reklam

19 Şubat 2005 Cumartesi
Ana Sayfa > Haberler

'Kira Öder Gibi Konut' Bir Aldatmaca mı?

Resmi kişilerin ağızlarından ''kira öder gibi konut'' edindirme sözleri sık sık yinelenmektedir. Bununla büyük ölçüde, SPK'ye hazırlattırılan gayrimenkul ipoteğine dayalı kredi modeline ilişkin yasa taslağı ile bugüne değin hazır konuta kredi veren bankalar ile öbür finans kuruluşlarına konut kredisi için kaynak yaratılması amaçlanmaktadır. İpotek karşılığında verilen konut kredisinin ikincil piyasalarda senet olarak ''menkulleştirilip'' alınıp satılması yoluyla kaynak yaratılması erekleniyor. Önemli olan, bitmiş-hazır konuta kredi sağlandığından bu kaynaktan yap-satçı kuruluşların konut piyasasına etkin biçimde katılmasıdır.

Yoksa, arsa sağlamadan alt ve üstyapıların yapımı sürecinde örgütleyici ve üretici olarak gücünü kanıtlamış olan konut kooperatifleri için bu model, gerekli önlemler alınmadıkça, hiçbir anlam taşımamaktadır. Biriktirim gücü yüksek olan katmanların yararlanacağı bu modelin, düşük ve alt-orta gelir düzeyindeki aileler için işlerliği yoktur. Daha çok biriktirim gücü yüksek olan üst-orta ve üst gelir düzeyindekilerin yararlanması için düşünülmüştür.

Oysa, 50'li yıllardan başlayarak orta gelirli aileler, Türkiye Emlak Kredi Bankası'nın uyguladığı tasarruf mevduatına dayalı ipotekli kredi sistemi 'nden yararlanarak ev sahibi olmuşlardır. Bankada açılan hesapta, belli bir sürede belirli (maloluş değerinin dörtte biri tutarında) bir biriktirimi sağlayanlara, bunun üç katı tutarında oldukça elverişli bir faiz ve on on beş yıllık vadeli kredi sağlanıyordu.

Bunun gibi, SSK'nin biriktirimi olan işçilere kendi kaynaklarından kredi sağlayarak onları ev sahibi ettiğini biliyoruz. Bu da iki yıl içinde kredinin üçte birinin biriktirilmiş olması ilkesine dayanıyordu.

Her iki model de kooperatiflerde örgütlenmiş olmayı önkoşul olarak gerekli görüyordu. 80'li yılların ortalarında, taşınmaz karşılığında verilen arsa ve konut sertifikası dizgesi uygulamaya konulduysa da başarılı sonuçlar alınamamıştı.

Bütün bu deneyimler ve kazanımlardan yararlanmak yerine, başta ABD olmak üzere, kalkınmış anamalcı toplumlarda yararlanılabilen taşınmaz ipoteğine dayalı ''menkulleştirilmiş'' (borsada alınıp satılabilen senede dayandırılmış) kredi dizgesine geçilmek istenmektedir.

Biriktirime dayalı olmak üzere konut isteminin örgütlenmesinde, konut üretiminde gücünü kanıtlamış olan kooperatiflerin üretecekleri konutlar için üyelere kredi sağlanması tasarı taslağında yer almamaktadır. Öngörülen dizge, yalnızca yapımı bitmiş ''hazır konut'' lar için kredi öngörmektedir. Türkiye Emlak Kredi Bankası ve SSK kredilerine benzer düzenlemelere gidilmesinde yarar vardır.

Gelir dağılımındaki dengesizliklerin giderek derinleştiği, gelir düzeyinin yetersizliği karşısında, konut politikamızın bir açmazı da, alt gelir katmanlarındaki biriktirimi olmayan, borç harç yaşayan kesimin konut gereksinmesinin toplu konut uygulamalarının ve getirilmek istenen ''kira öder gibi konut edindirme'' dizgesinin kapsamı dışında bırakılmış olmasıdır. Bu katmanlar için ipoteğe dayalı kredi dizgesi önerisinin bir anlam taşımadığını vurgulamalıyım. Söz konusu hane halklarının bu yoldan ''keselerine uygun konut'' edinmelerine olanak yoktur.

Bu durumdakiler için gecekondu, kaçak yapılaşma tek çözüm yolu olarak kalmaktadır. Kiralık konut, evini yapana yardım, evini kendin tamamla yoluyla devletin bu kesimin sorunlarına çözüm üretmesi gerekir. Yoksullar için arsa sağlanmasında ve konut üretiminde, kent yönetimleri etkin bir duruma getirilmeli, devlet de bu amaçla gereken desteği vermelidir.

Sık sık başvurulan imar ve gecekondu bağışlamaları ile özendirilen gecekondulaşmaya, kaçak yapılaşmaya dur demenin zamanı gelip geçmiştir. Zararın neresinden dönersek dönelim, kentlerimizi kaçak yapılaşmadan kurtarmak zorundayız.
Cumhuriyet - Cevat Geray

 

Şubat 2005 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05 06
07 08 09 10 11 12 13
14 15 16 17 18 19 20
21 22 23 24 25 26 27
28            
diğer aylar için tıklayın

Platform

Arkitera Platform 2004 - 2005, toplantılarının beşincisi 4 Mart 2005 tarihinde Yunus Emre Kampüsü Halk Bilim Araştırmaları Merkezi Salon 2003'te gerçekleşecek.

Yönetici: İhsan Bilgin
Davetli Tartışmacılar: 
Halit Halaç
, Kenan Güvenç, Hasan Özbay, Han Tümertekin, Ali Ulu


Kale Grubu'nun  katkılarıyla

  

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz