler

Çevrenin kalbine beton

Yapılaşmanın en aza indirilmesi için yasal önlemlerin alındığı bölgede kurulması planlanan çimento fabrikası hem insan sağlığını, hem sit alanlarını hem de hem verimli arazileri tehdit ediyor.

''4 bine yakın tescilli evin bulunduğu, 13 kentsel sit, 43 doğal sit ve 97 arkeolojik sit alanıyla Muğla, ayrıca özel çevre koruma bölgeleri ve çok geniş orman alanlarıyla da koruma hukukunun en yaygın uygulandığı ilimiz...''

Muğla Valisi Hüseyin Aksoy , Muğla Üniversitesi'nden Prof.Dr. Adnan Diler 'in yönetiminde gerçekleşen ''Kültürel ve Doğal Kaynak Yönetimi Ön Araştırması'' na ait kitabın sunuşunda bunları söylüyor...

Aynı araştırmaya göre yine Muğla'da dağlar, vadiler, deltalar, ormanlar, kumullar vb. yerlerin dışında kalan ''yerleşime uygun alanlar'' ilin yüzde 30'unu oluştururken buraların da yaklaşık ''yarısında'' sit kararları bulunuyor...

İşte böylesine genişlikte ''imar kısıtlaması'' olan ve yapılaşmanın en düşük oranlarda tutulması için tüm yasal önlemlerin alındığı; sadece tarihsel ve kültürel değil, doğal zenginlikler bakımından da ülkenin ''cennet bölgesi'' olarak ün yapan bir ilimize, yıllardır dayatılan ''çimento fabrikası'' yeniden gündemde...

Üstelik fabrika Yatağan ilçesinde kurulacak. Arkadaşımız Özcan Özgür 'ün bildirdiğine göre, mayısta temeli atılması planlanan ''betonlaşma'' fabrikası için Kafaca ve Kaplancık köylerinin bulunduğu ovaya ''hâkim'' konumundaki Çomak Tepesi 'nde 100 dönümlük bir arazi satın alınmış.

Yani, sebze, meyve ve tütünde Muğla'nın en verimli ovalarından birinin ''tepesinde'' yer alacak çimento fabrikası, sadece bu konumuyla bile tozunu, dumanını ve kirini ''en geniş alana'' yayacak. Bir yandan ilin genelindeki SİT'lere göz koyan ''betonarme yapılaşmaya'' malzeme desteği verirken bir yandan da ''üzerine çullandığı'' yemyeşil ovada tarıma ve insan sağlığına yeni bir ''darbe odağı'' oluşturacak...

Muğla'nın ilk koruma kararlarında imzası bulunan 1970'lerin ve 1980'lerin belediye başkanı ve eski Bayındırlık Bakanı Erman Şahin bu kaygılarını anlatmasına ve Muğla Valisi Hüseyin Aksoy da ''Sit alanına izinsiz çimento, tuğla, demir vb. gibi inşaat malzemesi sokulamaz..'' uyarısını her fırsatta dile getirmesine rağmen inşaat malzemesi bir yana, çimento fabrikasına nasıl izin verilebiliyor?

Yatırımın sahipleri, Denizli Sanayi Odası Başkanı Abdülkadir Ulusu başkanlığında 120 işadamı... Bu grup adına geçenlerde Yatağan Belediye Başkanı'nı ziyaret eden Ulusu, fabrika kurulduğunda işsizliğin azalacağını ve ilçe ekonomisinin güçleneceğini söylüyor.

CHP'li Başkan Haşmet Işık ise ''İlçemizin çehresi değişecek" diyerek fabrikaya destek verdiğini açıklıyor... Belediye başkanının hem ''partilisi'' hem de meslekte ''ağabeyisi'' olan Erman Şahin ise ''Yatağan'da bu fabrika yerine Muğla Üniversitesi'ne bağlı fakülteler, yüksekokullar kurulmalı..'' diyor ve ekliyor:

''Geçen yıl Muğla'da 2 milyonun üzerinde turist konakladı. Muğla Üniversitesi'nin öğrenci sayısı 14 bini aştı. Bu rakamlar Muğla'nın geleceğinin asıl tercih rakamları; çimento üretimi değil...'' Fabrikanın ''izin alma'' sürecinde herkesi şaşırtan bir başka gelişmeyse ''ÇED Raporu'nun olumlu olması'' ...

ÇED Raporu'nda, temel sorunun genelde Muğla ilinde ''Sit dokularını tehdit eden betonarme yapılaşmayı özendirmemek'' olduğuysa göz ardı ediliyor.
Cumhuriyet - Oktay Ekinci

 

Şubat 2005 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05 06
07 08 09 10 11 12 13
14 15 16 17 18 19 20
21 22 23 24 25 26 27
28            
diğer aylar için tıklayın

Yapı sektörünün uygulama alanına yönelik genel tartışma konuları Uygulama forumunda

Arkitera.com/forum

  

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz