Keçileri kutsayan ressam
Ressam Lütfü Cülcül, Antik
Sanat Galerisi’nde açtığı son solo sergisinde şair Can Baba’nın mekânı
Datça ile ilgili izlenimlerini izleyiciyle paylaşıyor. Datça’nın plastik
dille nasıl ifade edildiğini görmek isteyenlere...
Günlerce gerdiğim yaydan fırlamıştır ok! Tuvalle adeta didişir, savaşırım,"
diyor ressam Lütfü Cülcül. Son yapıtlarında da bu didişmenin hikâyesini
renkçi ve lekeci bir tavırla anlatıyor. Cülcül, 1949 Sivas Zara doğumlu.
Marmara Güzel Sanatlar Fakültesi mezunu. Bilgisayar kurdu ressam bir erkek çocuğu
babası. Oğlu sayesinde 90’lı yılların başında ressamlar henüz web
sitesi nedir bilmezken, o resimlerini Internet üzerinden pazarlamaya başladı.
Böylelikle resmi, kendi kendine dünya pazarında yerini buldu. Uzunca bir süre
Dadyadost Sanat Galerisi’yle çalışan Cülcül, resim serüvenini bir savaşa
benzetiyor ve bu savaşı şöyle tanımlıyor:
"Ellerimle, parmaklarımla hatta tüm bedenimle sürerim boyayı tuvale. İki
düşman gibiyizdir bazen, ben ve tuval. Ben kazanınca o uysallaşır, dostum
olur. Parmaklarımın ucuyla dokunduğumda, titrediğini hisseder, huzur
bulurum. Bazen o direnir bana, savaş sürer gider..."
Lütfü Cülcül’ün son dönem resimlerinin sergilendiği Antik Sanat
Galerisi’ndeki duvarlara asılı resimlerin çoğu Datça’da, rahmetli Can Yücel’in
mekânında yapılmış. Bu yüzden Cülcül, bu sahil kentinin tüm özelliklerini
tuvallerine sığdırmaya kalkışmış. Özellikle de Datça’nın her türlü
patikasında, denize dik yokuşlarında ya da uçurumlarında bir an olsun tökezlemeyen
keçileri... Cülcül, bu Datça’nın isimsiz inatçı kahramanlarını tuvale
aktarırken onları adeta kutsamış. Beyaz bir keçinin tüm kenti ayakları
altına aldığı tablo bu durumu en güzel anlatanlardan sadece biri. Diğer
resimlerde de ressamın kendi kendiyle yaptığı savaşa, Datça’nın vahşi
doğası ve sürprizli kırmızı çiçekleriyle nasıl alabildiğince izin
verdiğini görüyoruz. Mart 2002 tarihli yazısında sanat tarihçi Dr. Kıymet
Giray da Cülcül’ün Datça izlenimlerine dikkat çekiyor:
"Cülcül tuvallerinde lekeler simgelere, simgeler kent görünümlerine dönüşür.
Datça sahilleriyse, Cülcül lekelerine tutsak olur. Lirik şiirsel
peyzajlara... Kimi zaman bir keçi, bazen kırmızı çiçeklerle lekelenen bir
çalı, yer yer bir balık, çoğunlukla insanlardır Datça görünümleri. İçinde
nefes alınan, yaşanan ancak uzaktan çok uzaktan izlenen görünümlerdir."
26 Nisan’da Ankara’da ikincisi gerçekleşecek Ankara Sanat Fuarı’na
da galerisi Antik Sanat Galerisi’yle katılacak Lütfü Cülcül, sonra Datça’ya
geri dönüp resim yapmaya devam edecek. Eğer ünlü şair Can Yücel’in son
dönem şiirlerine konu, kendine de mesken ettiği Datça, plastik bir dille nasıl
anlatılır merak ediyorsanız ya da yazı iple çekiyor, askılı tişörtlerinizi
dolaptan çıkarıp onlara bakıp duruyorsanız, bu denizi bol, balığı bol,
ışığı ve kırmızısı cesur sergiyi kaçırmayın. Unutmayın keçiler
sizi sergi boyu koruyacaktır.
Milliyet
|