İbrahim Çeçen tarafından 2004 yılında kurulan IC Vakfı, eğitim, spor ve sağlık projelerinin yanı sıra Anadolu kültür mirasını geliştirmek, dünyaya tanıtmak ve gelecek nesillere aktarmak amacıyla kültür ve sanat projelerine bir yenisini daha ekliyor.
Vakıf, 2007 yılında "150 Yılın Sessiz Tanıkları" isimli, Dolmabahçe Sarayı'nın fotoğraf arşivinden seçilmiş 300'ü aşkın fotoğrafın düzenlenerek kitap olarak yayınlanması ve IC Vakfı Sanat Galerisi‘nde sergilenmesi ile başlattığı "Bir Kültüre Sahip Çıkmak" başlığındaki projelerine, yaklaşık 10 bin yıl önce Anadolu'da başlayan bir zanaatın ustası, 180 yıldır bakırcılıkla uğraşan "Kalaycı Ailesi"nin öyküsü ile devam ediyor
IC Vakfı "Dört Nesil Bakır" ve Kalaycı Ailesi'nin öyküsünü içeren 2.000 adet kitap yayınlayacak ve her biri bir sanat eseri olan metal ve bakır tasarımları 18 Aralık'ta Ankara‘da IC Vakfı Sanat Galerisi'nde sergileyecek.
Anadolu'da ustaların maharet, tecrübe, sabır ve duygularını kattıkları bakır zanaatı ve tarihi, bakır ve maden sanatını dört nesilden beri sürdüren "Kalaycı" ailesinin öyküsüyle, IC Vakfı tarafından dünyaya tanıtılacak ve genç nesillere aktarılacak.
Bakırı şekillendiren en büyük dede Artin Usta, 1900'lü yılların başında, I. Dünya Savaşı sırasında Yalova'dan İstanbul'a göç etmiş. Burada Kapalıçarşı'daki halen daha aynı yerinde hizmet veren bakır atölyesini kurmuş.
Artin Usta'nın ileri yaşından dolayı Haçik Usta, 2. kuşak olarak atölyeyi devralmış, daha sonra ise 3. kuşak olarak Artin Kalaycı dükkânı devralmış.
Kalaycı ailesi neredeyse 100 yılı aşkın süredir aynı dükkânda sürdürdüğü mesleği ve geleneksel üretimiyle, babadan oğla geçen usta-çırak ilişkisine sadık kalarak devam eden tek bakırcı dükkânı.
Kaya Kalaycı, çarşıdaki değişimden etkilenmeden bugünlere ulaşabilmek için bakırcılık mesleğine daha çağdaş bir görünüm getirmeyi amaçlamış ve bunda da başarılı olmuş. Üretim sınırlı sayıda kalırken daha çok çağdaş tasarımlara yönelmiş.
Metali, sadece günlük kullanım eşyalarında malzeme olarak değil aynı zamanda dekorasyon ihtiyacına karşılık gelen yeni bir çehreyle kullanarak, bunu eski ile yeninin çağdaş tasarımlarla yeni bir bedende yapılanması olarak değerlendirebiliriz.
Kaya Kalaycı ailesinden aldığı mirası en iyi şekilde değerlendirmek için Selçuklu ve Osmanlı motiflerini günümüz dünyasına uyacak değişik objeler ile yeniden yorumlayarak, Anadolu toprakları üzerinde binlerce yıldır gelişen ve Büyük Selçuklular'dan beri taşınan bir kültürümüzü çağdaş bir yorumla canlı tutuyor.
Tasarımcılarla birlikte çalışarak Osmanlı ve Selçuklu tarzından yararlanarak Lüksemburg şehri girişine heykel, Londra, Paris ve Türkiye'de de otel, konut, nitelikli bina, saray projelerine yaptığı dekorasyon uygulamalarını; Osmanlı, Selçuklu sanatı motifli ve modern çizgili tasarımlarını sanatseverlere sunuyor, yeni kuşaklara bu zanaatın görsel bir aktarımını çağdaş yorumlarla tanıtıyor.
"Kalaycı" soyadını Mustafa Kemal Atatürk'ün verdiğinin bilinciyle dede mesleğine ve kaybolan bir kültüre çağdaş bir yaklaşımla kültüründen, yaşadığı coğrafyadan ve konuyla ilgilenen sanatseverlerin bilinçli desteği ile besleniyor.
İngilizce -Türkçe yayınlanacak "Bakırın Hikayesi" kitabı ve 18 Aralık - 24 0cak 2008 tarihleri arasında IC Vakfı Sanat Galerisi'nde sergilenecek eserlerden elde edilecek gelir, IC Vakfı Eğitim Burs Fonu için kullanılacak.