Abdurrahman Hancı İç
Mimarlık Öğrencilerini Ağırladı
Yeditepe Üniversitesi İç Mimarlık
Kulübü öğrencileri ünlü mimarlarımızdan Abdurrahman Hancı’yı 17 Şubat tarihinde
ziyaret ettiler. Mimarlar Odası tarafından 5. Sinan Ödülü ile onurlandırılan,
son zamanlarda daha çok iç mimari ve mobilya tasarımlarıyla ilgilenen
Abdurrahman Hancı ve eşi Jacquoline Hancı, Yeditepe Üniversitesi İç Mimarlık
Kulübü öğrencilerini son derece samimi bir şeklide ağırladı.
1923 İstanbul doğumlu Abdurrahman
Hancı, Galatasaray Lisesi’nden mezun oldu. Ardından Güzel Sanatlar Akedemisi
Mimarlık Bölümü’nü bitirdi. Staj için gittiği Fransa’da yıkılmış olan La Havre
kentinin yeniden yapılandırılmasında 1947 ve 1948 yılları arasında Auguste
Perret’in yanında işe başladı.
Türkiye’deki ilk yapıtı Beyoğlu’ndaki
Kitap Sarayı olan Hancı, yakın arkadaşlarıyla beraber Türkiye’de bir ilki
gerçekleştirerek İMA Özel Mimarlık Bürosu’nu açtı. Abdurrahman Hancı, “O dönemde
işlerin yoğunluğu nasıldı? Maddi sıkıntılar çektiniz mi?” sorularına “Her zaman
geçinecek kadarını istedim, para ikinci plandaydı. Zaten ihtiraslı bir kişiliğe
sahip değilimdir.” diye cevap verdi. Başarının şanstansa çalışmayla ve emekle
geldiğine inanan Hancı, NATO Genel Merkez Binası’nın yapımına Türk mimar olarak
çağırıldı ve on yılı aşkın bir süre Fransa’da kaldı. Bu süreçte Belle Hazır
Giyim Mağazası, mobilya tasarımları gibi işlerde de çalıştı.
“Koşullar, İstanbul şimdiki gibi
olsaydı bü yük ihtimalle Türkiye’ye dönmezdim” diyen duayenimiz o zaman da çok
düşünmesine rağmen Divan Oteli’nin mimarı olması için yapılan çağrıyı ve
Türkiye’ye dönüşü kabul etti. Aslında Divan Otel projesi için gelmiş olsa da
dönüş sonrası ilk işi Galeri 1 oldu. Hancı, Galeri 1’in yaptığı işler içinde
özel bir yeri olduğunu da belirtti.
Mimarlığın sanat; meydana getirilenin
de değerli bir sanat eseri olduğunu sık sık vurgulayan Hancı, ortağı olduğu
MİMAT Mimarlık Ltd. Şirketi’ni kurmuş; Divan Otel; Divan Pub; İzmir, Ankara,
İstanbul, Viyana Vakko Mağazaları; Bodrum ‘Egeria’; Ankara Cumhurbaşkanlığı
Dışkonuklar Köşkü ve İstanbul’da daha birçok önemli esere de imzasını attı.
Hancı;
“Divan Otel ve Vakko Mağazalarında hala
en ufak işlerde dahi bana sormaları beni onurlandırıyor; çünkü bu mimara ve
esere olan saygıdır; Fransa’da yapı ölene kadar yapan mimarındır ve işler ona
sorularak, onayı alınarak yürütülür. Ben Türkiye’ de bu tarz davranışlarla
oldukça nadir rastladım.” diyerek de sitemini belirtmiştir.
Hancı Ailesi , öğrencilere iş
hayatlarını ve nasıl tanıştıklarını büyük bir coşkuyla, içtenlikle anlattılar.
Abdurrahman Bey’in mimarlığını yaptığı, ince detaylarla işlenmiş ve modern
mimari akımını yansıtan huzur dolu evlerinde en ince ayrıntılarına kadar her
şeyi gösterdiler. Hancı çifti, bu küçük sohbet sırasında bol bol öğüt vermeyi de
unutmadı. Yaşına rağmen 6 ay öncesine kadar aktif durumda olan Abdurrahman Bey,
iç mimarlık öğrencilerine sık sık “İç mimarlarında mimar olduğunu, iç mimar ve
mimar diye bir ayrım yoktur; mimar içten başlar ve bütünü yaratır!” diyerek de
tüm iç mimarlara seslenmeyi unutmadı.
Yeditepe Üniversitesi İç Mimarlık Kulübü |