Mermerde
milliyetçilik olur mu?
Son yıllarda doğal taştan elde edilen malzemeler mimar ve dekoratörler
tarafından daha fazla tercih edilmeye başladı. Dünyanın her yerinde, gelişen ve
büyüyen yapı sektöründeki bu yeni anlayış, mermer tüketimini önemli ölçüde
arttırdı. Dünya mermer rezervlerinin % 40'ına sahip olan Türkiye, üretimde %
3.1'lik bir payla dokuzuncu, ihracatta ise % 2.3'lük payla, sekizinci sırada
bulunuyor. Zengin rezerv kapasitesi, 400 çeşit renk ve doku kalitesi ile oldukça
önemli avantajlara sahip. Ancak sektör politikalarındaki yanlışlık ve
yetersizlikler, bu alandaki avantajlarımızı gerektiği gibi kullanmamıza engel
oluyor. Sektörün önündeki en büyük tehlike, ucuz ve düşük kaliteli Çin
graniti. Dünyanın en kaliteli ve en zengin doğal taşlarına sahip olan Türkiye,
kendi yapılarında Çin granitini kullanıyor. Denizli Adliye Sarayı'nda, Pamukkale
Üniversitesi Kampusü'nde, Atatürk Havalimanı'nda, İstanbul Büyükşehir
Belediyesi'nin Bağdat Caddesi'nde yaptığı düzenlemede Çin graniti kullanılmış.
İzmir Adliye Sarayı'nda ise İspanyol graniti tercih edilmiş. Mermerimiz, yedi
yıldızlı Burj Al Arab Oteli'nde, Gloria Estefan'ın evinde, Fransa
Parlamentosu'nda, ABD temsilciler Meclisi'nde kullanılıyor ama ne acıdır ki,
Türk kamu binalarında tercih edilmiyor. Bu çelişkinin temel nedeni, acımasız
rekabet koşulları. Çinliler, granitin metrekaresini 4 dolara yerine teslim
ederken, Türk mermerinin fiyatı 5-20 dolar arasında değişiyor (Türkiye' ye ithal
edilen mermerlerin radyoaktiviteye sahip olması nedeniyle kanserojen olduğu
iddia ediliyor ve Avrupa ve ABD'de yasaklandığı söyleniyor). Aradaki birkaç
dolarlık fark nedeniyle Çin granitinin tercih edilmesi yerli üreticiyi isyan
ettirmiş. Girdi maliyetlerinin yüksekliğinden dolayı ucuz ürünlerle rekabet
edemeyen yerli mermerciler feryat ediyor. Esenboğa Havalimanı'nın ihalesini alan
müteahhit firmanın Çin graniti kullanacağının duyulması ise bardağı taşıran son
damla olmuş. Konunun uzmanlarına, Ankara'nın dışarıya açılan bu yeni
çehresinde Çin granitinin kullanılmasının ne anlama geldiğini sordum. 130.000
metrekare alanda kullanılacak granit için Çin'e ödeyeceğimiz paranın dışında,
bize maliyetinin yaklaşık 4 granit fabrikası ve ocaklarda çalışacak 1000 işçinin
1 yıl istihdamı olacağını söylediler. Dünyanın her yerinden gelecek yabancılara
hazırladığımız ücretsiz teşhir alanlarının Çin'e sağladığı gizli reklam avantajı
ise bir başka handikap. Buna derhal bir çözüm bulmak şart. İtalyanlar kendi
sanayicisini korumak için belli oranda yerli taş kullanımını zorunlu hale
getirmiş. Bizde de hiç olmazsa devlet ihalelerinde şartnamelere konacak özel
maddelerle yerli malzeme kullanımı zorunlu hale getirilmeli ve sektör korunmalı.
Bu küçük tedbir, sadece milyonlarca dolarlık ithalat tasarrufu sağlamakla
kalmayacak aynı zamanda, yerli mermer sektörümüze yeni istihdam ve yatırım
olanakları da hazırlayacak.
Akşam - Turhan Çömez |