Resimde ve yazıda çıplaklar...
Milli
Reasürans Sanat Galerisi'ndeki Çıplak adlı sergide çıplak içerikli
resimler üreten Türk ressamların eserleri, ünlü düşünür ve yazarların
metinleri yer alıyor
Çıplak konulu resimler ve çıplaklığa ilişkin fikirler geliştirmiş
yazar ve düşünürlerin metinleri bir sergide buluştu. Milli Reasürans Sanat
Galerisi'ndeki serginin adı Çıplak. Küratörlüğünü Levent Çalıkoğlu'nun
üstlendiği, 27 Mart'a kadar devam edecek sergide 1945'ten bu yana çıplak
bedeni kendine malzeme yapan Türk ressamların eserleri bulunuyor.
Çalıkoğlu'na göre çıplak denince akla nü gelir ama çıplak bir
bedenin kullanımı farklı nedenlerle olabilir: "İster canlı bir
modelden isterse de üreticisinin erotik arzularını ifşa eden imgeleminden fışkırmış
olsun, uzama aktarılan her çıplak, insana ait tek mekan olarak bedenin olası
tüm hallerini kuşatabilir: Giysinin ardını gösterir, tecrit edilmenin, işkencenin
hedef seçtiği yerdir, seyretmenin-dikizlemenin hazzını yaşatır, öteki
cinsin tarifini üstlenir, güzelliğin metaforu olur, cinsel emarelerin dışavurumunu
gizler veya haykırır, arzulanılan tenin yumuşaklığını duyumsatır..."
Çıplak bedeni kendine malzeme yapan Türk ressamları
Sergide yer alan ressamların listesi şöyle: Fikret Mualla, Naile Akıncı,
Nuri İyem, Saip Tuna, İhsan Cemal Karaburçak, Hakkı Anlı, Avni Arbaş,
Nejat Devrim, Nedim Günsur, Yüksel Arslan, Hamit Görele, Bedri Rahmi Eyüboğlu,
Leyla Gamsız, İlhan Berk, Altan Adalı, Erol Akyavaş, Burhan Uygur, İsmail Türemen,
Ömer Uluç, Ergin İnan, Cihat Aral, Nevhiz, Zehra Aral, Fatma Tülin, Bedri
Baykam, Mustafa Horasan, Temür Köran, Taner Ceylan ve Selahattin Yıldırım.
"Çıplaklığın hayal gücüyle ilintili olduğu unutulmamalı"
"Neden çıplak?" ve "Kim bakıyor?" sorularına cevap
arayan yapıtlardan oluşan serginin diğer özelliği ise metinlere de yer
vermesi. Resimlere; 20'nci yüzyılda bedenin, çıplaklığın, vücudun,
erotizmin kullanımıyla ilgili tarifler getirmeye çalışan yazar ve düşünürlerin
metinleri eşlik ediyor. Çalıkoğlu bu konuda şunları söylüyor: "Seçilen
resimler benzerlik gösterebilecek bir gruplandırmaya tabi tutulmadan ilişkilendirildi,
bazen de tek başlarına özgürce konuşmalarına olanak tanındı. Sergi mekanının
içerisinde dolanacak yazı ise bir yol gösterici olarak değil daha çok
sendeletici, imgeyi kıran bir işaret olarak kendi bağımsız akışına bırakıldı...
Yapıtlar açık bir şekilde çıplak vücudu konu edinseler de çıplaklığın
hayal gücüyle ilintili olduğu unutulmamalı."
Milliyet
|