Moskova'da Bayram...
60 yıl önce bugünlerde insanlık
nefesini tutmuş, Hitler 'in yenildiğini ''resmen'' duyuracak haberleri
bekliyordu. Derken 9 Mayıs 1945 'te radyolar sonuna kadar açıldı, insanlar
sokaklara döküldü ve ''2. Dünya Savaşı'nın bittiği'' haberleri dünyanın her
köşesinde kutlanmaya başlandı...
Gerçi savaşın ''galipleri'' , özellikle
de ABD , insanlığa karşı hiç de ''suçsuz'' sayılmazlardı. Nazilerin kaybetmiş
olması, örneğin Hiroşima ve Nagazaki 'ye atılan atom bombalarını asla
aklayamazdı...
Ancak ''faşizm'' öylesine nefret
uyandırmıştı ki galipler aynı zamanda ''kurtarıcı'' gibiydiler. İlerleyen
yıllarda da bu konumlarını ''demokrasinin küresel bekçileri'' (!) olarak
kullandılar; üstelik en acımasız faşist diktatörlükleri destekleyerek; hatta
kendilerine bağlayamadıklarının ülkelerine bombalar yağdırarak...
Yine o sevinçli günlerde, Hitler'in
durdurulmasını en büyük coşkuyla kutlayanlar ise kuşkusuz ''Sovyet halkları''
ydı...
Milyonlarca insanın yaşamı pahasına
ülkelerini faşizme teslim etmeyerek savaşın sonucunu belirleyen Sovyet halkları,
9 Mayıs'ı en büyük ''Zafer Bayramı'' olarak ilan ettiler. Bu destansı direnişin
anılarını yaşatmak için de aynı yıl Moskova 'da 135 hektarlık bir alanı ''Zafer
Parkı'' olarak düzenlediler. Rusçada ''saygı'' anlamına gelen ''Poklonnaya''
tepesinde 7 Ekim 1945'te açılışı yapılan parkı, savaşta yitirdikleri
insanlarıyla birlikte tüm dünya halklarına adadılar...
Şimdi, işte bu parkta, tarihsel zaferin
''60. yıldönümü'' kutlanacak. Her yıl 9 Mayıs'ta düzenlenen törenlerin ve
eğlencelerin belki de en görkemlisi Moskova'da yine günlerce yaşanacak...
Yurtseverler parkı
Geçenlerde St. Petersburg 'daki mimarlar toplantısından dönerken Moskova 'da
uçak değiştirmek için beklenen 7 saati kent merkezinde geçirdim. Mimarlar
Odası'nın emektarlarından, önceki dönemlerin Genel Sekreteri Arif Şentek , orada
çalıştığı inşaattan zaman ayırıp bana kenti gezdirirken özellikle Zafer Parkı
'na götürdü.
Park içindeki, inşaatına 10 yıl önce
başlanan ve adına ''1941-1945 Büyük Yurtseverlik Savaşı Merkez Müzesi'' denilen
yeni müze binası 60. yılda açılacak şekilde tamamlanmış. Hemen önünde yine bu
zaferi simgeleyen ''anıtsal sütun'' un yüksekliği ise 145 metre ve üzerinde
sayısız kabartma figürle ''kahramanlar'' betimleniyor...
Eski Sovyetler Birliği dönemindeki
Müslüman toplumlar için de zarif bir caminin yer aldığı parkta en etkileyici
anıt ise 1941-1945 arasında yaşanan dramı anlatan ''Halkın Direnişi Heykeli''
...
Nazi saldırılarına karşı,
Sovyetler'deki tüm halkların yurtlarını ''birlikte'' savunduklarını anlatan ve
savaş süresince sivil yaşamın bile nasıl askerileştiğini gösteren heykelin
çevresinde de aynı direniş için ''her ulusun kendi diliyle'' yazdığı anı taşları
yer alıyor...
Her biri diğerine yaslanmış olarak
sıralanan, yaklaşık 1mx1m büyüklüğündeki bu taşlardan, örneğin ''Azeri'' lere
ait olanını, üzerindeki yazı Latin harfleriyle olduğu için kolaylıkla
okuyabildik:
''Şehidlerin ruhu şad olsun, mukaddes
hatıraları asırdan asıra yaşasın...''
Diğer ulusların taşlarında da kendi
alfabeleriyle ve kendi inançlarıyla aynı dilekler olmalıydı. Arif Şentek geçen
seneki kutlamalara ait gözlemlerini anlatırken şunu da ekliyordu: ''Savaşı
yaşamış yaşlılara gençlerin gösterdiği saygı çok etkileyici. Onları gruplar
halinde ziyaret edip çiçekler veriyorlar. Tarihlerine ve büyüklerine olan
ilgileri, eğitimdeki yurtseverlik bilincinin sonucu değil mi?''
Uçak saatine doğru Zafer Parkı'ndan
ayrılıp Arbad Sokağı 'na giderken düşündüm. Acaba bizim ''Kurtuluş Savaşımız''
için neden böylesine bir parkımız, anıtlarımız ve müzemiz hâlâ yok?...
Rusya'daki 9 Mayıs Bayramı 'nı biz de
kutluyoruz...
Cumhuriyet - Oktay Ekinci |