Galeri X-ist’den İki Yeni Solo Sergi
Nuri Kuzucan |
Galeri X-ist genç sanatçılarımızdan Nuri Kuzucan ve
Yasemin Erdin’in ‘solo’ sergilerine ev sahipliği yapıyor.
Sanat dünyasına Mehmet Güleryüz’ün ‘Erkekler ?’ adlı
resim sergisi ile merhaba diyen Galeri X-ist ikinci sergisinde gençlere
el uzatıyor. Eserleri daha evvel sergilenmiş olan Nuri Kuzucan ve genç
sanatçı Yasemin Erdin’in ilk kişisel sergileri 4 Kasım- 27 Kasım
tarihleri arasında görülebilecek. |
Yasemin Erdin |
“Otoportre İçin Eskizler”
Genç Sanatçı Yasemin Erdin’in bir anlamda elini uzattığı, tutmaya
çalıştığı görüntüleri sergileyecek sanatseverlere. Doğa söylemini
gizlice içinde barındıran kentli sanatçının kendi gerçekleriyle
kurguladığı “doğal”a ulaşma fantezileridir.
Sanatçının
tüm kadrajları, içinde bulunduğu ruhsal ve nesnel ortamın ipuçlarını
vererek varmak istediği noktaya taşır izleyiciyi. Kademeli düzlemde
nesneler kişileşir; bu bir anlamda ilk çıkış noktasıdır...
Erdin’in
boşluğa duyduğu özlem, özneleşen bacaların ve yükseklerin ardından zorlu
yolunu alır. |
Sanatçı, belki hiçbir zaman tamamlamayacağı arayışının ilk adımlarını atar.
Sergiyle birlikte, genç bir ressamın bu ilk adımlarının değerini okumak
izleyicisi için de fark edilir özellikte olacaktır. Böylece, artık göz hizasına
inmiş düşlerin keyfini çıkarır, sanatçının özneleriyle oluşturduğu düşlerine
ortak olabilirler.
“Açık Mekan”
Nuri Kuzucan resimlerini oluştururken bir heykeltraş ile benzer özellikler
gösteriyor. En son görüntü oluşana dek katmanlar halinde yüzeyler,
geçirgenliklerini yitirmeden birbirleri ile ilişkili alanlar meydana
getiriyorlar. Büyük boydaki akrilik resimlerinde sanatçı, teknik olarak
kaynakçalarını Diebenkorn gibi isimlerden örnek gösterse de Picabia ile de
ilişki kurulabiliyor. Resimlerin, izleyen üzerindeki ruhsal etkilere neden olan
atmosferinde ve ışığında Hopper, Hokney gibi sanatçıların izlerini
görebilirsiniz. Peyzajları, gündüz ve gece diye ayrılsalar da taşıdıkları dingin
etki eşit. İç mekan resimlerinde ise figürsüz ortamlar belli bir yaşamın
önerisini sunuyorlar. Geniş ve basık olmayan bu mekanların yapılış tekniklerinin
getirdiği saydamlıkların yanı sıra, cam, parlak zeminler ve metal gibi dokuların
betimlenmesi ile derinlikleri iki kat artıyor. Dışarısı ve dış dünyanın
karmaşası bu mekanlara nüfuz etmiyor; onları bazen bir arabanın camından, bazen
de geniş, rahat bir mekanın penceresinden görüyorsunuz. Sanatçının oluşturduğu
seri, aralarında ‘kontrast atmosfer’ oluşturan resimlerle oldukça tutarlı.
Arkitera |