Bafa Gölü ölüyor
Milas'ın Bafa Gölü üzerindeki Kapıkırı
köyünde yaşayan çevre gönüllüsü bir ekonomist Cemal Yalınpala, Datça-Knidos'taki
doğal alanların kaçak yapılaşma sonucu bozulmasını konu alan yazımız üzerine
e-mail göndermiş. Zeytinliklerle kaplı "Bafa Gölü'nün ölmekte olduğunu" hüzünle
anlatıyor.
"1- Gölün, Büyük Menderes ile olan
bağlantısı Söke Ovası'nı sulamak için seddelerle tamamen kesildi. Tuzluluk
arttı. Yosunlar yüzeye çıkıyor ve çürüyor yaz aylarında. Göl yazın kokmakta.
Turist gelmiyor. Haklılar. Denizden yavrulamak için balık da gelemiyor, seddeler
yüzünden. Senede 500 bin tona yakın balık yakalanırmış gölde. Ekolojik dengesi
bozulan gölde kuş sayısı ve turları da azaldı. Müzelik sayıda flamingo, pelikan,
Kanada kazı ve meke kaldı. Tuzlanma, gölün çevresindeki yaylaları da olumsuz
etkiliyor. Verim yok. Gölün bitmesi, turizmi, balıkçılığı ve tarımı yaktı. Bu ne
biçim tabiat parkı?
2- Zeytin fabrikalarının atıkları
(zehirli kara su) arıtmasız göle gidiyor. Bafa kasabasının ve Kapıkırı köyünün
çöpleri göle giden bir dere yatağında yakılıyor ve bir kısmı da, zeytin kara
suyu ile birlikte aynı dereden simsiyah renkte göle akmakta.
3- Kapıkırı, antik Herakleia kenti
üstünde. Antik kentte Athena Tapınağı ve sur duvarları ötesinde görülecek bir
şey yok. Bafa Gölü ve köyün yerel kültürünü görmek için geliyor insanlar. Onlar
da bitmek üzere. Tiyatro ağaçlarla kaplı. Etraf çöp içinde. Hiçbir bakım yok.
Köy 1. derece sit alanı içinde, köylüye bir tuvalet yaptırılmıyor, evlenecek
gençler için yatak odası yapmak yasak. Ağır cezalar veriliyor. Gençler köyü terk
ediyor. Köy, 10-15 yıl içinde antik kent gibi olacak!
Köylü soruyor: Antik kent korunsun ama
neden göl, insanlar, ekonomi, yerel kültür ve kuşlar korunmuyor. (Cemal Bey,
sadece 3 pelikan görmüş!) Eski evleri onarıp turizm yapmaları yasak. Köyle
birlikte insanlar yok oluyor.
4- Köylüye yatacak oda, tuvalet
yaptırmayan devlet, Muğla çevresindeki ören yerler için prefabrik yuvarlak ağaç
gişe ve tuvaletler sipariş etmiş. Yalnız ağaç kulübeler 12-13 milyar eder.
Fayansı, tuvaletiyle 30-40 milyarı bulur. 1. derece sit alanı içinde yapılıyor
tuvalet. Devlet tarafından hem de anıtlar kurulunun izniyle.
Tuvalet bin yıllık, anıt zeytin
ağacının dibine yapıldı. Makineler, köklerinin bir bölümünü kopardılar
gözlerimin önünde. Jandarmaya, Milas Müzesi Müdürü'ne gittim, kaymakamın yazı
işleri müdürüne telefon ettim durdurmak için. Haklısınız dendi ama bir şey
yapılamadı.
Bu ağaç kurtarılmalı, tuvalet
durdurulmalı. Çok geç değil, henüz zehir akmadı, köküne." Bafa Gölü ölüyor.
Milas üzerinden Bodrum'a geçerken, uzaktan bu trajediyi anlamak zor. İyi ki
Cemal Yalınpala gibi çevre dostları var.
Milliyet - Derya Sazak |